Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1393 E. 2019/564 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1393 Esas
KARAR NO : 2019/564 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/12/2017
KARAR TARİHİ: 21/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari ilişki neticesinde müvekkili şirketin davalıya servis işçilik hizmeti sağladığını, bu hizmetin karşılığı olarak faturalar tanzim edildiğinin, söz konusu fatura ve sevk irsaliyelerinin davalı tarafa teslim edildiğini, davalı borçlunun fatura içeriklerine süresine itirazda bulunmadığını, ancak içeriğine itiraz edilmeyen faturaların ödenmediğini, bunun üzerine davalı/borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğünün ————- Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz etmek sureti üzerine icra takibinin durdurduğunu, davacı tarafça sunulan hizmet bedelinin ödenmediğini, davalının takibe yönelik itirazının kötüniyetli olduğunu, icra takibine ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına, alacak tutarının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, taraflar arasında forklift kiralama hizmeti ilişkisi olduğunu, davacı şirketin forklift kiralama, bakım ve onarım hizmeti kapsamında yapmış olduğu forklift bakım onarım ve servis hizmet bedelinin piyasanın çok üzerinde olduğunu, davacının daha iyi bir fiyat teklifinin alınmayacağını beyan ederek müvekkilini sözleşmeye zorladığını, taraflar arasındaki ilişkinin sonlandırılmasının akabinde davalı şirketin bir başka firmadan bu hizmeti aldığı, dava dışı firma ile davacının 1 aylık forklift kiralama bakım onarım hizmet bedeli karşılaştırıldığında davacı fiyatının 2 kat fazla olduğu, aşırı yararlanma (gabin) hükümlerinin uygulanması gerektiğini, haksız ve hukiki mesnetten yoksun olması nedeni ile davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğünün———- Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı, taraflar arasında ticari ilişki ve görülen işin bedeline göre davacının davalıdan aşırı yararlanma durumunun bulunup bulunmadığının tespitine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğünün ————-Esas sayılı dosyasının dosyamız içerisine alınmıştır.
Davalının defterlerinin incelenmesi için Bursa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ve Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin ———- Talimat dosyası üzerinden bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmıştır.
01.04.2019 tarihli Bilirkişi Raporunda; davalı taraf, ———— dava konusu olan faturaların işlenmesi gereken 2016-2017 yıllarına ait yasal defterleri olan yevmiye ve defter-i kebir defterlerinin 6102 sayılı TK ‘nın 64/3 maddesine göre açılış ve kapanış tasdikleri süresinde yapıldığını, icra takibine konu olan faturaların davalı şirketin defterlerinde kayıtlı olduğu ve defterlerin incelenmesi sonucunda takip miktarı ile uyumlu olarak takip tarihi itibariyle davalının davacıya 32.703,60-TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davalı taraf ———— icra takibine konu olan faturalara TTK’nın 21-2 maddesinde öngörülen 8 günlük sürede itiraz edilip iade edilmediği için muaccel hale geldiğini, davalının Borçlar kanunun 28. “aşırı yararlanma ” maddesine göre (gabin) iddiasının değerlendirilmesinin mahkemesine ait olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ;
Davalı tarafça, taraflar arasında forklift kiralama hizmeti ilişkisi olduğu, davacı şirketin fatura konusu forklift kiralama bakım, onarım işini gördüğünü ikrar etmektedir. Takip konusu fatura davalı defterlerine işlenmiş olup davalı tarafça TTK 21/2 madde anlamında fatura içeriğine bir itirazda da bulunulmamış olup davalı tarafça; davacı şirketin forklift kiralama, bakım ve onarım hizmeti kapsamında yapmış olduğu forklift bakım onarım ve servis hizmet bedelinin piyasanın çok üzerinde olduğunu, davacının daha iyi bir fiyat teklifinin alınmayacağını yönünde telkinde bulunarak müvekkilini sözleşmeye zorladığını, davacının 1 aylık forklift kiralama bakım onarım hizmet bedelinin piyasanın (2) katı tutarında olduğu ve davacının davalıdan aşırı yararlandığı ileri sürülmüştür.
TTK’nun 21/2 maddesi gereğince bir fatura alan kişinin, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunması gerekir aksi halde bu içeriği kabul etmiş sayılır. Davalı taraf tacir olup söz konusu fatura içeriğine süresinde itirazda bulunmadığından, bu süre geçtikten artık sonra aşırı yararlanma iddiasında bulunamaz.
TBK 28 maddesinde düzenlenen aşırı yararlanma durumundan söz edilebilmesi için, objektif unsur olan edimler arası açık oransızlık yanında; bir tarafın darda kalma, tecrübesizlik, düşüncesizlik (hafiflik) hallerinin bulunması, diğer yanın ise yararlanmak, sömürmek kastını taşıması biçiminde iki unsurun birlikte gerçekleşmesi ve kanun hükmünde öngörülen hakkın kanunda belirtilen sürede kullanılması, ileri sürülmesi gerekir.
Davalı taraf tacir olup davalının basiretli davranma yükümlülüğü bulunmaktadır. Davalının basiretli davranma yükümlülüğe aykırı nitelikte olarak piyasa araştırması yapmaksızın sadece davacı beyanına itibar edilerek sözleşme imzalandığının iddia edilmesi gerçekçi bulunmamıştır. Davalı tarafça düşüncesizliğinden ve deneyimsizliğinden yararlanıldığını iddia etmesi iyiniyet kuralları ile bağdaşmamaktadır. Aşırı yararlanmanın kanun aradığı subjektif unsuru gerçekleşmemiş olduğundan ve objektif unsur yönünden de davalı iddiası soyut kaldığından Mahkemece davalının bu iddiasına itibar edilmemiştir.
Bu sebeple somut olayda TBK’nun 28/1 maddesinde yazılı aşırı yararlanma (gabin) koşullarının varlığından da söz edilemez.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemeye göre, söz konusu faturanın davalı tarafından teslim alındığı ve ticari defterlerine işlendiğine ve davalının faturaya ilişkin TTK 21/2 anlamında süresinde bir itirazda bulunulmaması dolayısıyla fatura içeriği davalı tarafça kabul edilmiştir. Takibe konu fatura dolayısıyla davalı tarafından davacı tarafa ödeme yapılmadığına ve davalı tarafça bu yönde bir iddiada bulunulmadığına göre, davacının davasının kabulü ile takip konusu alacağın davacı davacı talebi ile bağlı kalınarak takip tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline, ayrıca takip öncesi bakımından alacak belirli (likit) olduğundan davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile, İstanbul Anadolu 11.İcra müdürlüğünün ——–esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile, takibin :32.703,60-TL asıl alacak ve asıl alacağı takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile takibin devamına,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gerekli 2.233,98- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 394,97- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.839,01- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40- TL. başvurma harcı, 394,97- TL peşin harcın toplamı olan 426,37- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.397,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.924,43- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/05/2019