Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/23 E. 2021/1165 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/23 Esas
KARAR NO: 2021/1165
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/01/2017
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:—sevk ve idaresindeki —- aracı ile —-seyrederken şerit değiştirmek istediği esnada karşı yönden gelen —- çarpışması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kazanın oluşumunda ——Sürücülerin; geçme,dönme,duraklama,durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları yasaktır” kuralını ihlal ettiğini, davacı müvekkile kazanın oluşumunda herhangi bir kusur isnat edilmediğini, Davacı müvekkil söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığını, —- tedavi altına alınmış olup —- tanısı konulduğunu, kaza ile ilgili olarak —- tahkikat evrakı düzenlenmiş olup dosya —- plaka sayılı araç, davalı— başvuru neticesinde davalı ——– tazminat talebini değerlendirilebilmesi için kişinin sakatlığını gösterir heyet raporunun temin edildiğini, söz konusu kaza —— tarihinde gerçekleşmiş olduğundan müvekkilimizin maluliyetine ilişkin—– temin edilebilmesi için gerekli olan bir yıllık sürenin —— tarihinde dolacağını, dolayısıyla engelli sağlık kurulu raporunu alabilmek için gereken süre henüz dolmadığını, Bununla birlikte raporun alınmasından sonra sigorta şirketi tarafından dönüş yapılıp yapılmayacağı belli olmayıp, davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılıp yapılmayacağına ilişkin net bir cevap da verilmediğini, ayrıca söz konusu süre geçene kadar davacının hak kaybına uğrayacağı ve mağduriyetinin artarak devam edeceğini, müvekkilinin —— olarak çalıştığını, bu sebeple davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Davaya konu kazanın —– yönetmelik uyarınca tedavi tamamlanmadıkça ve kaza tarihinden itibaren — yıllık sürenin geçmemesinden dolayı engelli sağlık kurulu raporunun düzenlenemediğini, davacıya göre davalı sigorta şirketinin rapor alındıktan sonra ödeme yapılıp yapılmayacağına ilişkin net bir cevabı da bulunmadığından bu raporun teminine gerek olmadığını, —– uyarınca bedeni zararlar/ sürekli sakatlık istemine konu taleplerde sigorta şirketinin gerekli incelemeyi yapabilmesi için —- tarihli ve — resmi gazete de yayınlanan özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek —— hakkında yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş —– sigorta şirketine ibrazı zorunlu olduğunu, müvekkil şirketin bir sigorta şirketi olduğunu, kamu denetimine tabi olup faaliyetlerini yasal düzenlemeler çerçevesinde sürdürüldüğünü, yasal bir düzenleme olan ve —— tarafından çıkartılan poliçe genel şartlarının almasını emrettiği bu belge olmadan talebi neticelendirmesi mümkün olmadığını, Davacı tarafça ileri sürülen bir diğer iddia da kusur oranının trafik kazası raporu ile tespit edildiği, artık mahkemece bu konuya ilişkin bir değerlendirme yapılamayacağını, —– uyarınca kusur tespitinde kaza tespit tutanakları yeterli olmayıp , teknik ve bilimsel bilgi gerektiren kusur tespitinin uzman bilirkişiler marifetiyle tespiti gerektiğini, davacı tarafça geçici iş göremezlik ve sair tedavi masraflarının sosyal güvenlik kurumun sorumluğunda olduğuna dair beyanlarımızın da yerinde olmadığı idda edilmiş ve buna gerekçe olarak—— Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren sürekli sağlık raporu alıncaya kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamemen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır.sağlık giderleri teminatı sosyal güvenlik kurumun sorumluluğunda olup sigorta şirketinin ve güvence hesabının sorumluluğu——demek suretiyle konuyu hiç bir şüpheye meydan vermeyecek açıklıkla düzenlendiğini, bu sebeple davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı sevk ve idaresindeki — plakalı araç ile davalının sigortacısı olduğu dava dışı — sevk ve idaresindeki —– tarihinde karıştığı kazada davacının yaralanarak malul kaldığı iddiasıyla açılan maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizce hasar dosyası, ceza dosyası celp edilmiş, maluliyet raporu alınmak üzere—- müzekkere yazılmış, —- görülmekle olan tazminat davası nedeniyle — tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası yaralanmasının —- olarak hesaplandığı, olay tarihindeki —- yaşına göre halihazırda —-meslekte kazanma gücü kayıp oranına sahip olduğu, geçici iş göremezlik süresinin tıbbi şifa altı ay olarak kabulü gerektiği,” içeriğinde raporunu sunmuştur. Maluliyet raporu alındıktan sonra dosya hesap bilirkişisine tevdi edilmiş, rapor geldikten sonra davacı vekili dosyada kusur raporu bulunmadığı ve —-göre rapor tanzim edilmesi gerektiğini, yine maluliyet raporunun yanlış yönetmeliğe göre düzenlendiğini belirterek rapora itiraz etmiş, davalı da rapora itiraz etmiştir. Mahkememiz — duruşmasında dosyanın kaza tarihi ve poliçe tarihi dikkate alınarak —- maluliyet raporunun hesaplanabilmesi için — raporunda özetle; kişinin tüm vücut engellilik oranının — olduğu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren ——– tespit edilmiştir.
Kusur durumun tespiti amacıyla dosya—- tevdi edilmiş ve rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafa sigortalı —– dava dışı——kusursuz olduğu içeriğinde raporunu sunmuştur.
Dosyada tüm eksiklikler tamamlandığından yeniden hesaplama yapılması amacıyla bilirkişi ara kararı oluşturulmuş, davacı vekili —– numaralı celsede hazır olmadığı halde davalı davayı takip ettiğini bildirdiğinden bilirkişi ücretinin davalı taraftan karşılanmasına karar verilmiş ne var ki davalı vekili bu hususta ara karardan rücu talep etmiş, her ne kadar davayı takip etmesi halinde davalının varsa eksik harcı yatırması gerektiği açıksa da bilirkişi ücreti yönünden böyle bir durum olmadığı, —– masrafın davacı tarafça yatırılması gerektiği anlaşılmış, Mahkememizce bu hususta verilen ara karardan dönülerek ücretin davacı tarafça karşılanması için vekiline tebligat çıkarılmış, davacı vekilleri vekillik görevlerinin sona erdiğini beyan ettiğinden ve başkaca bir vekil olmadığından davacı asile “Avukatlarının istifa ettiği ve bilirkişi ücreti olarak takdir edilen —– içerisinde yatırılmasına karar verildiği, kesin süreye rağmen yatırılmadığı takdirde mevcut dosya kapsamına göre karar verileceği ve bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağı ihtar olunur” şerhi ile tebligat çıkarıldığı, tebligatın —- tarihinde muhataba bizzat teslim edildiği, davacı asilin —– tarihli duruşma itibariyle hesap bilirkişisi ücretini yatırmadığı anlaşılmış, davacı asil son celse beyanında duruşma gününü mahkemenin gönderdiği tebligatla öğrendiğini, ücrete ilişkin bilgisi olmadığından yatırmadığını beyan etmiş ise de tebligatı aldığını ikrar —- yapılan kontrollerde de tebligatın bizzat davacıya tebliğ edildiğinin anlaşılması nazara alınarak davacının tebligattan haberdar olduğu, tebligatın içeriğinde açıkça ücretin kesin süre içerisinde ücretin yatırılmadığı takdirde mevcut dosya kapsamına göre karar verileceği ve bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağının şerh edildiği anlaşılmış, eldeki davada hesaplama yapılması hukuki bir konu olmayıp, aktüer uzmanından rapor almak gerektiği açık olduğundan, hesap raporu alınmadan davacının zararının hesaplanması mümkün olmadığından ve davacı asil kesin süreye rağmen ücreti yatırmadığından bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılmış, mevcut dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş—— ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile kalan 27,90-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 3.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı asilin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 26/10/2021