Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/523 E. 2020/759 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2016/996 Esas
KARAR NO: 2020/803
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/09/2016
KARAR TARİHİ: 27/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı———— tarafından muhtelif bayilere sevk edilen yedek parça emtialarının davalı taşıyıcı şirket sorumluluğunda karayolu ile taşınması sırasında hasarlanması nedeniyle, davacı/alacaklı sigorta şirketi tarafından ödenen tazminattan doğan rücuen tazminat alacağının sağlanması amacı ile————- dosyası üzerinden davalı taşıyıcı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı ile icra takibinin durdurulduğunu, borçlu/davalı şirketin yapmış olduğu itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, Alacaklı müvekkil şirket nezdinde dava dışı —— numaralı——-akdedildiğini ve ——— içindeki muhtelif bayi ve servislere gönderilmek üzere sevk edilen yedek parça emtialarının nakliye sırasında hasarlandığını, davacı sigorta şirketine yapılan ihbar üzerine eksper tayin edildiğini ve tanzim edilen Eksper Raporunda; “… Yapılan incelemede hasarlanan yedek parçaların ——– güvenlikli ve kapalı alan içerisinde stoklandığının tespit edildiği, hasarlı yedek parçalar firma yetkilileri tarafından nezaretlerinde, —– istifleme yerlerinden rampaya alındıklarım ve burada tek tek kontrol edildiği, hasarlı aksamların fotoğraflarının çekildiği ve referans numaraları ile hasarlı emtia listesi oluşturulduğu, hasarlı parçalarda kırık ve çatlakların, yedek parçaların ambalajlarının ——–nakliyeleri için uygun olduğunun tespit edildiği, yapılan tüm tespitler sonrasında hasarlı aksamların sigortalı firma yetkilileri tarafından kırılmak ezilmek ve delinmek suretiyle teker teker ——— imha edildiği” şeklinde açıklamanın olduğunu, devamında; “…sigortalı firma yetkilileri tarafından yedek parçaların kontrol edildikten sonra kanaatlerince de uygun olarak, nakliye firmasına hasarsız olarak teslim edildiği ve sigortalı ————-firması yetkililerinin de emtiayı kontrol ederek aldıklarını beyan ettikleri, sigortalı firmanın sevkiyat ofisinde yapılan incelemelerin beyana uygun olarak oto yedek parçalarının kontrollü şekilde teslim edildiği/alındığının gözlemlendiği, tespitleri yapılan yedek parçaların alıcıya hasarlı olarak teslim edildikleri ve bu parçaların nakliyat esnasında hasarlarının meydana geldiği rapora ekli tutanaklar ile de anlaşıldığı” nın belirtildiğini, Ayrıca ——– taşıma işlemi sırasında hasarın meydana geldiğinin açıkça belirtildiği ve imza altına alındığını, davalı—- tarafından imza altına alınan —– arasında ———- sorumluluğunda hasara uğramıştır. Bu hasarda % 100 kusur ve sorumluluk ———— aittir. Emtia sahibinin herhangi bir kusuru ve ya sorumluluğu yoktur ” şeklinde tespitte bulunulduğunu, davacı müvekkil sigorta şirketi tarafından tanzime dilen nakliyat sigorta poliçesi kapsamında dava dışı ——— tarihinde —- ilavesi ile birlikte —-hasar tazminatı ödendiğini, bu ödeme ile TTK 1472 maddesi uyarınca halef olunduğu ve riicu hakkının doğduğunu, — düşülmek suretiyle hasar tazminatı olarak ödenen —- rücuen davalıdan tahsili için ——— dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını ancak davalı firmanın haksız itirazı ile takibin durdurulduğunu belirterek, davalının yapmış olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile icra takibinin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davanın davacı yan tarafından farklı tarihlerde açılan onlarca davadan biri olduğunu ve hepsinin —– Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğunu, bu itibarla usul ekonomisi gereği davaların birleştirilmesini talep etiklerini, ayrıca TTK 855. Madde gereği zamanaşımı süresinin 1 sene olduğunu ve her bir taşıma için ayrı ayrı olması gerektiğini, davaya konu uyuşmazlıktaki en önemli unsurlardan birinin iddianın tespit ve bildirimi olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunu tazmin edecek dava dışı sigorta şirketi —— yetkililerinin bulunup bulunmadığının açık olmadığını, ek olarak sunulan tutanaklarda davalı firmanın onayının olmadığını, kusurlu olan ve hasara uğradığı iddia edilen yedek parçaların imha edildiğine dair —- gibi bir kaydın bulunmadığını, imha nedeni İle tekrar tespitinde mümkün olmadığını, bu itibarla bugün herhangi bir talepte ve /veya iddia da bulunmanın imkansız hale geldiğini, ayrıca davacı sigorta şirketinin müşterisine yapmış olduğu Poliçe marjı isimli özel ve şirkete özel ödemenin bulunduğunu, bu nedenle hem bildirimin geçersiz hem de takibe yaptıkları itirazın yerinde olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile davaya konu hasarlardan müvekkil davalı firmanın ve dava dışı —– sorumluluğu olduğu kabul edilse dahi; davacının dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu tazminatı rücuen talep edemeyeceğini, CMR sigortalarına ——- olarak düzenlenen TTK. 882 maddesine göre; hasar hali için sigorta ettiren şirketin sorumluluğunun sınırlandırıldığını, değerini kaybeden emtianın net olmayan ağırlığının her ——- çekme hakkını karşılayan tutar olması gerektiğini, başka bir deyişle davacı şirket tarafından brüt ağırlığın kilogram başına —– aşmayan miktarın ancak müvekkil davalı şirketten ve sigortacısından talep edilebileceğini, ancak davacı yanın eksik emtiaların ağırlık miktarlarını ispata yarayan herhangi bir delil dava dosyasına sunmadıklarını ve/veya davalı müvekkil firma ve sigortacısı ——herhangi bir belgeyi iletmediklerini, bu bağlamda açılmış olan davaların birleştirilmesini, işbu davanın reddini savunarak, haklı olmayan talepleri İçin davacının % 20’den az olmamak kaydı ile Kötü Niyet tazminatına hükmedİlmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —– tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davacı sigorta nezdinde ——-Tarafından yurt içindeki bayilerine ve servislerine gönderilen muhtelif adet yedek parça emtialarının taşıma sırasında hasarlanması üzerine sigortalıya ödenen hasar tazminatının —numaralı davalı taşıma şirketi ile onun sigortacısı konumunda olan — numaralı davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili talebiyle ———-dosyası ile icra takibi başlatıldığı, akabinde davalılarca mezkur takibe itiraz edilmesi üzerine de huzurdaki itirazın iptali davası ikame edildiği, davalıların sigorta şirketi tarafından davalılar aleyhine ikame edilen davaların birleştirilmesine yönelik taleplerinin işbu davaların konularının farklı taşımalara ilişkin olması sebebiyle kabulü mümkün olmadığı, —–numaralı davalı —— —- tarafından ileri sürülen zaman aşımı itirazı haksız ve dayanıksız olduğu, davalıların meydana gelen hasara ilişkin herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı yönündeki savunmaları delil listesi ekinde ibraz edilen belgelerle çürütüldüğü, davalı —– tarafından ileri sürülen, tazminat sorumluluğunun sınırlandırılmış olduğuna yönelik beyanların hiçbir şekilde kabulü mümkün olmadığı, sonuç olarak davalı vekilleri tarafından ibraz edilen cevap dilekçelerindeki savunma ve itirazlarına açıkça itiraz edildiğini, davanın kabulünü talep ettiği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı şirket dava dışı sigortalı——– emtiasının taşıma sırasında taşıyıcı şirket sorumluluğunda hasarlanması nedeniyle ödemiş olduğu sigorta bedelinin rucüen tazmin etmek amacı ile———– dosyasıyla takip başlatmış olup, itirazla takip durmuş, itirazın iptali takibin devamına ilişkin davadır.
Dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor aldırılmış,—– tarihli –raporda bilirkişi raporunda özetle; hasar tutanaklarının hasarın tespiti yönünden yeterli açıklamaları içermediği, hasarın tam olarak yeri ve şeklinin mümkün olmadığından davacı sigorta şirketinin yapmış ödemelerin hatır ödemesi sayılacağı, rücuen tazmin edilemeyeceği rapor edilmiştir.
—- tarihli 2. raporda özetle; CMR 30. Maddesi gereğince hasar bildirimi yapılmaması nedeniyle rücuen tazminata hak kazanılamayacağı rapor edilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporlarında rücuen tazminat şartlarının oluşmadığı rapor edilmiş ise de; tarafları ve konusu aynı olan —– kararında; “Dava——- sigortalısına ödenen hasar bedelinin, davalı taşıyan ve lojistik hizmeti veren ile onun sigortacısından rücuen tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vâki itirazların iptali istemine ilişkindir.
Dava dışı sigortalının ithal ettiği ve muhtelif bayi ve servislerine gönderilecek yedek parça emtiasının taşıma işini, ayrıca depolama işini davalı ———– gerçekleştirdiği ve taşıma işinin diğer davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalandığı tarafların kabulündedir. Uyuşmazlık, davacı ödemesinin teminat kapsamında olup olmadığı, sigortalı emtia hasarının taşıma ve depolama sırasında meydana gelip gelmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı ile sigortalı arasında akdedilen poliçenin Özel Şartlar 5.maddesi “Yedek parçaların stok sahasına girdiği andan itibaren ilk 60 gün içinde tespit edilen hasarlar teminata dahildir.” hükmünü haizdir. Ekspertiz raporunda dava konusu taşımanın muhtelif tarihlerde yapıldığı, hasarın —– tarihleri arasında tanzim edilen —- faturaya konu mala ilişkin olduğu belirtilmiş olup, söz konusu hasarlı mallara ilişkin dosya kapsamında mevcut hasar tutanakları ile ambar çıkış fişlerinin de bu tarihlerde düzenlenmiş olması nedeniyle hasar tespitinin poliçede belirtilen sürede yapıldığının ve ödemenin teminat dahilinde olduğunun kabulü gerekir.
Öte yandan TTK’nun 875.maddesi “ (1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır.” hükmünü haizdir.
Somut olayda dava dışı sigortalı ile davalı —-arasında akdedilen —— başlıklı 7.madddesi —- kolilerin sayısından ve iyi durumda olmalarından sorumludur. Kendisinin bu sorumluluğu ——- yük teslim formunun imzalanmasından itibaren başlar ve konuyla ilgili hiçbir şerhde bulunmayıp kaşelerini basan alıcılara teslimata kadar devam eder. —- Alıcı tarafından gerektiği şekilde tespit edilen hasar veya zarar meydana gelmesi halinde alıcı — bulunacaktır. Bunun üzerine —–adına tanzim edilmiş satış faturalarını esas alarak ilgili parçalar için tespit edilen zarar kadar alıcıyı tazmin edecektir. Bu referans fatura ve yine tazminat talebi, zararın — tarafından kendisine tazmin edilmesini isteyen — tazminat talebi için kanıt teşkil edecektir.—- sigorta şirketi tarafından ekspertiz amacıyla bayiler nezdindeki bütün hasarlı malları masrafı kendisine ait olmak üzere toplama hakkını saklı tutar— şeklinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında mevcut hasar tespit tutanakları, hasarın hangi aşamada ve ne şekilde meydana geldiğini tespite yeterli değil ise de, dava dilekçesinde açıkça sözü edilen ve ekinde sunulan —- başlıklı belgede —— ayında yurtdışı nakliyat sırasında aşağıda referans numaraları verilmiş olan sevkiyatlardaki yedek parçalar —- sorumluluğunda hasara uğramıştır. Bu hasarda %100 kusur ve sorumluluk ———-sahibinin herhangi bir kusur veya sorumluluğu yoktur.” yazılı olduğu, bu yazının alt kısımda ———- onlara atfen imza olduğu, daha alt kısımda ise referans numaraları ve karşılarında tutarlar yazılı olan liste olduğu görülmüş olup, bunun dışında dosya kapsamında hasar tutarlarını ayrıntılı bir şekilde gösteren ve davalı —– taşıyan listenin de mevcut olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bu belgelerde yazılı hasar tutarı ile ekspertiz raporunda belirtilen hasar tutarı uyumludur. O halde davalı —- tarafından dilekçeler teatisi aşamasında açıkça itiraza uğramayan bu belgenin dikkate alınması ve dava konusu hasarların davalı —– sorumluluğunda meydana geldiğinin, bu hasardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarının kabulü gerekir.
Öte yandan yukarıda belirtilen sözleşme hükmü uyarınca hasar tutarının tespitinde, alıcı için düzenlenmiş olan satış faturaları ve tazmin talebinin dikkate alınmasında da bir isabetsizlik görülmemiş olup, buna göre davacının ——— tazminat talebi haklıdır. Bununla birlikte davacı tarafça sadece icra takibine konu asıl alacak tutarı harçlandırılmış olduğundan, işlemiş faiz talebinin dava konusu edilmediği kabul edilmiştir.
Bu durumda ilk derece mahkemesince açıklanan hususlar dikkate alınarak davanın kabulü gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş olup, açıklanan bu gerekçelerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353(1)b-2 gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dosya kapsamında mevcut hasar tespit tutanakları, hasarın hangi aşamada ve ne şekilde meydana geldiğini tespite yeterli değil ise de, dava dilekçesinde açıkça sözü edilen ve ekinde sunulan —- başlıklı belgede —- — sırasında aşağıda referans numaraları verilmiş olan sevkiyatlardaki yedek parçalar —-sorumluluğunda hasara uğramıştır. Bu hasarda %100 kusur ve sorumluluk ———herhangi bir kusur veya sorumluluğu yoktur.” yazılı olduğu, bu yazının alt kısımda ——–kaşeleri ile onlara atfen imza olduğu, daha alt kısımda ise referans numaraları ve karşılarında tutarlar yazılı olan liste olduğu görülmüş olup, bunun dışında dosya kapsamında hasar tutarlarını ayrıntılı bir şekilde gösteren ve davalı —– taşıyan listenin de mevcut olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bu belgelerde yazılı hasar tutarı ile ekspertiz raporunda belirtilen hasar tutarı uyumludur. O halde davalı —- tarafından dilekçeler teatisi aşamasında açıkça itiraza uğramayan bu belge dikkate alınmış ve dava konusu hasarların davalı —– sorumluluğunda meydana geldiğinin, bu hasardan davalının sorumlu olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
———- sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Kabul edilen —- üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 441,97-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 110,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 331,47-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL başvurma harcı, 110,50-TL peşin harç toplamı olan 139,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 3.203,90-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——- Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/10/2020