Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1408 E. 2019/546 K. 20.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1408 Esas
KARAR NO : 2019/546
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 28/12/2017
KARAR TARİHİ: 20/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile ———- plakalı aracın ruhsat sahibi olan ———– arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temliğe konu —————-plakalı araç 09.09.2016 tarihinde meydana gelen kazada ———– plakalı aracın şoförünün % 50 kusurlu olmasından kazada hasar gördüğünü, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağından da görüleceği üzere sürücü beyanları incelendiğinde davalı sürücü yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya kusuruyla sebebiyet verenin kendisi olduğunu ikrar ettiğini, temliğe konu araçta maddi hasar meydana geldiğini, aracın 2 gün onarımda kaldığını, ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybı oluştuğunu, nitekim Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-6 Teminat Dışı kalan Haller maddesinde kazanç kaybı teminat kapsamı dışında bırakıldığını, bu nedenlerle temliğe konu aracın uğradığı günlük 1000 TL’den olmak üzere 2 günlük kazanç kaybının davalıdan talep etme zorunluluğu hasıl olduğunu, temliğe konu araç ile aynı nitelikteki benzer araçların ortalama geliri ilgili Sendikalardan veya bilirkişi vasıtasıyla sorularak tespit edilebileceğini, temliğe konu aracın icra takibi ile talep ettiği 2 günlük kazanç kaybı bedeli likit alacak olup, borçlu itirazlarında haksız olduğundan İİK m.67/2 hükmü mucibince icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiğini, ———— üzerinden yapılacak araştırma neticesinde davalı üzerine kayıtlı araç rastlanması halinde trafik tescil kaydına teminatsız olarak ihtiyati tedbir şerhi işlenmesini talep ettiklerini, davanın kabulü ile davalıların İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün ——– E. sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazlarının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalıların itirazları haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın % 20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ———- cevap dilekçesinde özetle: Davanın ilgili kasko şirketine müracaat edilmeyerek doğrudan araç maliki ve araç kullanıcısına yönelik icra takibi yapılmasıda kötü niyet bulunduğunu, bu sebeple kasko şirketinin de davaya dahil edilmesini, davacının 1 günlük kazanç kaybının 1.000,00 TL olması gerçeğe aykırı olduğunu, söz konusu işlemiş faiz yönünden temerrüde düşürülmediğinden de davanın reddinin gerektiğini, sonuç olarak haksız ve gerçek dışı taleple açılan davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Davanın ilgili kasko şirketine müracaat edilmeyerek doğrudan araç maliki ve araç kullanıcısına yönelik icra takibi yapılmasıda kötü niyet bulunduğunu, bu sebeple kasko şirketinin de davaya dahil edilmesini, davacının 1 günlük kazanç kaybının 1.000,00 TL olması gerçeğe aykırı olduğunu, söz konusu işlemiş faiz yönünden temerrüde düşürülmediğinden de davanın reddinin gerektiğini, sonuç olarak haksız ve gerçek dışı taleple açılan davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava;hukuki niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklı olarak başlatılan İstanbul Anadolu 21. İcra Dairesi’nin ————- E. Sayılı takip dosyasına davalılarca yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davasıdır.
6100 sayılı HMK madde 307 ve devamında düzenlenen feragat, davacının netice-i talebinden kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Hiç kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi (HMK.24) davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz.
Feragat, davayı sona erdiren, yapıldığı anda sonuç doğuran, kesin bir usul işlemi olup, HMK 311. maddesi uyarınca, karşı tarafın muvafakatine gerek olmaksızın kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan, somut olayda davacı yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden ayrıca vekaletnamede feragat hususunda özel yetki bulunduğundan, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, davalılardan ——— vekilinin ———-tarihli dilekçesi ile lehine vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ettiği görüldüğünden, diğer davalının da kendisini avukatla temsil etmediği anlaşıldığından davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeni ile reddine,
2-Alınması gerekli 14,80-TL harçtan peşin olarak yatırılan 31.40 TL’nin mahsubu ile bakiye 16,60-TL’nin talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
5-Tarafların Avukatlık ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.05/07/2019