Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/600 E. 2019/1378 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/600 Esas
KARAR NO: 2019/1378
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/05/2017
KARAR TARİHİ: 17/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı 3. kişi —- ait – plakalı araç tarafından – tarihinde – ait — plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, mevcut kaza sonucu — plakalı araçta meydana gelen değer kaybı alacağının, araç sahibi 3. Kişi—-tarafından müvekkili …’a temlik edildiğini, söz konusu değer kaybının bağımsız eksper tarafından —-TL olarak tespit edildiğini, değer kaybının tespitinin sağlanabilmesi için alınan eksperlik hizmeti sebebiyle de müvekkili tarafından – TL ekspertiz ücreti ödendiğini, somut olayda —- tarihinde yayınlanan — nolu sektör duyurusu uyarınca; bağımsız eksper tarafından araçta değer kaybı tespiti yapıldığını, eksper tarafından tespit edilen değer kaybı miktarının —-TL olduğunu, davalının sigortalısının, müvekkilinin kusuruyla ve hukuka aykırı bir fiille zarara uğrattığı ve bunu tazminle yükümlü olduğunun açık olduğunu, kazaya sebebiyet veren taraf veya somut olayda olduğu gibi sigorta şirketinin; kaza sebebiyle oluşan her türlü zararı karşılamakla mükellef olduğundan oluşan değer kaybının da tazmin edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, davalıya — tarihinde ihtarname gönderildiğini, davalı tarafından ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediği gibi müvekkiline bir ödeme de yapılmadığını beyan ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; kaza sebebiyle oluşan değer kaybı için —TL ve bunun tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak –TL olmak üzere toplam –TL tutmasını bekledikleri alacağın şimdilik —TL’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkarıldığı ancak, cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davalının sigortalısı olduğu dava dışı —- plakalı araç ile davacının temlik aldığı dava dışı —- plakalı aracın — tarihinde karışmış olduğu kazada meydana gelen değer kaybının davalıdan tahsili istemli maddi tazminat davasıdır.
Davacı tarafça dosyaya sunulan temlik sözleşmesinden;— plakalı araçta meydana gelen değer kaybının davacı yana temlik edildiği davacının dava açmakta aktif husumetinin bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce—- müzekkere yazılarak hasar dosyası celp edilmiştir.
Tarafların kusur durumları, araçta meydana gelen değer kaybının tespiti için dosya Makine Mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiştir. Mahkememizce re’sen seçilen bilirkişinin — tarihli raporunda özetle: ” Davalı araç sürücüsünün KTK madde 84-d maddesini ihlal ettiğini, %100 oranında kusurlu olduğunu, sigorta poliçesi — tarihinde tanzim edildiği için sigortalı araç değer kaybının hesaplanması tebliğ ekindeki yönteme uygun olarak yapıldığını, kaza geçiren araç — km olduğundan tebliğ gereği değer kaybının %50 olarak alınması gerektiğini, Maddi hasarlı trafik kazasında, davacının — plakalı aracında—-TL araç değer kaybının olduğu, ekspertiz raporu yetkili eksper tarafından yapıldığı için davacının –TL bedeli davalıdan talep edebileceği, taraflarca talep edilmediği için hasar tespiti yapılmaması kanaatine varılmıştır.” şeklinde raporunu dosyaya sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili — tarihinde ıslah dilekçesi vermiş olup, dava dilekçesinde talep edilen alacak talebinin –TL değer kaybı ve–TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam —-TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiş ve ıslah harcını yatırmıştır. Davacının ıslah dilekçesi sonrasında davalının rapora itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya ek rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişinin — tarihli ek raporunda özetle: “Maddi hasarlı trafit kazası sonrası tarafların tanzim ve imzaladıkları tespit tutanağında, davalının sigortaladığı — plakalı araç sürücüsü elinde olmadan önündeki — plakalı araca arkadan çarptığını beyan ettiğini, her nekadar istemeden de olsa, karayolları trafik yasasanın 84 maddesinin ihlal edildiği için – plakalı araç sürücüsü %100 oranında ve tam asli kusurlu olduğunu, — plakalı araç sürücüsünün %0 oranında ve tam kusursuz olduğunu, hasar gören aracın — km kullanılmış olduğu ve ekonomik ömrünü tamamladığı için değer kaybının söz konusu olmadığını itirazlarına ilişkin sigorta genel şartları ekine göre yapılan değer kaybı hesaplama yöntemine göre üst sınır olmadığını, araç daha önceden de kaza geçirdiği için %10 değer kaybının hesaplandığı,” görüş ve kanaatiyle raporunu dosyaya sunmuştur.
Mahkememizin — tarihli ara kararı gereğince sigorta genel şartları ekinde değer kaybına ilişkin yapılması gereken hesaplamada aracın km’si — üzerinde ise %50 indirim uygulanacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, farklı bir hesaplama yapılması gerektiği anlaşılmakla raporun genel şartlara uygun olmadığı anlaşıldığından dosya ek rapor alınmak üzere aynı bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporunda özetle: “Kök rapordaki araç değer kaybı hesabı aracın — KM’den fazla – kullanımı dikkate alınarak (teknik kanaat olarak — çarpanı hesaplamaya dahil edilmemiş) önce tebliğ gereği, %19 oranında hesaplandığını ve sonuç ve değer kaybı resmi tebliğ gereği %50 oranında ve % 9,5 oranında ve –TL olarak hesaplandığının görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu dosyaya sunmuştur.
Bilirkişi raporunda teknik kanaat olarak – çarpanı hesaplamaya dahil edilmediğini ve %50 oranı ile hesaplama yapılmış olduğunu bildirmiş olup, — tarihinde kabul edilen sigorta genel şartlarının ekinde düzenlenen değer kaybı hesaplaması formunda teknik kanaat yapılabilecek kısımlar sadece tabloya ilişkin olup- tablosunun hazırlanmasında teknik kanaat mümkün olmakla birlikte; -km üzeri araç için — tablosunun hazırlanması neticesinde yapılması gereken hesaplamada genel şartların teknik kanaat öngörmediği Mahkememizce alınan kök ve ek raporların yönetmeliğe ve ekine aykırı olduğu anlaşılmakla hükme esas alınamamıştır.
Bilirkişi raporu hükme esas alınamadığından dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin dosya Mahkememizce yeni bir makine mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş olup, Bilirkişinin – tarihli raporunda özetle: “Dava konusu – plaka sayılı —- model araç sürücüsü — kusursuz olduğu, davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsü dava dışı –%100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, – tarihinde meydana gelen olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin, – plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, davalı …tarafından sigortalısı — plakalı araç için tanzim edilen ve kaza tarihi olan —– gününde geçerli —– nolu, poliçe başlangıç ve bitiş tarihi —– olan—- bulunduğu, dosya kapsamında bulunan Değer Kaybı Raporları ve Bilirkişi Raporlarında aracın marka/tipinin—- olarak belirtildiği, ancak tarafımca dava konusu araç ile ilgili —- ikinci el arabalara yönelik araç geçmişi raporlama sitesinden” yapılan kontrolünde aracın —– olduğu tespit edildiği, aracın değer kaybına etkisi olabilecek hasarın arka kısımda oluştuğu, daha önceden meydana gelen kazada stepne hasarı oluştuğundan bu kısımdaki stepne ayağı hasarı değer kaybı hesabına dahil edilmediği, aracın önceden geçirmiş olduğu kazalar da dikkate alınarak davacı tarafın —– plaka sayılı ———– model aracında— tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili — tebliği ekinde yer alan tablo kullanılarak yapılan hesaplamada; değer kaybı tutarı —TL hesaplanmış olup, hesaplamaya göre değer kaybının: (- TL Değer Kaybı) x %100 kusur oranı] = -TL olabileceği, kanaatine varılmıştır.” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Mahkememizce alınan — tarihli bilirkişi raporu yönetmeliğe, aracın cinsine ve kazaya uygun olmakla hükme esas alınmıştır. Davacı vekili bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmuş olup, hükme esas alınamayan bilirkişi raporunda hesaplamaya alınan hasarlanan parçaların — tarihli bilirkişi raporunda dikkate alınmadığını beyan etmiştir. Her ne kadar her iki bilirkişi raporunda düzenlenen tablolar arasında farklılık bulunsa da; davacı tarafça sunulan ekspertiz raporu ile Mahkememizce hükme esas alınan — tarihli bilirkişi raporunda düzenlenen cetveller aracın kaza tarihinde hasar gören kısımları ve birbirleri ile uyumlu olup, daha önceden karışmış olduğu kazalar da değerlendirildiğinden — tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davacının temlik aldığı araçta toplam —-TL değer kaybının meydana geldiği kanaatine varılmıştır. Yine davalı vekilinin rapora itirazları aracın değer kaybı hesabının yönetmeliğe uygun olması sebebiyle yerinde görülmemiştir. Öte yandan davacı vekili faiz talebini ticari işlerde uygulanacak en yüksek temerrüt faizi olarak belirtmiş ise de davalıya ait aracın kullanım türünün hususi olması göz önüne alınarak yasal faize hükmetmek gerekmiştir. Dava dilekçesinden ve ıslah dilekçesinden davanın kısmi dava olarak açıldığı anlaşılmakla, –TL’si yönünden sigorta şirketine başvuru tarihi olduğu anlaşılan — tarihinin 8 iş günü sonrası — tarihinde temerrüde düşeceği anlaşılmış ve bu tarihten itibaren faiz işletmek gerekmiş, bakiye kısım yönünden ise dava kısmi dava niteliğinde olduğundan ıslah tarihinden itibaren faiz işletmek gerekmiştir. Ekspertiz ücreti yargılama gideri olduğundan – yılı ekspertiz ücret tarifesine göre, hesaplanan değer kaybı bedelinin %1,5’i –TL olması nedeniyle ekspertiz ücret tarifesinin alt sınırının altında kalmış, talep edilebilecek ekspertiz ücretinin toplam -TL olduğu anlaşılmış bu nedenle ekspertiz ücret talebinin —TL’si yargılama gideri olarak değerlendirilmiştir.Ekspertiz ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesi gerektiğinden reddedilen ekspertiz ücreti yönünden davalı lehine ayrıca bir vekalet ücreti takdir edilmemiş neticeten davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, delil olarak ibraz edilen belgeler, bilirkişi raporu, hasar dosyası, eksper ücret tarifesi ile toplanan delillerin incelenmesi sonucunda: Mahkememizce alınan — tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, bilirkişi raporuna göre davacıya değer kaybı alacağı temlik edilen araçta —-TL değer kaybı meydana geldiği ve davalıya sigortalı aracın %100 kusurlu olduğu anlaşılmış, Mahkememizce bu tarihten önce alınan kök ve ek raporlar sigorta genel şartlarına ve olaya uygun olmadığından hükme esas alınamamış, ekspertiz ücret tarifesine göre —-TL ekspertiz ücreti yargılama giderinin olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmış, davalı … şirketine sigortalı aracın kullanım türünün hususi olması nedeniyle yasal faize hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, –TL değer kaybı bedelinin –TL’sine – tarihinden,—-TL’sine ıslah tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya dair talebin reddine,
3-Alınması gerekli 69,31-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan ıslah harcı dahil toplam 146,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 77,09-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 100,71-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan ekspertiz ücreti dahil toplam 1.530,23-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre hesaplanan (%14,47 kabul %85,53 ret) 221,43-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2019 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.014,59-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3 maddesi uyarınca hesaplanan 1.014,59-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.17/12/2019