Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/674 E. 2018/297 K. 03.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/674 Esas
KARAR NO : 2018/297
DAVA : Hakem Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 16/06/2017
KARAR TARİHİ : 03/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Hakem Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait olan ………… plakalı araç ile davalı … şirketince düzenlenen………… poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta (Trafik) Poliçesi kapsamında sorumluluğu temin edilen ………plakalı araç arasında meydana gelen 03/10/2016 tarihli kaza neticesinde, müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini ve meydana gelen hasar nedeniyle de araç 3.140,00 TL değer kaybına uğra dığını, değer kaybı sigorta şirketi tarafından ödendiğini, kabul edilen miktar yönünden vekalet ücreti talep edildiğini, ancak taleplerinin reddedildiğini belirterek tahkim kararının vekalet ücreti ile ilgili hükmün iptalini yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dosya ile ilgili borcun ödendiğini, müvekkilinin sorumluluğunu yerine getirdiğini belirterek açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Dava; Hukuki niteliği itibariyle Hakem Kararının iptali isteminden ibarettir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, HMK 138. maddesinde; “Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir.” hükmü yer almaktadır ve konu ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/4-1895 E., 2013/1668 K. Sayılı kararında; “6100 sayılı HMK.nun 114/c maddesi gereğince dava şartı olan “mahkemenin görevli olması” şartı hakkında taraf teşkili sağlanmadan karar verilip verilemeyeceği ön sorun olarak tartışılmış şu sonuca varılmıştır; Görüşmeler sırasında bazı üyeler; taraf teşkili sağlanmadan görevsizlik kararı verilmesinin 6100 sayılı HMK 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğunu, bazı üyeler de, HMK’ nun 137. maddesindeki “dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır, mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler” düzenlemesi ve HMK’ nun 141. maddesindeki; iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının ikinci cevap dilekçesi ile başlaması hükümleri gözetildiğinde, dilekçeler aşaması tamamlanmadan görevsizlik kararı verilmemesi gerektiği hükmün bu gerekçeyle bozulması gerektiğini savunmuş iseler de, bu görüşler kurul çoğunluğu tarafından yerinde görülmemiş, davanın tensip ile birlikte dava şartı noksanlığından usulden reddedilmesinde HMK 30. maddesi de gözetildiğinde bir isabetsizlik olmadığı kabul edilmiştir.” yönünde karar vermiştir.
15/03/2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7101 Sayılı Kanun’un 60. maddesi ile değişen 6100 Sayılı HMK. m. 439/1’deki; “Hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabilir. İptal davası, tahkim yeri bölge adliye mahkemesinde açılır; öncelikle ve ivedilikle görülür.” hükmüne göre hakem kararlarına karşı başvuru yapılacak merci Bölge Adliye Mahkemeleridir. Davacı tarafından mahkememizde açılan davanının dosya üzerinden yapılan incelemesinde, dava şartlarının düzenlendiği HMK. m. 114/1-b’de yer alan, yargı yolunun caiz olması, dava şartının gerçekleşmediği anlaşılmış, HMK. m. 115/2 gereği davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-7101 sayılı kanunun 60.maddesi ile değişik, HMK 438 maddesi gereğince davacının davasının REDDİNE,
2- Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren kesin olmak üzere davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 03/04/2018