Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/548 E. 2019/1074 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/548 Esas
KARAR NO: 2019/1074 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/05/2017
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalının uluslararası kara taşımacılığı alanında faaliyet gösteren iki şirket olduğu ve davacının alt taşıyıcı sıfatı ile davalıya muhtelif tarihlerde taşıma hizmeti verdiği, yapılan üç taşımadan dolayı davalının toplamda —– borçlu iken bu borcunu ödemediği, davacı alacağının tahsili amacıyla yapılan İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü ——- Esas sayılı icra dosyasına da söz konusu faturaların, kayıtlarında olmasına rağmen borcu bulunmadığından bahisle itiraz ettiği, davalının borca itirazının haksız olup tamamen alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu, bu nedenle davalının itirazının iptali ile alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesi, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya, dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğünün——– Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatına ilişkindir.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; Davacı yana ait ———- yılına ait ticari defterlerin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğunu, dayanağı belgeler ile uyumlu olduğunu, davalı tarafın defterleri bilirkişi incelemesine ibraz edilmediğinden incelenemediğini, incelenen davacı yana ait cari hesap ekstresine göre, davalı yanın cari hesap borcunu ödediğin belgelendirememesi halinde, davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibariyle —- alacaklı olduğu, mütalaa edilmiştir.
Mahkememizin ——— tarihli ara kararı ile davalı tarafa ticari defterlerini bilirkişi incelemesine sunması için ihtarat yapılmasına karar verilmiş ve ara karar davalı tarafa ihtaratlı olarak tebliğ edilmiştir. Davalı tarafça mahkemece belirlenen inceleme gününde sunulmamıştır.
Davalıya ait uyuşmazlık dönemine ilişkin vergi dairesi kayıtları getirtilmiş ve bilirkişiden ek rapor alınmıştır. —– tarihli Bilirkişi Ek Raporunda; incelenen davacı yana ait cari hesap ile davalıya ait BA-BS formlarının uyumlu olduğu, buna göre davacının, davalı yandan —–TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Takibe konu faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olduğunu, ayrıca davalının BA formalarında vergi dairesine bildirildiği kayıtlar ile davacı kayıtlarının uyumlu olduğu bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir. Buna göre; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça davalı tarafa bu ticari ilişki kapsamında fatura düzenlendiği anlaşılmıştır.
Faturanın davalı tarafça vergi dairesine bildirilmiş olması ve BA formunda yer alması, yerleşik hale gelmiş Yargıtay İçtihatlarında da belirtildiği üzere ———— fatura konusu mal veya hizmetin davalı tarafa teslimine karine teşkil edeceği, bu karinenin aksi yönünde davalı tarafından herhangi bir iddia ileri sürülmediği, faturalar konusu tutarın ödendiğine ilişkin bir iddiada da bulunulmadığı görülmekle, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan —– alacaklı olduğu sonucuna varılmış,
Ayrıca 3095 sayılı Kanunun 4/a. maddesi uyarınca asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek, kamu bankalarının bir yıl vadeli Euro mevduatına uyguladığı mevduat faiz oranı üzerinden faizi ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği, davalının takibe yapmış olduğu itiraz haksız olduğundan ve alacak takip öncesinde likit olduğundan davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Belirtilen sebeplerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile; davalının İstanbul Anadolu 20.İcra Müdürlüğünün——— Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın % 20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 1.915,66- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 335,76- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.579,90- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40- TL. başvurma harcı, 335,76- TL peşin harcın toplamı olan 367,16- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.300,15-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.365,24-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/10/2019