Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/723 E. 2019/238 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/723 Esas
KARAR NO : 2019/238 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/07/2017
KARAR TARİHİ: 12/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline, İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ——— Esas sayılı dosyasından ödeme emrinin ———- tarihinde tebliğ edildiğini, ancak müvekkili tarafından itiraz süresi kaçırıldığı için takibin kesinleştiğini, müvekkilinin ödeme emrinin kendisine tebliğ edilmesiyle birlikte, kendi adına keşide edilmiş—- keşide tarihli, ——— TL bedelli,———— Şubesine ait —- nolu çekten haberi olduğunu, icra dosyasındaki mevcut çek incelendiğinde, çekin —– isimli şahıs tarafından müvekkiline keşide edildiğinin görüleceğini, ancak müvekkilinin çekin keşidecesi ——- tanımadığı gibi onunla herhangi bir alış veriş ya da ticaretinin de olmasının sözkonusu olmadığını, müvekkilinin şoförlük yapmakta olduğunu, tacir olmadığını, dolayısıyla adına bir tacir çeki düzenlemesinin mümkün olmadığı gibi böyle bir alacağın da olmadığının açık olduğunu, çek üzerindeki ciro ya da imzanın da müvekkiline ait olmadığını, konuyla ilgili olarak Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, Soruşturmanın ———- Soruşturma dosyasından yürütüldüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine açılmış olan takibin iptaline, davalının % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: ——- müşterisi — tarafından — emrine davaya konu çekin keşide edildiğini, daha sonra sırasıyla ———–söz konusu çekin ciro silsilesiyle ciro edildiğini ve ———— tarafından ——-tarihinde müvekkili Bankanın —– Şubesine kredi borcundan dolayı çeki verdiğini, bunun üzerine müvekkilinin mevzuat ve kanunlara uygun olarak çeki ibraz ettiğini, karşılığı çıkmadığından kanuni takibe giriştiğini, davacı ——– hem lehine çek kesilen hem de ciranta olduğunu, —–kimlik numarasını belirterek çeki ciroladığını, davacının iş bu davayı açmakta kötü niyetli olduğunu, bu nedenle haksız açılan davanın reddine karar verilmesini, % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesini talep ve savunmuştur.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle, davacı hakkında davalı tarafça yürütülen İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ——————– Esas sayılı takip dosyasında takibe konu alacak yönünden borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve davalının % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yönelik menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce 13/06/2014 tarihinde verilen kararla; davacının iddialarının haklı olduğu ve subut bulduğu gerekçesiyle davacının açmış olduğu menfi tespit davasının kabulüne, İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ————Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından davacı hakkında yürütülen alacaktan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı yönünden açılmış olan takibin iptaline, ancak her ne kadar davacı tarafından kötü niyet tazminatı talep edilmişse de şekli anlamda usulüne uygun imza ve cironun davacı adına çekte bulunduğu görülmekle koşulları oluşmayan davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının, 28/01/2016 tarihinde temyiz edilmesi üzerine dosya dosya Yargıtay 19.Hukuk Dairesine gönderilmiştir. Dairenin 2016/6652 Esas, 2017/1315 Karar sayılı ilamıyla; Davacı, takibe dayanak teşkil eden çek altındaki ciro imzasının kendisine ait olmadığını iddia etmektedir. Bu durumda keşide tarihinden önceki yakın tarihli davacının ıslak imzalarını içeren belge asıllarının getirtilip huzurda alınan imzalarla birlikte bilirkişi incelemesine gönderilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yetersiz imza örnekleriyle düzenlenen Cumhuriyet Savcılığı tarafından alınmış rapora göre eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan gerekçesiyle bozulmuş ve Mahkememiz yukarıdaki belirtilen esasına kaydı yapılmıştır.
Dava konusu çek aslı ilgili yerden getirtilip, davacıya ait imza incelemesine esas imzasının bulunduğu belge asılları temin edilmiş ve dosya konusunda uzman grafoloji bilirkişiye tevdii edilerek dosya kapsamında bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporunda; inceleme konusu yapılan ———- Şubesine ait, —- keşide tarihli, -TL meblağlı , – seri nolu, keşideci T——— olan çek aslının arka yüzündeki ———– ibareli el yazıları ile altında atılı 1.ciranta imzasının mecut mukayese yazı ve imzalarına kısayla, davacı——– eli mahsulü olmadığı tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda yapılan incelemeye göre, İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ——— Esasındaki takibe konu, —- Şubesine ait, keşidecisi —- olan —- keşide tarihli, –TL meblağlı , -seri nolu Çek aslının arka yüzünde yer alan ———– yazısı ve altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmekle davacının söz konusu çek ve icra takibi dolayısıyla sorumluluğu ve borcu bulunmadığı kanaatine varılmakla davacının menfi tespit talebinin kabulüne, çek üzerinde şekli anlamda usulüne uygun imza ve cironun bulunması, görünürde açık bir aykırılık tespit edilememesi, davalının kötüniyetli olduğunun ispat edilememesi sebebiyle koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı bakımından ise davacı talebinin reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Açılan Menfi tespit davasının kabulü ile; İstanbul Anadolu 6.İcra Müdürlüğünün ———– Esas sayılı dosyasından davacı aleyhine yapılan takibe konu alacaktan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Koşulları bulunmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Çek asıllarının 11.Ağır Ceza Mahkemesinin ———- Esas sayılı dosyasına iadesine,
2- Alınması gerekli 1.932,03-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 483,05- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.448,98- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 25,20- TL. başvurma harcı, 483,05- TL peşin harcın toplamı olan 508,25- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.205,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.393,99 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/03/2019