Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/896 E. 2019/285 K. 20.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/896 Esas
KARAR NO : 2019/285
DAVA : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/08/2016
KARAR TARİHİ: 20/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile dava dışı————–. arasında akdedilen ———- tarihli sözleşmenin olduğunu, 2 firmanın borçlu olduğu kıymetli evraklar nedeniyle dava dışı ———- aleyhine İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün ——— ve ——— esas ile icra takibi başlatıldığını, bu süreçte——davalı nezdindeki bir kısım ve alacakları ——-. Noterliği’nin ——- yevmiye nolu temliknamesi ile temlik alnıdığını ve yapılan temlik işleminin davalıya bildirildiği, davalıya yapılan bildirim üzerine 11.02.2014 tarihli yazı ile temliknamenin kayıtlarına alındığı, alacak üzerinde haciz, rehin vs takyidat bulunmadığını, İstanbul 9.İcra ——- E,sayılı dosyalarında ————-. adına konulan (taşınmazlar hariç) hacizlerin fek edilmesi kaydı ile temlik bedelinin ödeneceğinin teyit edildiğini, davalı yana ———.Noterliği’nin ———– yevmiye nolu ihtarnamesi gönderildiğini fakat sonuç alınamadığını, temlik teyit yazısının gereği olarak İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün ———-sayılı dosyalarında ————hak ve alacaklarına uygulanan (taşınmazlar hariç) tüm hacizler — tarihinde fek edilmiş olduğunu, fek işlemi sonrasında davalıya —————–.Noterliğinin ————— yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, fek işleminin davalıya bildirildiği, temlik bedelinin ödenmesinin istenildiği, ihtarnamenin ——- tarihinde tebliği edilmiş olmasına rağmen ödemenin yapılmamış olduğunu, temlik alınan alacağın temelinde dava dışı ———– ile davalının imzalamış olduğu kira sözleşmesinin yer aldığını, müvekkil şirketin söz konusu kira sözleşmesi uyarınca dava dışı firmanın kira bedelleri nedeni ile doğan hak ve alacaklarını temlik edildiğini, davalının halen kira konusu taşınmazı kullanmakta olduğunu, fakat temlik edilen kira bedellerini ise müvekkile ödemediğinin üzerine fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile; temlik bedellerinin şimdilik 10.000,00.-TL kısmının davalıdan tahsili, 30,06.2016 tarihinden itibaren, kabul edilmez ise dava tarihinden itibaren hesap edilecek temerrüt faizi ile birlikte tahsilini, Yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile dava dışı ———-arasında düzenlenen temliknamenin davacıya da bir takım yükümlülükler yüklemiş olduğu ancak davacı gerekli şartlan yerine getirmediğini temliknamenin iki tarafa borç yükleyen bir anlaşma niteliğinde olduğunu, davacının İstanbul 9.İcra Müdürlüğü’nün ———–sayılı dosyalarındaki araç hacizleri ile muhtıra/haciz ihbarnamesi yoluyla konulan hacizlerin fek edilmesinin taahhüt edildiği, fakat davacının taahhüt ettiği hacizleri kaldırmadığını, temliknamenin ön koşulu niteliğindeki yükümlülüklerin 25.05,2016 tarihine dek yerine getirilmediğinin davacının kabulünde olduğunu, bu durumun hacizlerin kaldırılmasından sonra müvekkile gönderildiği iddia ettiği———.Noterliğinin —— tarihli ihtarnamesinin müvekkile tebliğ tarihi olan —- tarihinden itibaren temerrüt faizi talep etmesinden belli olduğunu, davacı tarafından temlİkname tarihinden 2 yılı aşkın bir zaman sonra şartı yerine getirdiği iddia etmesi temlikname İle taraflara sağlanması gereken fayda da sağlanamadığından kötü niyetli olduğunu, söz konusu süre zarfında hacizlerin devam ettiğini, müvekkil şirket ile dava dışı ————arasında akdedilen ——– tarihli kira sözleşmesinin 4.1 maddesi uyarınca sözleşme bedelinin tümü -aylık kira bedeli olan ——-TL’yi ——– keşide edilen çekler suretiyle peşin ödemiş olunduğu, müvekkil şirketin muaccel hale gelen kira borçlarım dava dışı ———-e ödemiş olduğunu belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava; Hukuki niteliği itibariyle ödenmeyen temlik bedelinin tahsili talepli alacak davasıdır.
Eldeki davada, davacı şirket, dava dışı ———- şirketinden alacaklı olup, bu alacağı için icra takibi yapmıştır. Dava dışı ———-, davalı … şirketinden olan kira alacağını davacıya temlikname ile temlik etmiştir. Davacı şirket de bu temliknameye dayanarak davalıdan, kiralayana olan kira borcunu, temlik gereği kendisine ödemesini talep etmektedir.
Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası gerekmez. Temlik, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder. Borçlunun temlikten sonraki asıl muhatabı artık alacağı temellük eden (devralan) kişidir. Bu itibarla borçlunun borçtan kurtulabilmesi için temlik işleminden sonra borcunu devralan kimseye ifa etmesi gerekir.
Davacı şirket ile davalı şirket arasında bir ticari ilişki olmamakla birlikte, temelde uyuşmazlık, davacının (dolayısıyla dava dışı ———– kira alacağı olup olmadığı; davalının temlike konu olacak bir borcu olup olmadığı, bunun ödenip ödenmediğidir.
HMK’nun 4/a maddesi hükmüne göre,”kiralanan taşınmazların 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra iflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara” bakmaya görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemeleri olduğu belirtilmiştir. HMK’nda yapılan bu yasal düzenleme ile icra hukukundan kaynaklanan tahliye davaları hariç olmak üzere kira ilişkisinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar, tarafların sıfatlarına ve miktara bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; temlik edilen alacağın davalı ile dava dışı —————– arasındaki 05/02/2014 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin olduğu, temlik alanın, temlik verenin yerine geçerek onun haklarını devralacağı,————– belirtildiği gibi temlik alacağının kira alacağı olması halinde HMK’nın 4. maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara konu davaların sulh hukuk mahkemesinde görüleceği, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gerektiği anlaşıldığından davanın görev nedeniyle usulden reddine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın görev nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep olması halinde dosyanın yetkili ve görevli Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK 20 maddesi gereğince verilen kararın kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememiz başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesinin talep edilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun kararın tebliği ile ihtar edilmiş sayılmasına,
4-HMK nun 331/2.maddesi gözetilerek davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece karara bağlanmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 20/03/2019