Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/167 E. 2020/428 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/167 Esas
KARAR NO : 2020/428 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/02/2017
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında muhtelif tarihlerde giydirme cepheler, alüminyum doğrama, sağır yüzey kaplama işlerini konu alan bir takım sözleşmeler akdedildiğini, sözleşme gereği müvekkilinin yükümlülükleri tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, buna karşılık davalı tarafın ödeme edimini yerine getirmediğini, bunun üzerine ———- İcra Müdürlüğümün ———- sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, yapılan işe dönük taraflarınca kayıt altına alınan fatura ve davalı yanın ticari cari defterleri incelendiğinde ödemesi gereken dava konusu alacağın müvekkili şirkete ödenmediğinin görüleceğini beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep —- dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin sözleşme ile yükümlülüklerini ayıplı olarak ifa ettiğini, müvekkili şirkete ait ———– dış cephe kompozit levha kaplama, granit seramik kaplama, sinterflez kaplama alüminyum ve cam işlerinin yapılması hususunda davacı şirket ile ———– tarihinde sözleşme imzalandığını, ancak sözleşmeye konu iş ve işlemlerin teknik şartnameye uygun yapılmadığından hava ve su sızdırmazlığın tam olarak sağlanamadığını, yapılan kaplamalarda açılmaların olduğunun görüldüğünü, akabinde imalat ve montajdan kaynaklanan hatalar neticesinde cam çatlamalarının devam ettiğini ve süreklilik kazandığını, müvekkili şirketin işin ayıplı ifasından dolayı doğrudan zarara uğradığını, müvekkili şirketin, davacı şirketin ayıplı ifası neticesinde süregelen işçilik, imalat ve montaj hatalarının ve bu hataların ortadan kaldırılmasının maliyetinin tespiti amacıyla ——Sulh Hukuk Mahkemesinin———– sayılı dosyası üzerinden delil tespiti yaptırdığını ve bilirkişi raporu doğrultusunda ayıplı işlemlerin giderilme bedelinin —– hesaplandığını, müvekkili şirketin ödemezdik defini ifadan kaçınma hakkını kullandığını, davacının icra dosyasına konu ettiği cari hesap alacağının bilirkişi raporu ile tespit edilen müvekkilinin zararının yaklaşık —- katı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı şirketin müvekkili şirketten bakiye alacağı bulunmakta olduğu ihtimalinde dahi, müvekkili şirketin ayıplı ifa dolayısıyla uğradığı zararın bu bedelden tenzil edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacı şirketin imalat ve montaj hatalarına karşı garantisinin devam ettiğini beyanla, haksız davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle —— İcra Müdürlüğünün ——— Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İcra dosyası celbedilmiş, —–Sulh Hukuk Mahkemesinin —— dosyasının uyap kaydı getirtilmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde;Dava dosyasının içinde bulunan ——— İcra Müdürlüğü’nün ——Esas sayılı dosyası incelendiğinde ——-vekili tarafından; ———— tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek ————-faizi ile tahsili talebidir. (Fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep hakkımız saklıdır) TBK m. 100 gereğince kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz, masraf ve ferilere mahsup edilecektir,” açıklaması ile borçluya tebliğe gönderildiği, Ödeme emrinin borçluya —– tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından— tarihli dilekçe ile “müvekkilinin alacaklıya cari hesaplan kalma herhangi bir borcu bulunmamaktadır. Bu nedenle asıl alacağa, faîze ve tüm ferileriyle birlikte tekmil borca ve takibe açıkça itiraz ediyoruz,” açıklaması ile yapılan itiraz neticesinde duran takibin devamını, sağlamak üzere alacaklı tarafından yukarıda özeti verilen itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Her iki tarafın da tacir olması ve TTK 64. madde uyarınca defter tutma yükümlülüğünün bulunması sebebiyle TTK 83. madde ve HMK 222. madde uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Davacı şirketin ——– yıllarına ait incelenen resmi defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, Davacının kayıtlarında, —- icra takip tarihi itibarıyla davalı şirketten ——– Alacaklı olduğu, Davalı şirketin ——yıllarına ait incelenen resmi defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, — yıllarına ait incelenen resmî defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olmadığı, Davalının kayıtlarında — icra takip tarihi itibarıyla, davacı yana ———- borçlu olduğu, Davacının —–asıl alacak talebinin yerinde olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Dosya konusunda uzman İnşaat Mühendisi bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; dosya muhtevasında gizli ayıplı imatların ——— yapılan tespitten daha önce ortaya çıkmış olduğu, davalının gizli ayıpları ortaya çıkıp anlaşıldıktan itibaren en kısa sürede ve derhal davacıya ihbar etmediği, ancak davacının tespit raporunda belirtilen ayıpları sözleşmedeki garanti maddesi kapsamında giderme zorunluluğu bulunduğu, tespit raporunda hesaplanan ayıpların giderilme bedelinin toplam ——— icra takip talebinden az olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Dosyaya rapor sunan inşaat mühendisi bilirkişi yanında mali müşavir bilirkişi de görevlendirilerek ———- tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; mali yönden değerlendirmede; Davacı tarafa ilişkin ticari defter ve kayıtlar tarafıma sunulmamakla birlikte, bu konuda dosyaya —– tarafından sunulmuş olan bilirkişi raporunda, davacı kayıtlarında davalıdan ——— olduğu, tarafımca incelenen davalı kayıtlarına göre davacıya borç tutarının —— olduğu, taraflar arasındaki borç/alacak farkı —- olup, davacı lehine olduğu, netice olarak, mali yönden davacının icra takibindeki talebi olan: ———— tutarın yerinde olduğu, Teknik yönden değerlendirmede; Davalının yasal süresi içinde davacıya yapılan imalatlardaki ayıp ve kusurun yasalarda belirlenen süre ve şekilde davacıya bildirilmediği, bu nedenle işin davalı tarafından eksiksiz olarak kabul edildiğinin söylenebileceğini; cari hesap alacağı nedeniyle; Mali müşavir ——— tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davalının — borçlu olduğu, davacının talep gibi; ———- İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyasında cari hesap alacağı olarak talep etmiş olduğu ———– tutarındaki alacağı talep etmekte haklı olduğu, Mahkemenin aksi yönde bir kanaate ulaşması durumunda; Davacı tarafından yapılan imalatlardaki ayıp ve kusurların giderilmesi ile ilgili olarak —– Sulh Hukuk Mahkemesinin ——-sayılı dosyasında yapılan tespit ve inceleme sonucu bilirkişi tarafından düzenlenmiş bulunan ——- tarihli bilirkişi tespit raporunda hesap ve tespit edilen ayıp ve kusurlar nedeniyle, davalının talep edebileceği tutarın (rapordaki hesap hataları da düzeltilerek ve dolar kurunun takip tarihi olan ——tarihi kur dikkate alınarak); ——— olduğu, bu tutarın taraflar arasındaki sözleşme koşulları ile serbest piyasa malzeme ve işçilik rayiçlerine uygun ve geçerli değerler olduğu, şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının ———- cari hesap alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali, icra inkar tazminatı, buna karşılık davalı tarafça sözleşme konusu edimin eksiksiz olarak ifa edilip edilmediği edilmemiş ise davalının eksik veya ayıplı ifa dolayısıyla zararının ne olduğu, bu kapsamda, davalının eksik ve ayıplı ifa dolayısıyla ifadan kaçınma, ödemezlik defi ileri sürdüğü hususu da gözetilerek netice itibariyle davacının davalıdan bir alacağı bulunup bulunmadığı noktalarına ilişkindir.
Tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davacı lehine bulunan —— farkla tarafların ticari defterlerinin birbirine uyumlu bulunduğu, davacının davalıdan ———— alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında,——- tarihli —————- teknik şartname ve keşif özetlerine uygun olarak yapılmasına ilişkin Sözleşme bulunmaktadır. Sözleşmenin ——-başlıklı 10.maddesinde; imalat ve montaj hatalarına karşı —yıl süre ile garanti verildiği görülmektedir.
——-Sulh Hukuk Mahkemesinin — dosyasından alınan —- tarihli Bilirkişi Raporunda; davacı talep edenin uhdesinde olan ——— adresindeki————- dış cephe alüminyum kompozit levha kaplama, granit seranit kaplama, sinterfleks kaplama, alüminyum doğrama ve cam yapılması işinde yerinde yapılan incelemeler sonucunda; Alüminyum doğrama dış cephe camlarının kendiliğinden çatlayıp kırıldığı ve sebebinin imalat veya montaj hatası olabileceği değerlendirilmiş olup bu hasarlar gizli ayıpların giderilme bedelleri ———- olarak hesaplandığını belirtilmiştir.
Davalı taraf söz konusu ayıpların sözleşme ve garanti kapsamında giderilmesini yönünde davacı tarafa —-Noterliğinin ————-yevmiye nolu İhtarnamesini çekmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 474. maddesi hükümlerine göre iş sahibi açık ayıplarda eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz (makul süre içerisinde) eseri muayene ve açık ayıpları ihbar etmek zorundadır. AynıKanunun 472/son maddesi hükümleri gereğince ayıbın gizli olup sonradan ortaya çıkması halinde gecikmeksizin (derhal) ayıbı yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi halde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükümleri getirilmiştir. Bu hükümler gereğince gerek açık gerek gizli ayıplarda iş sahibinin ihbar zorunluluğu bulunmakta ise de yüklenici eserdeki imalat ve montaj ilgili açık ve gizli ayıplardan dolayı sorumluluğu garanti ettiği süre için önceden kabul ettiğinden, yüklenici lehine olan iş sahibinin ihbar zorunluluğunu aramaktan vazgeçtiği ve garanti süresi içinde ortaya çıkan bu ayıpları ücretsiz olarak gidermeyi sözleşme tarihinde peşinen kabul ve taahhüt ettiğini kabul etmiştir. İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve iş bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir ————–
Bu halde sözleşme konusu işin —– yılında yapılıp teslim edildiği, davalı tarafça ———- tarihinde delil tespiti yaptırıldığı, davaya tespit edilen ayıplar ileri sürülerek borcu bulunmadığı savunmasıyla karşı çıkılması ve sözleşmenin 10. maddesi uyarınca 4 yıllık garanti verilmiş olduğu, ayıpların teslimden itibaren garanti süresi içerisinde ortaya çıktığı ve davacıya bildirildiğinden ayıp ihbarı yapılmasına gerek olmaması sebebiyle teknik bilirkişiden yaptırılan delil tespitindeki bulgular ve mahallinde keşfen belirledikleri olgulara göre davalı iş sahibinin saptanan gizli ve açık ayıplar nedeniyle eseri reddetmeyerek halen kullandığı da gözetilerek teslim tarihi itibariyle ayıpların giderim bedeli ya da tenzili gereken bedel miktarının davacının bakiye cari hesap alacağından düşülmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacının bakiye cari hesap alacağı —– Her ne kadar dosya kapsamında rapor sunan bilirkişi tarafından ayıplı ürün tutarının —— olduğu belirtilmiş ise de bu tutar —- üzerinden belirlenen tutarın takip tarihi itibariyle —- karşılığı olduğu, —– Sulh Hukuk Mahkemesinin —-dosyasından alınan raporda, ayıbın giderim tutarının ——— olduğu belirtilmiştir. Dosyamız kapsamında alınan teknik bilirkişi raporunda da ayıp giderim tutarının ——- tespit edilmiştir. Bu tespit ve belirlemelere göre davacının davalıdan bir alacağı bulunmadığı bulunmadığı sonucuna varılmış, olup davanın reddi yolunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan peşin alınan 43,69-TL’nin mahsubu ile kalan 10,71-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan 805,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı taraf için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/07/2020