Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/209 E. 2018/350 K. 17.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/209 Esas
KARAR NO : 2018/350
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 21/02/2017
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 08.03.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde, müvekkili şirket nezdinde Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı 34 HU 8304 plakalı araç sürücüsünün alkollü olarak araç kullanarak ve %100 kusurlu bir şekilde …………. plakalı aracın hasar görmesine sebebiyet verdiğini, davaya konu olay nedeniyle …………. plakalı araçta meydana gelen hasara ilişkin olarak müvekkili şirket tarafından ……….. tarihinde ………..-TL………….’a, yine 13.05.2016 tarihinde 855,54-TL …. Yedek Parça Alım Satım Tic. San. Ltd. Şti’ne ödeme yapıldğını, müvekkili şirket tarafından ödenen tutar için davalı tarafa başvuruda bulunulduğunu ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını bu nedenle İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü’nün ………. Esas sayılı dosyası ile davalı/borçlu … hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe ve borcu itirazı üzerine icra takibinin bu borçlu yönünden durdurulduğunu, açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü’nün………. Esas sayılı dosyasında davalı /borçlunun itirazının iptaline, açılan takibin 1.408,04-TL asıl alacağın ödeme tarihi olan 13.05.2016 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davacı … şirketinin Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortaladığı davalı …’ya ait………….. plaka numaralı araç ile…………plaka numaralı araç arasında 08/03/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu …………. plaka numaralı araçta meydana gelen hasarın onarımı için ödenen meblağın, davacı tarafından sigortalanan aracın sürücüsünün alkollü araç kullanarak ve %100 kusurlu olarak kazanın meydana gelmesine neden olduğu iddiası ile sigorta kapsamına dahil olmaması nedeni ile tahsili için davalı aleyhine İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü’nün ………… Esas sayılı dosyası ile başlatmış olduğu icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görüldü.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır.
Diğer yandan 28/11/2013 Tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 2. Maddesinde; ”Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” hükmü yer almakta, aynı kanunun 3. Maddesinde ise tüketici işlemi tanımlayan ”mal ve hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” hükmü yer almaktadır. Ayrıca aynı kanunun 83.maddesinde de ”taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilerek 6502 Sayılı Kanunun tüketici işlemlerinde mutlak uygulama alanı bulacağı ayrıca vurgulanmıştır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73 .maddesinde de, ”Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda dava 21/02/2017 tarihinde açılmış olup, davacı … şirketi Trafik Sigortası ile sigortalı aracın alkollü halde kullanılması sırasında kazanın meydana geldiği ve bu durumda 3. şahsa yapılan ödemenin sigorta kapsamı dışında olduğu iddiası ile dava dışı 3. şahsa yapmış olduğu ödemenin davalıdan tahsili için yapmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmektedir. Yukarıda yer verilen düzenlemeler ve dava konusu somut olay birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ilişki 6502 Sayılı Kanun kapsamında tüketici işlemi olup uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenip, kamu düzenindendir ve dava şartları arasındadır. Açıklanan nedenlerle ve yasal düzenlemeler karşısında mahkememizin görevsizliği ve dava konusu uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olması dolayısıyla davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile 6502 Sayılı Kanun’un 3., 73. ve 83/2 maddesi, 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usul yönünden REDDİNE
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2. maddesi gereği yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda tarafların talebi üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/04/2018