Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/683 E. 2021/1260 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/683 Esas
KARAR NO: 2021/1260
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/06/2017
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- altında, davalı —- plakalı —– müvekkilinin yolcu konumunda bulunduğu sırada, ücretini ödemek istediğinde aracın kapısının açık olması nedeni ile araçtan düşmesi şeklinde meydana gelen olayda, müvekkillerinin ağır yaralanarak malul kaldığını dava öncesi sigorta şirketine yapılan başvuru sonrası kısmi bir ödeme alınmış olmasına karşın, zararlarının karşılanmadığını, —- tarihinde medyana gelen trafik kazasında nedeniyle, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik — maddi tazminatın —- manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;—- fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak işbu davaya konu kaza sebebiyle bir kısım maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığı, derdest olan işbu dosyada bir kısım alacaklarının yargılamaya konu edilmediğini, yargılamaya konu edilmeyen hak ve alacaklar için önce davalı —- yazılı başvuruda bulunulduğu, netice elde edilemediği, başvurulan arabuluculuk görüşmesinde de sonuç elde edilemediğini bu nedenle dava açma zaruretinin hasıl olduğunu, davacının —- bindiği, —- az ilerledikten sonra davacı ücreti şoföre vermek için ön tarafa ilerlediği sırada —–kapısı açık şekilde ilerlerken, —– yaptığı sırada davacının hareket halindeki minibüsten aşağı düştüğü, bu kaza sebebiyle davacının dizine platin takıldığı, davacının kaza sonrası uzun süre yatarak tedavi görmek zorunda kaldığı, —- tarihli raporunda da görüldüğü üzere; kişi üzerindeki etkisinin basit bir — giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, ——- etkisi birden fazla kemik kırığı olması nedeniyle —- yapılarak şahısta saptanan kırıkların birlikte hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğunun belirtildiği, hayatın olağan akışında sabit duran bir kimsenin minbüsten düşmesinin mümkün olmadığı, — dosya ile yapılan yargılama neticesinde davalılardan —- cezalandırılmasına karar verildiği, davalı araç sahibinin davacının yolcusu olduğu ——- maliki olduğundan meydana gelen zararlardan işleten sıfatıyla sorumlu olduğu, dava konusu olayda da tüm davalıların kusuruyla davacının zarara uğramasına sebebiyet verildiği, —– kapısı açık şekilde hareket etmesi ve yolculuğa devam etmesinin kusuru açıkça gösterdiği, davacının kazadan sonra omzunun çatladığı, ameliyat geçirdiği, dizine platin takıldığı, platinin davacının yaşam kalitesini oldukça düşürdüğü, kazadan sonra —- boyunca evden çıkamadığı, bakıma muhtaç kaldığı, torunu tarafından kendisine bakıldığı, davacının kazadan sonra kalıcı olarak malül kaldığı, iyileşme sürecinde iş göremez halde kalmak durumunda kaldığı, davacı her ne kadar bir işte çalışmıyor ise de ev hanımlığı yaptığı, ev işlerini çekip çevirdiği, dolayısıyla geçici iş gücü kaybında esas alınan efor kaybı olduğu da izahtan vareste olduğu, aynı şekilde ev hanımı olan davacının asgari ücret üzerinden geçici iş göremezlik hesabı yapılması gerektiği, dilekçede açıklanan tüm nedenlerle; öncelikle dosyanın—- dosyası ile birleştirilmesine, davanın kabulü ile fazlaya dair talep ve dava hakkılarını saklı kalması kaydıyla şimdilik —-tazminatı, sigorta şirketi yönünden ticari faiz ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar üzerine yükletilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı— cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirtilen —-müvekkil sigorta şirketi nezdinde düzenlendiğini, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde olduğunu, öncelikle dava konusu kazada tarafların kusur oranının tespitinin gerektiğini, davacının maluliyetinin kaza ile illiyeti irdelenerek —– tarafından tespit edilmesini, geçici iş göremezlik ve tedavi giderleri zararlarından —-olmadıklarını, —- tarafından davacıya ödenen rücuya tabi bir ödemenin olup olmadığının tespit edilerek tenzilinin gerektiğini, değerlendirmenin — belirtildiği üzere ——– teknik faizle aktüeryel yöntemle yapılmasını, belgelendirilmeyen gelirlerin kabul edilemeyeceğini, davacın gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; — tarihinde davalı — sürücüsü olduğu ——kapısının açık bir vaziyette seyir edilmesi nedeniyle minibüste yolcu olarak bulunan davalının kapıdan aşağı düşmesi nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin dava olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekiline maddi tazminat taleplerini ayrıştırması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından —- tarihli beyan dilekçesinde özetle; dava konusu maddi tazminat talebinin bakıcı ve tedavi giderlerine ilişkin olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle asıl dosyada yargılamaya tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat ve manevi tazminat telebi olarak devam olunmuştur. Davacı vekili tarafından —- dosyasında ise kalıcı maluliyet ve geçici iş göremezlik tazminatı talep ettiği anlaşılmış, bu dosya yönünden de yargılamaya geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat talebi olarak devam olunmuştur.
Davalı —- olarak, davalı ——olarak oluşan maddi zarardan sorumludurlar. Ancak sorumluluğun belirlenmesi için öncelikle dava konusu kazanın oluşumunda tarafların kusur durumu belirlenmeli, davacının kalıcı ve geçici maluliyetinin olup olmadığı belirlenmelidir Bu belirlemelerden sonra ise davacının maddi zararının ne kadar olduğu hususunda aktüerya bilirkişisinden hesap raporu aldırılması gerekmektedir.
Dava konusu kazaya ilişkin ——sayılı dosya örneği, kaza tespit tutanağı, araç trafik kayıtları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, sigorta tarafından yapılan kısmi ödeme belgesi, davacının tedavilerine ilişkin hastane kayıtları, davacı ve davalıların sosyal ve mali durum araştırmasına ilişkin tutanak, davacıya —— tarafından rücuya tabi ödeme yapılmadığına ilişkin cevap yazısı vs. tüm deliller dosya içerisine alınmıştır.
Tarafların —- ilgili yapılan araştırmaya göre; davacının ev hanımı olduğu, —- emekli olduğu ve torunu ile birlikte yaşadığı, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya— tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı belirlenmiştir. Davalı sürücünün şoför olarak çalıştığı, — civarında olduğu, kirada oturduğu, eşi ve — çocuğu ile birlikte yaşadığı belirlenmiştir. Davalı araç işletenin şoför olduğu,— yılında aylık gelirinin—olduğu kira ödemediği, eşi ve —- çocuğu ile birlikte yaşadığı belirlenmiştir.
Tarafların kusur durumunun belirlenmesi için—– tarihli rapor aldırılmış, raporda özetle davacının kendi can güvenliğini sağlayacak etkin tutunma eylemini gerçekleştirmediğinden %25 kusurlu olduğu, davalı sürücünün ise, aracın kapılarının açık bir şekilde hatalı olarak seyretmesi nedeniyle %75 kusurlu olduğu rapor edilmiştir. Olayın oluş şekline uygun olan bu kusur belirlemesi mahkememizce de kabul edilerek hükme esas alınmıştır.
Davacının maluliyet durumunun belirlenmesi için —– maluliyet raporu aldırılmış, raporda özetle; kaza tarihindeki yönetmeliğe göre davacının —kalıcı iş göremezliğinin olduğu, —- aya kadarda iyileşme süresinin uzayacağı rapor edilmiştir. Rapor kaza tarihindeki yönetmeliğe uygun düzenleniği anlaşıldığından hükme esas alınmıştır.
Tazminat miktarının belirlenmesi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek —- tarihli bilirkişi raporu dosya içerisine alınmıştır. Raporda özetle; —- kullanıldığı ve—-uygulandığı, hesaplama yapılırken yasal asgari ücretin esas alındığı, kusur oranlarına göre yapılan hesaplamaya göre, geçici iş göremezlik tazminat miktarının—- sürekli iş göremezlik, tazminat miktarının — olmak üzere toplam —- göremezlik tazminatının olduğu, davacının — ay bakıcıya muhtaç olduğu,—- bakıcı ve tedavi gideri tazminatı alacağının olduğu rapor edilmiştir. Bilirkişi, raporu düzenlenirken esas alınan veriler doğru olduğundan ve doğru hesaplama yöntemi kullanıldığından bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Neticede dava konusu kazanın oluşumunda davalı sürücünün aracın kapılarını açık bırakarak seyir etmesinin kazanın oluşumunda asli neden olduğu, davacının ise kendi can güvenliğini sağlayacak etkin tutunma eylemini gerçekleştirmediğinden tali kusurlu olduğu, %75 davalı sürücünün, %25 davacının kusurlu olduğu, davacının kaza nedeniyle yaralanmasından dolayı —-maluliyetinin oluştuğu, geçici iş göremezliğinin ise — ay olduğu, davacının ev hanımı olduğu, bu nedenle tazminat hesaplamasında asgari ücretin esas alınmasının doğru olduğu,—- yöntemi ile hesaplama yapılması gerektiği ve yapılan hesaplamanın bu usul ile yapıldığı, davacının —– ay geçici bakıcıya muhtaç olduğu, tedavi giderlerinin belgelenemese dahi makul olan masraflara hükmedilmesi gerektiği, doktor bilirkişisinin yapmış olduğu hesaplamaların usulüne uygun olduğu anlaşıldığından buna göre belirlenen tazminata hükmedilmiştir. Dava konusu aracın ticari araç olması nedeniyle davacının davalı sigortadan ticari faiz talep etmesi doğru kabul edilmiştir. Davacı her ne kadar her üç davalı yönünden de kaza tarihinden itibaren faiz talep emiş ise de; sürücü ve işleten yönünden haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren faiz talep edilebileceği, ancak kanun gereğince davalı sigortanın faizden sorumlu olabilmesinin sigortaya başvuru yapıldıktan ve temerrüt gerçekleştikten sonra faizden sorumlu olacağı düzenlenmiş olup, davalı sigortanın asıl davanın açıldığı tarihten önce temerrüte düşürülmediği, sigorta şirketinin temerrüt tarihinin asıl davanın açıldığı tarih olduğu, bu nedenle sigorta yönünden faiz başlangıcına ilişkin fazlaya ilişkin talep reddedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminat talebi açısından ise; manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünda tutularak, —– maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira,—- kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedileceği öngörülmüştür. Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacının kaza nedeniyle yaralandığı, dava konusu kazada davalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, somut olayın özelliği, davacının yaşı, tarafların sosyal ve mali durumu dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davada maddi tazminat talebi yönünden, davanın KISMEN KABULÜ ile; —-yönünden kaza tarihi olan — tarihinden itibaren, diğer davalı — yönünden ise dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,—-yönünden faiz başlangıç tarihi ile ilgili fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Asıl davada manevi tazminat talebi yönünden, davanın KISMEN KABULÜ ile; — manevi tazminatın kaza tarihi olan —-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar—– müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Birleşen —- sayılı dosyası yönünden, davanın KISMEN KABULÜ ile; — ve davalı — yönünden kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalı —- yönünden ise dava tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, —- yönünden faiz başlangıç tarihi ile ilgili fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Asıl Dava Maddi Tazminat Talebi Yönünden; alınması gerekli —-harcın mahsubu ile — harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydedilmesine,
5-Asıl Dava Maddi Tazminat Talebi Yönünden; davacı tarafından yatırılan —- başvuru harcı olmak üzere toplam —- davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Asıl Dava Maddi Tazminat Talebi Yönünden; davacı tarafından harç dışında harcanan — bilirkişi ve tebligat ücreti ile — rapor ücreti olmak üzere toplam —yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Asıl Dava Maddi Tazminat Talebi Yönünden; davalı—- tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl Dava Maddi Tazminat Talebi Yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.295,50 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Asıl Dava Manevi Tazminat Talebi Yönünden; alınması gerekli 1.366,20 TL harcın davalılar——müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Asıl Dava Manevi Tazminat Talebi Yönünden; yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
11-Asıl Dava Manevi Tazminat Talebi Yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar ——- müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
12-Asıl Dava Manevi Tazminat Talebi Yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalılar —– için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar—- verilmesine,
13-Birleşen Dava Yönünden; alınması gerekli 1.296,43 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL peşin harcın ve 357,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 885,03 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
14-Birleşen Dava Yönünden; davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç, 357,00 TL ıslah harcı ve 54,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 465,80 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
15-Birleşen Dava Yönünden; avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
16-Birleşen Dava Yönünden; 6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —– zorunlu arabuluculuk ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydedilmesine,
Dair, davacı vekili davalı ——- vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/11/2021