Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1373 E. 2020/889 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1373 Esas
KARAR NO : 2020/889

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 21/12/2017
KARAR TARİHİ : 10/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu ——- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile davalılar aleyhine yürütülen 6.588,78 TL tutarındaki alacağa ilişkin icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine itiraz ettiklerini, 02/04/2014 tarihinde müvekkilinin kasko sigorta poliçesi ile sigorta yaptığı — plaka sayılı araca davalıların maliki olduğu —- plakalı aracın kusurlu olarak çarpması sonucu maddi zarara uğradığını, davalıların işleten ve malik olarak sorumlu olduğu aracın %100 kusurlu olduğu, müvekkilin sigortalısına hasarı ödediğini belirterek öncelikle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalıların mal kaçırma ihtimali bulunduğunu belirterek davalılardan birisi adına kayıtlı olması halinde —- plaka sayılı aracın trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Aleyhine başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, bu nedenle aleyhinde itirazın kaldırılmasını ve 6.588,78 TL’nin ödenmesine yönelik dava açıldığını, bahsi konu diğer borçlu ve muhatap gözüken bir şirkette bir süre çalıştığını ve işten şuan ayrılmış durumda olduğunu, aracın adı geçen şirket adına olduğunu, böyle bir borcu ödeme gücünün zaten olmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın süresinde açılmadığını, hakdüşürücü süre nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin araç kiralama ile iştigal ettiğini, kaza tarihi olan ——– kiralandıağını ve aracın bu şirkete 23/06/2011 tarihinde teslim edildiğini, kazaya karışan ——-işleten kiracı sıfatı ile 3 yıl süreyle kaza tarihinden önce teslim edildiğini ve aracın şirketin kullanımına bırakıldığını, bu nedenle davanın husumet yönünden müvekkili şirket lehine reddinin gerektiğini, tüm bu hususlar ile birlikte davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasını kabul etmediklerini, zira kaza akabinde kolluk tarafından tutulan kaza tespit raporunda yapılan inceleme neticesinde davalı sürücüye asli kusur izafe edildiğini, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı şirkete kasko sigortalı ———plakalı araç ile davalıların sürücüsü ve ruhsat sahibi olduğu ——– plakalı aracın karışmış olduğu kaza nedeniyle davacının sigortalısına yapmış olduğu hasar ödemesi neticesinde kusurları oranında karşı aracın sürücüsü ve malikine yönelik rücuen tahsil amaçlı başlatılan icra takibine davalılarca yapılan itirazın iptali ve icra inkar isteminden ibarettir.
Davacı vekili — tarihli dilekçesi ile, İstanbul —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —-. Sayılı dosyası ile mahkememiz dava dosyası arasında bağlantı bulunduğundan bahisle birleştirme talep etmiştir. Mahkememizce ilgili dosya UYAP üzerinden celp edilerek incelenmiştir.
6100 Sayılı HMK.’nın 166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Mahkememizce incelenen —- Esas sayılı dosyasında davanın açılma tarihinin ve saatinin— olduğu, Mahkememizde açılan davanın ise aynı gün 14:45 olduğu, eldeki davanın daha sonra açıldığı, yine birleşme kararı verilen dosya incelendiğinde davanın konusu, sebepleri aynı olup, aynı trafik kazasından dolayı araç işleteni sıfatıyla müteselsil sorumlu olma sebebine dayalı dava dışı —– açıldığı, Mahkememizce alınacak raporlar ile İstanbul —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —-. Sayılı dava dosyasında alınacak raporların birbiri ile çelişmemesi, usul ekonomisi gereği birlikte görülerek karara bağlanmasının gerektiği dikkate alınarak talep olduğundan birleştirme kararı verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalar arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle mahkememizin iş bu dava dosyasının İstanbul —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — Esas sayılı dosyası ile HMK. m. 166 gereğince BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın İstanbul — Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
4-Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosyada nazara alınmasına,
5-Birleştirme kararının derhal İstanbul —-Asliye Ticaret Mahkemesine bildirilmesine,
6-Kararın birer örneğinin taraflara tebliğine, masrafın avanstan karşılanmasına,
Dair,Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı—– yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.