Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1214 E. 2022/508 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1214 Esas
KARAR NO : 2022/508

DAVA : Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 09/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsünün —— olduğu—- plakalı otobüsün —— kaza sebebiyle devrilmesi sonucu davacı —- yaralandığı, kaza sonrasında yaklaşık olarak 1 yıl boyunca tedavi gördüğü ve tedavi sonrasında sağ tarafında hissizlik meydana geldiği, davacının ev hanımı olduğu evinde yapması gereken işlerini başkasının yardımı olmadan yapamadığını, çocuklarının ihtiyaçlarını gideremediğini, davacı sakat kalması ve çalışamamasından dolayı psikolojik olarak da çöküntüye uğradığını, maddi durumunun iyi olmadığını, sigorta şirketlerine maddi tazminatın ödenmesi hususunda dilekçe sunulduğu ancak sigorta şirketleri herhangi bir ödeme yapmayarak temerrüde düşürüldüğünü, 10.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminat talep ettiklerini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karışan aracın yolcu otobüsü olmayıp ticari amaçlı kullanılan bir araç olduğunu, poliçe genel şartlar yönetmeliğine göre zorunlu karayolu taşımacılık —- yapılması gereken araçlar arasında yer aldığını, Karayolu Taşıma Kanunu’nun 19 md son fıkrasında yolucuların zararlarının öncelikle taşımacılık sigortasından karşılanacağı, bu sorumluluk sigortası ile karşılanamayan zararlar için 2918 sayılı karayolları trafik kanunu’na göre yapılması —–başvurulacağı hükmünün alındığını, anılan maddede yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörülmediğini, sıralı bir sorumluluk düzenlendiğini, buna göre kaza sonucu meydana gelecek zararlar— karışlanması gerektiğini, sigorta limiti üstünde olup da karşılanmayan zararlar var ise —–ödenmesi gerektiğini, bu sebeple meydana gelen zarar bakımından öncelikle —- kapsamında başvuru yapılmasının gerektiğini, huzurdaki davada davacı yanca tazminat istemi — edildiğini, husumet de —olan ——— yönlendirildiğini, oysa ki kazaya karışan aracın taşımacılık sigortası yaptırması zorunlu ise, davacının zararından sorumlu trafik sigortacısı değil—- olduğundan huzurdaki davanın reddinin gerektiğini, kazaya sebep olan olayda kusur durumu belirsiz olduğu, öncelikle kusur durumunun net olarak tespit edilmesi gerektiğini, davacının kalıcı sakatlığının bulunup bulunmadığının tespitinin gerektiğini, davacının her hangi bir —–kurumuna bağlı olup olmadığının tespiti gerektiği, açıklanan nedenlerden dolayı davanın reddine yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı———-. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazayı yapan araç —- —- esnasında meydana geldiği, dava dilekçesinde de açıkça belirttiği, asıl— —— maddi ve manevi tazminat yönünden sorumluluğunun bulunduğunu, dava dilekçesinde sorumluluk yönünden davalı müvekkili şirketten bahsedilmediği, müvekkili şirket yönünden davanın husumetsizlikten reddinin gerektiği, dava kazayı yapan ——ve asıl işveren —– edilmesinin gerektiğini, açıklanan bu sebeplerden dolayı davanın reddine yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; davaya konu sigorta poliçesinin niteliği uyarınca sadece, poliçede belirtilen teminat limiti ile sınırlı olarak—- şartlarında belirtilen oranlara göre tazminat hesaplanması gerektiği, söz konusu kazada davacının sürekli sakatlığını ispatlaması gerektiğini, sigortalının kaza tarihinden itibaren iki yıl içinde sakatlığına yol açtığı takdirde tıbbi tedavinin sona ermesi ve sakatlığın kesin olarak tespiti sonucunda sakatlık tazminatı belirtilen oranlar dahilinde kendisine ödenebileceği, müvekkili şirketi usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmediği, ve hali hazırda muaccel olmuş bir sorumluluğu bulunmaması sebebi ile davacının faize ilişkin taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, açıklanan sebeplerden dolayı davacının tıbbi tedavisinin tamamlandıktan sonra kalıcı bir sakatlığının tespitini ve söz konusu tespitin yapılamaması halinde davanın reddine, davaya konu tazminatın hesaplamasında —– genel şartlarında belirtilen oranlar ve hesaplama yönteminin dikkate alınmasına, davanın ispatı halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasını ve davacının maluliyet nedeni ile oluşan maddi tazminat talepleri dışındaki tüm taleplerinin müvekkili şirket yönünden reddini, davacının faiz taleplerinin reddini ancak aksine karar verilmesi halinde işletilen faizin yasal faiz olarak belirlenmesini ve bilirkişi raporunun müvekkili şirkete tebliğ tarihinden 8 iş günü sonrasından itibaren başlatılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —–cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı iddia edilen aracın müvekkili — tarafından sigortalandığını, poliçe teminatı ancak araçta yolcu olarak taşınan biletli yolcuları kapsadığını, yolcu bileti olmayan kişilerin taleplerinin teminat dışı olduğunu, davacı yanın dosyaya sunduğu deliller arasında yolcu biletinin bulunmadığını, bu nedenle davanın reddini talep ettiklerini, diğer yandan —– ancak——–ilişkin olarak teminat sağladığını, yargılamada araçların kusur durumlarının tespit edilmesinin gerektiğini, kazanın oluş şekli değerlendirildiğinde sigortalı araca atfı kabil bir kusur bulunmadığını, sigortalı araca atfedilen kusuru kabul etmemekle birlikte her halükarda davacının müterafik kusurunun dikkate alınmasını talep ettiklerini, açıklanan nedenlerden dolayı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili dava konusu aracın maliki olduğunu, söz konusu aracın ———- süreli olarak kiraya verildiğini, davalı müvekkili ile kiracı —-uzun süreli kira sözleşmesi gereği, 10/05/2016 tarihi itibarı ile işleten sıfatı dava dışı — geçtiğini, iş bu nedenle huzurdaki davanın davalı müvekkili yönünden husumet yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, —- tarihinde 2016 yılı —- alımına ait sözleşme imzalandığını, işbu sözleşme gereği ——bünyesinde yapılacak her türlü taşımacılık faaliyeti ——- tarihinde meydana geldiğini, işbu nedenle davacının uğradığı zararlardan davalı ——–birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı öncelikle davalı müvekkili yönünden husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine, kültür turu düzenleyen — ihbarına, yargılama gideri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; trafik kazası nedeniyle oluşan maluliyete dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık—- devrilmesi sonucu davacı —- nedeniyle maluliyetinin olup olmadığı, maluliyeti varsa süresi ve oranı, kazanın oluşumunda sürücünün kusur oranının tespiti, tazminat hesabı ve faiz hesabı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davaya konu trafik kazası — gelmiştir. Kaza tespit tutanağı,– plakalı aracın kaza tarihindeki trafik kayıtları, poliçeler, hasar dosyaları,– dosya sureti, —- tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığına dair yazı cevabı, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanağı, davacı ——- dosya içerisine alınmıştır.
—–tarihli raporda; —- Yönetmeliği uyarınca davacının kalıcı maluliyetinin olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği şeklinde maluliyetinin olduğuna ilişkin rapor sunulmuştur.
Dosya ——-kuruluna gönderilerek kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü … Yönetmeliği uyarınca maluliyetin belirlenmesi, ayrıca davacının geçici iş göremezlik döneminde bakıcıya muhtaç olup olmayacağı hususnda rapor düzenlenilmesi istenilmiş, —- raporunda özetle; davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği ve bakıcıya muhtaç durumda olmadığı şeklinde rapor sunulmuştur.
Tarafların kusur durumu ve davacının maddi zararın hesaplanması için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, —-tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Sürücü —– %75 ve asli kusurlu olduğu, dava konusu aracı işleten sıfatı ile olması sebebi ile davalı ——– yapılan değerlendirmede %25 ve tali kusurlu olduğu, davacı kazazede —— göremezlik maddi zararının 4.179,02 TL olduğu, şeklinde rapor edilmiştir.
Dosya daha önce rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilerek ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; araç sürücüsü —- %100 kusurlu olduğu, kaza konusu aracı işleten sıfatı ile davalı —— müteselsilen sorumlu olup olmadığının hukuki değerlendirmesinin mahkemenin kararı olabileceğini, davacı ——— Geçici iş göremezlik zararının —- sürekli maluliyet tazminatı zararının —- olduğu, bu bağlamda toplam —-, davalı —- şirketi ——- kapsamında bulunan aracın sürücüsü ve işleteninin sorumluluğunu üstlenmiş olduğundan sürücü ve işletenin kusuru oranına isabet eden maddi zarar tutarında teminat limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduğu şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı —- plakalı aracın—— tarihinde kaza yaptığı, kaza nedeniyle davacının yaralandığı, yaralanması nedeniyle kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü … Yönetmeliğine göre düzenlenen ve hükme esas alınan —— raporuna göre davacının %2 kalıcı maluliyetinin oluştuğu, iyileşme süresinin 3 ay olduğu, bakıcıya muhtaç olmadığının belirlendiği, kazanın oluşumunda davacının kusurunun olmadığı, denetime elverişli ve olayın oluş şekline uygun şekilde düzenlenen bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere, kazanın oluşumda sürücünün %100 kusurlu olduğunun anlaşıldığı, davacının ev hanımı olması nedeniyle yasal asgari ücretin hesaplamada dikkate alındığı, hesaplama yapılırken ——– esas alındığı, davalı—- tarihinde diğer davalı —–kiraya verdiği için daval——– sıfatı olmadığı anlaşıldığından bu nedenle bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Maddi tazminat yönünden—– müteselsilen sorumluluğu düzenlenmediğinden, ——-sorumluluğuna gidilmesi gerektiği, poliçe limitini aşan bir zarar olması halinde —- Sigortasının sorumluluğuna gidilebileceği hususları dikkate alındığında—— davanın reddine karar verilmiştir.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile Zorunlu Karayolu Taşımacılık———–hükümlerine göre, taşımacının sorumluluktan kurtulabildiği durumlarda, onun yolculara karşı sorumluluğunu üstlenmiş olan sigortacı da sorumluluktan kurtulmuş olacaktır. O halde davalı —- sıfatına sahip olmadığından dolayı sorumluluktan kurtulduğuna göre ile—- sorumluluğundan söz edilemeyecektir. Bu nedenle bu davalı yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünda tutularak, 6098 sayılı B.K’nun 56.maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedileceği öngörülmüştür. Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacının kaza nedeniyle yaralandığı, dava konusu kazada araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun belirlendiği, somut olayın özelliği, kusur durumu, davacının yaşı, davacının kalıcı maluliyetinin oranı, —– durumu dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin araç işleten davalı—— kısmen kabulüne karar verilmiş, manevi tazminat yönünden tüm sigorta poliçelerinde manevi tazminat kapsam dışında olduğundan davalı sigorta şirketleri yönünden ve işleten sıfatı bulunmayan davalı —– yönünden manevi tazminat talebi reddedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebinin davalılar —– yönünden KABULÜ ile; 36.278,05 TL’nin davalı — 12.05.2016 tarihinden itibaren diğer davalı—- yönünden temerrüt tarihi olan 12.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar—– müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının maddi tazminat talebinin davalı —–. yönünden REDDİNE,
3-Davacının manevi tazminat talebinin davalı — yönünden KISMEN KABULÜ ile; 15.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 12.05.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı—–davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacının manevi tazminat talebinin davalılar——. yönünden REDDİNE,
5-Maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 2.478,15 TL harçtan davacının yatırmış olduğu 136,62 TL peşin harcın 619,54 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 756,16 TL’nin mahsubu ile kalan1.721,99 TL harcın davalılar ——müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından yatırılan 136,62 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı, 619,54 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam— davalılar ——- müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti,——yargılama giderinin davalılar ——– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Maddi tazminat davası yönünden davalı —–tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ——– verilmesine,
9-Maddi tazminat davası yönünden ihbar olunan—— yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden —— göre davacı vekili için takdir olunan 5.441,71 TL vekalet ücretinin davalılar —— müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
11-Maddi tazminat davası yönünden davalılar ——ettirdiğinden ——göre davalılar vekilleri için takdir olunan 5.441,71 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ——–verilmesine,
12-Manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 1.024,65 TL harcın davalı —– alınarak hazineye irat kaydına,
13-Manevi tazminat davası yönünden yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
14-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden —– göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı —- davacıya verilmesine,
15-Manevi tazminat davası yönünden davalılar ——-kendilerini vekille temsil ettirdiğinden—-davalılar vekilleri için takdir olunan —– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ——– verilmesine,
16-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı ——- vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı