Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1043 E. 2022/440 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2017/1043 Esas
KARAR NO:2022/440 DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/10/2017
KARAR TARİHİ :12/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı—– vekili dava dilekçesinde özetle; davalının —– müvekkili ——- aleyhine ——– esas sayılı dosyasında Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile takip başlattığını, takibe müsnet senetteki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, senette düzenleme yerinin açık olmadığını, senede ilişkin —— esas sayılı dosyasında imzaya itiraz, borca itiraz ve usulsüz tebliğe ilişkin davanın derdest durumda olduğunu, bu dava dilekçesinde davalı vekili tarafından senede ilişkin beyanlarda bulunulduğunu, ayrıca bir kısım evrakların dosyaya sunulduğunu, davalı vekilinin ——-esas sayılı dosyada cevap dilekçesi sunduğunu, bu beyandan anlaşılacağı üzere senedin tanzim sebebi olarak bir adet dairenin satışı olduğunu ve daire teslimi için teminat olarak alındığının iddia olunduğunu, müvekkilinin senet teslimi sırasında orda bulunmadığını ve teslime ilişkin ileri sürülen belgede imzası bulunmayan müvekkilinin senet tanzim ederek teslim ettiği beyanının gerçek dışı ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkilinin sadece birinde şahit sıfatı ile geçtiği ileri sürülen sözleşmelerde müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ileri sürülen ödemelerle müvekkilinin bir ilgisi bulunmadığını, hangi anlaşma için kimin neden ödeme yaptığının açık olmadığını, müvekkilinin taraf olmadığı sözleşmelerden yola çıkılarak ödeme iddiasının ileri sürülemeyeceğini, ——Nolu parselle ilgili sözleşme belgesinde davalının sunduğuna göre müvekkilin herhangi bir taraf sıfatı bulunmadığını, teminatın bozulması için gerekli durumun oluştuğunu doğrudan takip ile değil açacağı alacak davası ile ileri sürmesi gerektiğini, takibin bu yönü ile de haksız olduğunu, müvekkilinin sadece şahit sıfatı ile imza attığını, davalının bu hali ile teminat mukabili verildiği açık olan senede ilişkin müvekkile başvuru hakkının olmadığını, takibin bu yönü ile iptal olunması gerektiğini, senetteki imzanın müvekkile ait olmadığını, davalının icra hukuk mahkemesinde vaki beyanları ile bağlı olduğunu, teminat yönlü ibarenin tahkiki ile alacağını ispat ile işlem yürütmesi gerekli iken, doğrudan kambiyo takibi açtığını, müvekkilinin temel akdi ilişkide taraf sıfatı ve edim yükümlülüğüne dayalı bir sorumluluğunun bulunmadığını, tüm bu nedenlerle müvekkilinin ——–esas sayılı dosyasında borçlu bulunmadığının tespiti ile takibin iptalini talep etmiştir.
——-vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilim —-oğulları —– ile davacı taraf ve oğlu ——arasında iki ayrı daire satışı hususunda anlaşmalar yapıldığını ve müvekkilleri tarafından davalı ile oğluna ödemelerin yapıldığını, davacı müvekkilinin eşi——- bulunan ——adına tapuda kayıtlı olan —- daireli binadaki—–numaralı —– büyüklüğündeki dairenin —- ye satıldığını, satım bedelinin ——- davacı taraf ve oğluna peşin ödendiğini, —— tarihli sözleşmede bu hususun açıkça yazılı olduğunu, davalı müvekkili ——-parseldeki arsa üzerinde yapılacak inşaattaki—— numaralı dairenin —-bedelle satıldığını, davacı tarafın dairelerin teslim zamanı gelmesine rağmen daireleri teslim etmediğini, müvekkillerinin tüm çabalarına rağmen davacı taraf ve oğluna ulaşamaz hale geldiğini, müvekkili—–davacı tarafa bir şekilde ulaştığını, davacı ile oğlunun imzasını taşıyan bir adet senedi alabildiğini ve paranın da —— ödeneceğini beyan eden davacı tarafa itimaden müvekkilinin senedin ödeme gününü beklemeye başladığını, senet gününde ödenmeyince de yasal yola başvurulduğunu, ortada——-ayrı daire satışının olduğunu, davacı taraf iki ayrı daireyi de bugüne kadar teslim etmediğini, aldığı paraları da iade etmediğini, davacı tarafın huzurdaki dosyada imza inkarında bulunma yoluna gittiğini, ——–ilgili dava dosyasında değerlendirildiğini, senetteki imzanın davacının eli mahsulü olduğunun sabit hale geldiğini, müvekkilinin dava konusu senede sonradan müdahalesinin bulunmadığını, davacının ——- verdiği senedin arkasına herhangi bir şerh yazmadığını bu durumun açıkça senedin borç ödemesi maksadıyla düzenlendiğinin göstergesi olduğunu, davacı tarafın her ne kadar sözleşmelere şahit sıfatıyla imza atmış ise de aslında davacının şahit değil bizzat satıcı taraf olduğunu, davacı tarafın takip konusu senedin teminat senedi olduğunu ileri sürdüğünü, bu iddiayı kabul etmediklerini, davacı tarafın davayı kötü niyetle açtığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; davacı ——- esas sayılı dosyasında ve bu dosyada takibe konan senet dolayısıyla davalı———-borcunun olup olmadığına dair menfi tespit davası olduğu, uyuşmazlığın; davacı müteveffanın dava konusu takip ve senet dolayısıyla borcunun olup olmadığı noktalarında toplandığı belirlenmiştir.Yargılama devam ederken davacı vefat etmiş, mirasçıları davaya dahil edilerek davayı takip edip etmeyecekleri hususunda beyanda bulunmaları için süre verilmiş, mirasçılardan ———– mirası reddettiklerine ilişkin mahkeme kararlarını dosyaya sundukları anlaşılmış ve davacı olarak mirası reddetmeyen diğer mirasçı davacı olarak dosyaya eklenmiş, —– tarafından bu davacı yönünden vekaletname sunulmuştur.Yine dava devam ederken Davalı —– vefat etmiş, mirasçılarının davaya dahil edilmesi için davacı tarafa süre verilmiş, davacı tarafından mirasçılar davaya dahil edilmiş, dahili davalılar vekili ——– tarafından vekaletnameleri sunulmuş, taraf teşkili bu şekilde sağlanmıştır.
Davacı tarafın ilk iddiası, dava konusu senetteki imzanın davacı müteveffa ——– olmadığına dair olduğu anlaşılmış, —— incelemesi için gerekli belgeler toplanmış dosya—— ihtisas kuruluna gönderilerek imza incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. ——-tarihli —— raporunda özetle; “İnceleme konusu senette sağda atılı—– adet borçlu imzası ile—— mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların—– eli ürünü olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Rapor denetime elverişli olduğu için hükme esas alınmış, davacı tarafın imzanın kendisine ait olmadığı iddiasına itibar edilmemiştir.Davacı tarafın ikinci iddiası ise; dava konusu bononun teminat senedi olarak verildiğine ilişkindir. Kural olarak kambiyo senetleri sebepten bağımsızdır. Ancak borçlu senedin teminat senedi olduğunu yazılı deliller ile ispat edebilir. Teminat senedi olduğunun ispatı için senet metninde teminat senedi olduğu yazılabileceği gibi, taraflar arasında bu senedin teminat senedi olduğuna ilişkin sözleşmede düzenlenebilir. Somut olayda davacı tarafından senedin teminat senedi olduğu belirtilen şekilde ispat edilememiştir. Davacı taraf her ne kadar dava konusu bononun harici taşınmaz sözleşmesinde belirtilen teminat senedi olduğunu iddia etmiş ise de; harici taşınmaz sözleşmesinde belirtilen senet ile dava konusu bono miktarı ve şartları aynı olmadığından dava konusu bononun teminat senedi olduğu ispat edilememiştir.Davacı tarafın üçüncü iddiası ise; dava konusu bonoda bulunan düzenleme tarihi,nin anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğuna ilişkindir. Kural olarak kambiyo senedine borçlunun imzasının olması yeterlidir. Alacaklı taraf anlaşmaya uygun şekilde geri kalan kısımları doldurabilir. Anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddia olunuyor ise bu husus iddia eden borçlu tarafından ispat edilmelidir. Bu kural kapsamında, alacaklının düzenleme tarihinin sonradan anlaşmaya aykırı doldurulduğu davacı tarafından ispat edilememiştir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine karar verilmiş, tedbir kararı uygulanmadığı için kötüniyet tazminatına hükmedilmemiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli —— harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan——-peşin harcın mahsubu ile bakiye ——– karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan ——-yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine davalı vekili için takdir olunan——– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren —-hafta içinde ——- nezdinde—– açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.