Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1165 E. 2020/932 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1165 Esas
KARAR NO : 2020/932
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2017
KARAR TARİHİ: 17/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalıdan olan ve faturalardan kaynaklanan alacağından dolayı, ———- dosyası ile icra takibi başlattığını, ancak davalının, haksız ve kötü niyetli olarak takibe ve borca itiraz ettiğini ve bu itiraz nedeniyle söz konusu takibin durduğunu, davalı ile müvekkili arasında —— tutarında cari hesap ilişkisi oluştuğunu, borcun ödenmemesi üzerine icra takibi yapma zorunluluğu doğduğunu, işbu icra takibine de borçlu tarafından itiraz edildiğinden takibin durduğunu yukarıda belirtilen nedenlerle, müvekkili alacağı için yapılan takipte ödeme emrine, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferileri ile yetkiye, davalı borçlu tarafından itiraz edildiğinden ve borcun da halihazırda ödenmediğinden, işbu itirazın iptali davasını açma zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, davanın kabulü ile, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın ve icra takibinin yetkisiz icra dairesi ve mahkemede açıldığını, davacının alacaklı olduğunu iddia etiği şirketle herhangi bir ticari sözleşmelerinin bulunmadığını, borcun esasına ilişkin itirazlarda sadece genel yetki uyarınca borçlunun ikametgahı icra dairelerinde takip yapılabileceğini belirtmiş, açıkça görüleceği üzere yetki icra müdürlüğünün müvekkilinin yerleşim yerindeki ——olduğunu, davacı şirketle cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek, davanın reddine, davacının hukuki bir dayanağı olmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine ———-dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, fatura ve cari hesap alacağına dayalı olarak toplam ——- ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; ticari ilişki nedeniyle oluşan cari hesaptan kaynaklı alacağın ödenmemesine dayalı olarak alacağın olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık bir miktar para alacağından kaynaklanmakta olup; Türk Borçlar Kanunu’nun 89/1 maddesi uyarınca para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Bu nedenle davalının yetki itirazı dikkate alınmamıştır.
Davalı tarafın defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması için —— talimat yazılmış, talimat sonucunda alınan bilirkişi raporunda özetele; davalının —– yılına ait ticari defterlerin yasal süresi içerisinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, ancak yevmiye defterlerinin kapanış tasdikinin olmadığı, yevmiye madde numaralarının —- sonra sıfırlandığı, davacı şirkete —- borçlu olarak gözüktüğü rapor edilmiştir.
Davacı taraf defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılması için inceleme günü tayin edilmiştir. Mahkememizce oluşturulan ara karar doğrultusunda görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından davalı taraf defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu tanzim edilen —- tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi raporunda özetle, davacı tarafın defterlerinde—– alacaklı göründüğü rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu tanzim edilen bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere, her iki tarafın defterlerinde alacağın kayıtlı olduğu belirlenmiştir. Davalı taraf dosyadaki mevcut beyanlarından taraflar arasında ticari ilişkinin varlığını ve dava konusu alacağı inkar etmemiş, ancak davacının alacağının tahsilat makbuzları ile ödendiğini savunmuştur. Davalı tarafından her ne kadar dosyaya bir kısım tahsilat makbuzları sunulmuş ise de, bu tahsilat makbuzları konusunda davacı şirket yetkililerinin isticvabına karar verilmiş olup, isticvap edilen şirket yetkilileri bu tahsilat makbuzlarının kendi şirketlerine ait olmadığını, kendilerinin bu tahsilat makbuzlarını imzalamadıklarını beyan etmişlerdir. Davalı taraf bu tahsilat makbuzlarının aslını da dosyaya sunmamıştır. Davalı her ne kadar davacıya yapılması gereken ödemeler konusunda kendi çalışanı olan———- hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirtmiş isler de, bu kişinin davalı şirkette usulsüz işlemler yapmış olması ihtimalinde dahi bu usulsüz işlemlerin davacı şirketi hukuken bağlamayacağı anlaşıldığından davalı tarafın bu savunmasına itibar edilmemiştir. Davacı ticari defterler ile dava konusu ticari ilişkinin varlığını, dava konusu alacağının varlığını ispatlamış, olduğundan davanın kabulüne takibin devamına karar verilmiş, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu anlaşıldığından ve alacak likit olduğundan, davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
——– sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Kabul edilen ——üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 6.678,52TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.180,79TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.320,56 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40TL başvurma harcı, 1.180,79TL peşin harcın toplamı olan 1.211,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.691,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 13.237,94 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davacı şirket yetkilisi yüzlerine karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——Adliye Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 17/11/2020