Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/164 E. 2019/1313 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/239 Esas
KARAR NO:2019/1306
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/02/2018
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan şirketin çok uzun yıllardır sektöründe faaliyet göstermekte olan ciddi ve kurumsal bir firma olduğunu, Müvekkili olan şirket ile davalı şirket arasında imzalanan, —- tarihli ——– başlıklı sözleşme ile sözleşme içeriğinde akdedilen ve sözleşme konusunu teşkil eden hususlarda davalı ——- ile karşılıklı olarak anlaşmaya vardıklarını, müvekkili olan şirket tarafından işbu sözleşme gereğince yüklenilen tüm edimler gereği gibi ve eksiksiz olarak ifa edildiğini, fakat buna karşın davalı tarafın taahhüt ettiği edimlerini ifa etmediği gibi, sözleşme gereğince yapmayı taahhüt ettiği ürünlerle ilgili siparişleri belirtilen noktalara teslim etmediğini ve bu tarihe kadar yapılan tüm görüşmelere rağmen sözleşmeden doğan edimlerinin hiç birisini yerine getirmediği gibi dava konusu çekleri iade edeceğini beyan ve kabul etmesine karşın iade etmediğini, iş bu sözleşme gereğince, davalı tedarikçi şirket, müvekkili olan şirket tarafından kendisine bildirilen yerlere, sipariş edilen malları süresinde ve eksiksiz olarak teslim etmek yükümlülüğü altında olmasına rağmen davalı tarafın sözleşmeden doğan bu ve diğer yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkili olan şirketle davalı arasında imzalanan — tarihli — eki olarak — tarihli — numaralı —- Ek Protokol, — tarihli — numaralı—Ek Protokol, — tarihli, — numaralı —- Ek Protokol,- tarihli —umaralı —- Ek Protokoller imzalandığını, iş bu protokollerle ürün tedarik anlaşmaları yapıldığını, müvekkili olan şirketin davalı şirkete sipariş edip bedelini ödediği ve fakat davalı şirket tarafından teslim edilmeyen ürünler nedeniyle davalı taraftan yüklü miktarda alacaklı olduğunu, müvekkili olan şirket tarafından davalı taraf lehine keşide edilen çeklerle bugüne kadar yaklaşık — Lirası civarında çek ödemesi yapıldığını, buna karşın davalı şirketle yapılan sözleşme hükümleri gereğince teminat ve peşinat olması maksadıyla henüz ürünler sipariş bile edilmeden davalı şirket lehine keşide edilmiş ve fakat henüz vadesi gelmemiş toplam — adet ve toplam bedeli —- TL olan çeklerin daha davalı şirket elinde olduğunu, bu çeklerin bankalara ibraz edilerek ödenmesi halinde zaten ciddi manada haksız kazanç elde etmiş bulunan davalı şirket daha fazla haksız kazanç elde etmiş olacağını ve müvekkili olan şirketin de ciddi anlamda maddi kayba uğramasına neden olacağını, davalı ——-yetkili tarafından —- tarihli tedarikçi sözleşmesi çerçevesinde yapmayı ve sevk etmeyi taahhüt etmiş olduğu ürünleri müvekkili olan şirkete teslim edemediğini bu sebeple müvekkili olan şirketin uğramış olduğu tüm zarar ve ziyanların kendi sorumluluklarında olduğunu taahhüt ettiklerini, mal karşılığında teslim edilmesi planlanan ürünler için keşide edilen çeklerin, şirkette yönetici olan —-teslim edildiğini, davalı şirket hakkında İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- E. sayılı dosyası üzerinden iflas erteleme yargılaması devam etmekte olduğunu, davalı şirket hakkında bu mahkeme dosyası üzerinden bir takım tedbirlere hükmedildiğini, bu nedenle iflas ertelemede bulunan bir şirketin cirolayarak devrettiği çeklerle, davalı şirketten alacaklı konuma geçen tacirlerin iyi niyetli olduğunun söylenemeyeceğini, dava dışı 3.kişilerin iflas ertelemede bulunan davalı şirketi borçlandırmak suretiyle dava konusu çekleri ciro yoluyla devir ve teslim almış olmaları hayatın olağan akışı içerisinde basiretli bir iş adamının sergileyeceği bir tutum olmadığını, bu nedenle henüz dava dışı olan 3.kişilerin basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ettiklerini,o nedenle iflas ertlemede bulunan davalı şirketten dava konusu çekleri sırf müvekkilinin zararına olarak devir ve teslim almış bulunan ve henüz dava dışı bulunan 3.kişileri de bağlayıcı şekilde dava konusu çekler hakkında hmk 389 vd maddelerinde düzenleme altına alınan ihtiyati tedbir kararı verilmesini, neticesinde dava konusu çeklerden dolayı müvekkili olan şirketin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap verilmediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı adına keşide edilen —TL ve —TL bedelli çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemli menfi tespit davasıdır.
HMK.166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir. Yine aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca, davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da birini hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır.
Davacı tarafından birleştirme talepli dilekçe verilmiş, Mahkememizce bu talep doğrultusunda İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin —–E sayılı dava dosyası incelenmiş ve yapılan incelemede davacı tarafça tedarikçi sözleşmesi başlıklı sözleşme ve ekleri gereğince teminat olması şartıyla keşide edilerek davalıya teslim edildiği belirtilen çeklerden dolayı davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespiti istemli davanın açıldığı, dava dosyasında — bankası — çek numaralı–TL bedelli,– çek numaralı –TL bedelli ve —çek numaralı —TL bedelli çekleri dava konusu edildiği, davanın — tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizde görülen iş bu dava dosyasında taraflar arasında—- tarihli tedarikçi sözleşmesi başlıklı sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşme gereğince davaıcı tarafça tüm edimlerin eksiksiz bir şekilde yerine getirildiğinin ancak davalının yapmayı taahhüt ettiği siparşiler ile ilgili belirtilen noktalara teslim etmediği ve sözleşmeden kararlaştırılan edimleri yerine getirmediğinin iddia edildiği, Mahkememizde yargılaması yapılan iş bu dava dosyasıyla yukarıda belirtilen İstanbul Anadolu 5. Asliye ticaret mahkemesinin —- Esas sayılı dava dosyası arasında HMK 166 md uyarınca hukuki ve fiili irtibat kurulduğu, davaların aynı sebepten karşılandığı, usul ekonomisi ve biri hakkında verilen hükmün diğerini etkileyecek olması nedeniyle bağlantı olduğu, Mahkememizde görülmekte olan davanın daha sonra açıldığı anlaşılmakla davacı tarafın birleştirme talebinin yerinde olduğu anlaşılmış ve Mahkememizin iş bu dava dosyasının İstanbul Anadolu 5. ATM sinin —– sayılı dosyasıyla birleştirilmesine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalar arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle mahkememizin iş bu dava dosyasının İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– E. Sayılı dava dosyası ile HMK. m. 166 gereğince BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Mahkemeye birleştirme kararının derhal bildirilmesine,
4-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
5-Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosyada nazara alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın asıl birleşen dosyayla birlikte İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere bu aşamada davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 05/12/2019