Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/687 E. 2020/983 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/687 Esas
KARAR NO: 2020/983
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 21/06/2017
KARAR TARİHİ: 01/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde nakliyat ————- dava dışı —– emtialarının ———-nakliye işinin —— tarafından üstlenildiğini, —— plakalı çekici ve çekiciye bağlı ——- Plakalı araçla kendisi tarafından fiilen gerçekleştirildiği nakliye esnasında ————- bulunan ——- dinlenmesi esnasında araçtaki çekiciden kimliği belirsiz —– kişi tarafından ürünlerin bir kısmının çalınmış olduğunu, çalınan mallar için sigortalı şirkete —— tarihinde, eksper raporunda belirlenen ———-tazminat ödemiş ve yasal halefiyet iktisap edildiğini, sigortalıya ödenen tazminatın rücuen tahsili için iş bu davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanacak avans faizi ile, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili ile alacağın tahsilini temin amacıyla davalıya ait —– plakalı çekici ve çekiciye bağlı ——–plakalı araç üzerine tedbir koyulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesinde özetle; ———-plaka sayılı çekicinin ——- yüklediğini, yükü —– götüreceğini,———— gişeleri çıktıktan sonra çekiciyi yol kenarı park alanına çekerek istirahate ayrıldığını,——sıralarında çekiciden sesler geldiğini duyduğunu, gerekli kontrolü yaptığında ———- araçla gelen tanımadığı —- şahsın çekiciden hırsızlık yaptıklarını gördüğünü, bağırınca şahısların birkaç koliyi yere atıp araçlarını üzerine sürerek olay yerinden kaçtıklarını, çekicinin ————-kontrol ettiğinde —– palet ancak ——- bilmediği elektronik ev aletlerinin çalınmış olduğunu gördüğünü, kaçan şahısların gişelere girmeden ——– imdadı aradığını, ——– görevlileri çıktığını, durumu izah ederek şahısların kaçış yönlerini bildirdiğini, kendileri geleceklerini söyledikleri halde bir saat sonra araç ile birlikte karakola gelmesini istediklerini, karakola gittiğinde———– gönderdiklerini, burada gerekli olan müracaatı yaptığını, olayda her hangi bir ihmal veya kastı bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı davaya cevaplarının ve delillerinin kabulüne, olayda bir ihmalimin bulunmaması nedeni ile davanın reddine, fazlaca haklarının saklı tutulmasına, masraf ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı şirketin sigortalısı dava dışı ———— müşterilerine göndereceği emtiaların—- taşınması için davalı tarafça anlaşması akabinde, davalı tarafın emtiaları teslim alıp taşıması sırasında emtiaların bir kısmının çalındığı, bu kapsamda davacının sigortalısına kaybolan emtiaların bedelini ödediğinden bahisle açılan rücuen tazminat davasıdır.
Eldeki davanın yurt içi taşımacılığından kaynaklandığı, bu nedenle TTK’nın taşımacılık ile ilgili hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmıştır. Dava konusu uyuşmazlıkta taşımanın davalı tarafça yerine getirildiği, dava dışı sigortalının ——– zararının davacı tarafça giderildiğinden ibraname ve temlikname düzenlendiği, davacının aktif husumetinin bulunduğu ihtilafsızdır. Mahkememizce hasar dosyası ve savcılık dosyası celp edilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin sigorta uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişinin —— tarihli raporunda özetle: ———————alanında yetki belgesi sahibi olanlar, eşya ve kargoları teslim aldıkları andan teslim edinceye kadar, eşyanın ve kargonun tamamen veya kısmen kaybından, zayiinden, hasara uğramasından, çalınmasından güvenliğini sağlamaktan, teslim alınan şeklini muhafaza etmekten, korunması ve taşınmasından sorumludurlar’ hükmü gereğince taşımacının sorumlu olduğunu, bu nedenle sigorta şirketi tarafından hasarın poliçe kapsamında olduğu, ekspertiz tarafından tespit edilen hasar bedelinin sigortacı şirket tarafından —- tarihinde sigortalı şirkete ——–olarak ödendiği beyan edilmiş olması sebebiyle ödediği tutar kadar sigortalıya halef olması sebebiyle ödemiş olduğu —— tazminat bedelini talep edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu yalnızca sigortacılık alanında değerlendirme yaptığından taşımacılık konusunda uzman bilirkişi ile sektör bilirkişisinden rapor alınmıştır. Mahkememizce re’sen seçilen bilirkişi heyetinin —— tarihli heyet raporunda özetle: ——–adet saç kesme makinesinin, ——- adet saç kurutma makinesinin sevk listesine göre eksik olduğunun tespit edildiği, dava konusu olayda çalınan malların birim fiyatlarının toptan alım fiyatı olduğu düşünüldüğünde rizikonun vuku bulduğu tarihte uygun ve yerinde bir fiyat olduğu, çalınan malların toplam değerinin —– olarak hesaplandığı, davacı tarafın sigortalısına muafiyet tenzil edilip—- tarihli ————- ödediği,davalı taşıyıcının güvenli park alanı yerine yerleşim yerinden uzak kamera ile izlenmeyen yol kenarındaki park halinde park edip istirahat halindeyken araç hamulesi elektrikli kişisel bakım ürünlerinin bir kısmının kimliği tespit edilemeyen kişi ya da kişiler tarafından çalınması durumunda taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı, sonuçlarını önleyemeyeceği bir hal olarak değerlendirilemeyeceği, davalının kurtuluş beyinnelerinin herhangi birinden istifade edebileceğinin söylenemeyeceği, sınırlı sorumluluk ilkesine göre yapılan hesaplamada davacının talep edebileceği zararın ——-olduğu, ödemenin mesuliyet sınırının altında kaldığı, bu durumda davacının derdest davaya konu ettiği rücuen tazminat alacığını, tazmin ettiği tutar üzerinden ——– olarak davalı taşıyıcıdan rücuen talep edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır” içeriğiyle raporu mahkememize sunmuşlardır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı tarafça rapora karşı beyan ve itirazda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği gibi; TTK’nın 875. Maddesi uyarınca taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. Bu sorumluluğun istisnası olarak bir takım kurtuluş beyinneleri getirilmiştir. Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur. Mahkememizce incelenen savcılık dosyasından davalının çekiciyi yol kenarında park ederek dinlendiği, çekiciden sesler duyması ile üç kişinin hırsızlık yaptığını gördüğü, kendisinin bağırınca araçlarını üzerine sürerek olay yerinden kaçtıklarını beyan ettiği, olay yeri inceleme raporuna göre ise aracın kapaklarında herhangi bir zorlama izi olmadığı, kilit yerlerinin boş olduğu, araç üzerinde yapılan teknik incelemede herhangi bir iz ya da emareye rastlanılmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır. Eldeki davada, davalının sorumluluktan kurtulabileceği tek istisna olan gasp olayının gerçekleşip gerçekleşmediğini tartışmak gerekmektedir. Araçta herhangi bir iz ya da emareye rastlanılmadığı göz önüne alındığında, davalı taraf araçtaki emtiaların gasp sonucu çalındığı ispat edememiştir. Her ne kadar taşıyıcının kusurunun bulunmadığı durumlarda gasp eyleminin varlığı taşıyıcıyı sorumluluktan kurtarır ise de, taşıyıcının gasp olayının gerçekleşmesinde herhangi bir kusurunun bulunmaması da gerekir. Davalı taraf emtiaların gasp sonucu çalındığını ispat etse bile aracı otoparka değil herhangi bir güvenliği olmayan yol kenarına park etmiştir. Bu durumda da davalı tarafın sorumluluktan kurtulamayacağı açıktır.—————– mevcuttur. Hal böyle olunca davalının çalınan emtialardan sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Bunun dışında zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcının öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağı düzenlenmiştir. Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda sınırlı sorumluluk ilkesi gereği yapılan hesaplamada davalının sorumluluğunun azami miktarının davacının talep edebileceği miktardan yüksek olduğu anlaşılmıştır. Hal böyle olunca TTK’nın 886. Maddesini tartışmaya gerek görülmemiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde her ne kadar ——talep etmiş ise de; dosyaya sunulan belgelerden sigortalıya poliçe muafiyeti tenzili sonrası ——– ödeme yaptığı ve bu miktarda alacağı temlik aldığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davanın davacı şirketin sigortalısı dava dışı —————— müşterilerine göndereceği emtiaların —— için davalı tarafça anlaşması akabinde, davalı tarafın emtiaları teslim alıp taşıması sırasında emtiaların bir kısmının çalındığı, bu kapsamda davacının sigortalısına kaybolan emtiaların bedelini ödediğinden bahisle açılan rücuen tazminat davası olduğu, davalının eldeki davada kurtuluş beyinnesi getirebileceği tek istisnanın zararın; taşıma sırasında en yüksek özeni göstermesine rağmen sonuçlarını önleyemeyeceği biçimde meydana gelmesinden kaynaklı olduğunun ispatı halinde mümkün olduğu, incelenen savcılık dosyasından dava konusu taşımada meydana gelen emtia kaybının gasp sonucu olduğunun dosya kapsamından ispatlanamadığı anlaşılmış, aksi ispatlansa dahi aracı güvenlikli otoparka çekmeyerek zarara kendisi sebebiyet vereceğinden yine sorumluluktan kurtulamayacağı kanaatine varılmış, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının sigortalısının zararına karşılık ——— talep edebileceği anlaşılmış, rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, dava konusu zarar haksız fiilden doğduğundan davacının sigortalısına ödeme yaptığı andan itibaren davalıdan faiz talep edebileceği bu kapsamda ibraname tarihi dikkate alındığında—— tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmış, dava konusu alacak taşımacılık ilişkisinden doğduğundan talep gibi avans faizine hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile, ——- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 2.769,85-TL harçtan, davacı tarafından yatırılan 724,06-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.045,79-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından harcanan 31,40-TL başvurma harcı, 724,06-TL harç toplamı olan 755,46-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç dışında harcanan 2.212,50-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre hesaplanan (%95,64 Kabul %4,36 Ret) 2.115,96-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2020 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 6.071,28-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2020 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 1.850,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.01/12/2020