Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/119 E. 2020/1005 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/119 Esas
KARAR NO : 2020/1005 Karar
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ————- dosyasında, dava dışı ——– tazminat talebinde bulunduğu ve müvekkil idare ile iş bu dosyada davalı bulunan————– davalı olduğu ve davanın kısmen kabulüne karar verildiği, dava dışı ——— davalı şirket arasında işveren – işçi ilişkisinin bulunduğu, dava dışı———- müvekkil idare arasında herhangi bir akdedilen sözleşmenin bulunmadığını, davalı şirket ile idarenin aralarında yüklenici firma ve ihale makamı ilişkisinin bulunduğunu, bu nedenle davalı firma tarafından çalıştırılan işçilerin her türlü ücret ve tazminatlarından firmanın sorumlu olduğu müvekkili idarenin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadğını, idarenin sözleşmeden kaynaklı bütün ödemelerini yüklenici firmaya ödediğini, bu neden ile ———- sayılı dosyasında verilen karar uyarınca müvekkil idarenin mükerrer ödeme yapmak durumunda kaldığını, bu nedenle idareden ödeme tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ————— davalı şirketten rücuen tahsili ile taraflarına verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya tebligat yapıldığı yasal süre içinde cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, mahkeme kararı uyarınca taşeron işçisine yapılan ödemenin rücuen tahsiline yöneliktir.
Dosyanın,———— görevsizlik kararı neticesi talep üzerine Mahkememize gönderilmiş ve Mahkememiz yukarıdaki esasına kaydının yapılarak, Mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; işçilik alacaklarına ilişkin ödemeyi gerçekleştiren kamu işverenleri ile hizmet satın alınan firmalar arasındaki iç ilişkinin tespiti bakımından taraflar arasındaki sözleşme ve şartnamelerde, işçilerin İş hukuk kaynaklı alacaklarından ihaleyi alan firmaya rücu edebileceğine ilişkin bir hüküm var ise ödemenin rücu edilebileceği, böyle bir hüküm mevcut değil ise —– sorumlu tutulabileceği, dosyasında ihale şartnamesi ve sözleşmesi incelendiğinde hizmet alımları tip sözleşmesinin 23.maddesinde yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumluluklarının ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel şartnamenin altıncı bölümde belirlenmiş olduğu ve yüklenicinin bunları aynen uygulamakla yükümlü olduğunun belirtildiği, davalıya % 100 rücu edilebileceğine kanaat getirilmesi durumunda, davacı idare tarafından dava dışı çalışan —- işçilik alacaklarına ilişkin açtığı davaya istinaden ——— dosyasına ödenen —– tutarın davalı taraftan sorumluluğu oranında rücu edilebileceğine, rücu tutarlarının ———-olmak üzere toplam ————ilamı incelendiğinde, ——–adreste kurulu olduğu, ortak ve yetkililerinin aynı kişiler olduğu, bu şirketler arasında belirli bir iktisadi ve ticari bağlılık bulunulduğu tespit edilmiş olup, bu durumda toplam tutar olan ——— davalı ————–sorumluğu oranında talep edilebileceği, şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı ,toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Uyuşmazlık konusu davalı şirket çalışanına mahkeme kararı uyarınca ödenen tutarın davalıya rücu şartlarının bulunup bulunmadığına ilişkindir. Dava dışı ———– ait hizmet cetvelinde davalı şirkette ve dava dışı ———belirli bulunmaktadır bilirkişi tarafından da bu hususta davalının sorumluluğunda olduğu tutar —–olarak tespit edilmiştir. Davacının talep konusu ettiği bakiye tutar dava dışı işçinin yine dava dışı ——çalıştığı döneme ilişkin bulunmaktadır. Her ne kadar ————— kararı ile bu iki şirketin ortaklarının ve adresinin aynı olduğu, aralarında iktisadi ve ticari bağlılık bulunduğu gerekçesi ile davalı hakkında hüküm kurulmuş ise de işçi lehine olan hükümlerin ve———-uygulamalarının davacı lehine yorumlanması ve uygulanması uygun bulunmamıştır. Söz konusu iki şirket farklı tüzel kişiliğe sahip olup aralarında bir birleşme, devir ya da davalıyı dava dışı şirketin borçlarından sorumlu tutacak başka bir hukuki ilişki bulunmadığından dava dışı şirketin sorumluluğuna düşen miktar yönünden davacının davasının reddine karar verilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Dosyaya içeriğine alınan ——— yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumluluklarının ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel şartnamenin altıncı bölümde belirlenmiş olduğu ve yüklenicinin bunları aynen uygulamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Taraflar arasındaki ————- ilgili hususların müteahhite ait alacağı düzenlenmiştir.
Davacı ile davalı arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi uyarınca hizmet veren davalı —— işçileri ile sözleşilen hizmeti eda edecektir. Sözleşme uyarınca işçilerin ücretlerinden hizmet veren davalı sorumludur. Bu husus sözleşmede açıkça belirtilmiş olmasa dahi bu husus işçilerin davalı tarafından çalıştırılıyor olmasının doğal sonucudur. ————
Belirtilen sebeplerle davalının bünyesinde çalıştırmış olduğu işçinin süresinde ödenmeyen ve dava konusu edilerek mahkeme kararı uyarıca davacı tarafça ödenen alacaklarından işçiyi çalıştırdığı dönemle sınırlı olarak sorumlu bulunduğu değerlendirilmiş, dava ve icra masrafları ve faiziyle birlikte davalı payına düşen —- ödeme tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili gerektiği kanaatine varılarak davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur .
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; ——— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- Alınması gerekli 552,29-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafından sarfedilen toplam 899,90-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 617,94-TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.400,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne , davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 03/12/2020