Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1118 E. 2019/741 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1118 Esas
KARAR NO : 2019/741

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2017
KARAR TARİHİ : 02/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile müşterisi … arasında gerçekleşen ticari ilişki gereği faturadan kaynaklanan cari hesap bulunduğunu, davalı borçlunun cari hesabında bulunan 26.463,28-TL borcu için müvekkiline ödeme yapmadığını, müvekkili firmaya ödeme yapmayan borçlu firma aleyhine İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nde 2017/15557 E sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini açıklanan nedenlerle davalının icra takibine ilişkin itirazın iptaline, icra takibinin devamına, alacak likit olduğundan %20 den az olmamak üzere borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’ nün 2017/15557 Esas sayılı icra takibindeki ödeme emrinde borcun sebebinin net bir biçimde anlaşılamadığını, müvekkili ile davacı tarafın tacir olup aralarında TTK. Md. 89 gereği herhangi bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığını, bahse konu faturaların hiç görülmediğini ve teslim alınmadığını, müvekkilinin alacak bakımından temerrüde düşürülmediğini, ancak buna rağmen alacaklı tarafından asıl alacağa, başlangıç tarihi icra takibinden önce fahiş bir faiz uygulandığını, açıklanan nedenlerle davacının haksız ve kötü niyetli olarak açmış olduğu davanın reddini, %20 den aşağı olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekâleti davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından cari hesaba dayalı olarak davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2017/15557 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde, takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, 25.443,79-TL asıl alacak, 1.019,49-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.463,28-TL tutarındaki ilamsız icra takibine davalı borçlunun itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın takibe yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Tarafların tacir olması nedeniyle, duruşmada oluşturulan ara kararla tarafların defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş, belirlenen inceleme gününde davacı tarafın defterlerini hazır ettiği ancak davalı tarafın defter ve kayıtlarını hazır etmediği görülmüştür. Davalı tarafın inceleme gününde defter ve kayıtlarını hazır etmemesi nedeni ile bilirkişi tarafından davacının defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış ve tanzim edilen 17/05/2019 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi raporunda, davacı tarafın defterlerinin kendisi lehine delil vasfına haiz olduğu belirtilerek——- gelen davalı tarafın– kayıtları göz önünde bulundurulduğunda davalının 17 adet fatura karşılığı toplam 101.387,00-TL(KDV Hariç) tutarında mal veya hizmeti aldığını beyan ettiği, davacı şirketin defterlerinde kayıtı olan 05/01/2017 tarihli ve 805,35-TL tutarındaki faturanın BA formuyla beyan edilmesi gereken sınırın altında olması nedeniyle BA formlarında yer almadığı, faturanın — tarafından teslim alındığı, davalı şirketin BA formalarında yer alan faturaların bir kısmının da ———- tarafından teslim alınmış olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu faturanın da davalı tarafa teslim edildiğinin anlaşıldığı, 18 fatura toplamı tutar olan 120.443,79-TL’nin 95.000,00TL’sinin ödendiği hususunun davacının tarafından kabul edildiği, sonuç olarak takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalıdan 25.443,79-TL alacaklı olduğu, yönünde görüş bildirmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş rapora karşı itiraz ileri sürülmediği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın cari hesaptan kaynaklanan alacak nedeni ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali hususunda olduğu anlaşılmıştır. Belirlenen inceleme gününde defterlerini hazır eden davacının defterleri ve davalının kayıtlı olduğu vergi dairesinden gelen ilgili döneme ait BA formları incelenerek tanzim edilen bilirkişi raporu ve gelen belgelerin incelenmesinde, davacı tarafından tanzim edilen faturaların, 101.387,00-TL (KDV Hariç) olarak davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği BA formundan anlaşılmış, bu meblağın KDV dahil 119.636,66-TL olduğu,— imzasına teslim edilen 805,35-TL tutarlı faturanın da,—-formunda bildirilen bir kısım faturayı da teslim aldığı göz önünde bulundurulduğunda davalıya teslim edildiği, bu durumda davacının davalıdan toplam 120.442,01-TL alacaklı olduğu, davalı tarafından yapılan 95.000,00-TL ödeme düşüldüğünde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 25.442,01-TL alacaklı olduğu tespit edilmiş, faturaların vergi dairesine bildirilmiş olması ve BA formunda görünmesinin yerleşik hale gelmiş Yargıtay İçtihatlarında da belirtildiği üzere (Yargıtay –. Hukuk Dairesi’nin 2016/19496 E., 2018/4565 K. Sayılı 27/09/2018 tarihli kararı, Yargıtay ——. Hukuk Dairesi’nin 2017/5093 E., 2018/2596 K. Sayılı 09/05/2018 tarihli kararı) fatura konusu mal veya hizmetin davalı tarafa teslimine karine teşkil edeceği, bu karinenin aksi yönünde davalı tarafından herhangi bir iddia ileri sürülmediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 25.442,01-TL alacaklı olduğu sonucuna varılmış, davanın 25.442,01-TL’lik kısım yönünden kısmen kabulüne, davalının temerrüde düşürüldüğüne dair bir belge ibraz edilmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine, takibin 25.442,01-TL asıl alacak üzerinden icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, davalının takibe yapmış olduğu itiraz haksız olduğundan ve alacak likit olduğundan davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün 2017/15557 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 25.442,01-TL asıl alacak üzerinden icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2-Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gerekli 1.737,94-TL harcın peşin alınan 451,93-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.286,01-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 451,93-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı, olmak üzere toplam 483,33-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından harç dışında harcanan 742,65-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan (% 96,14 Kabul, % 3,86 Red) 713,98-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.053,04 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden—- Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.021,27-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.