Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/779 E. 2020/249 K. 04.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/779 Esas
KARAR NO: 2020/249
DAVA: İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 27/06/2016
KARAR TARİHİ: 04/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, eğitim ve turizm ağırlıklı olarak hizmet sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketin, aynı zamanda merkezinin de bulunduğu ——— büyüklüğünde eğitim tesisine sahip olduğunu, müvekkili şirkete ait ——- isimli akademinin ——- ilk sürüş teknikleri eğitim kompleksi niteliği taşıdığını, yaklaşık ——— bir yatırımla kurulan bu tesisin— yılından bu yana kesintisiz olarak faaliyetlerine devam ettiğini, müvekkilinin ayrıca——–isimli turizm tesisinin bulunduğunu, bu tesisin çalışmalarına —– yılında başlandığını, tesisin — yılı sonu itibari ile tamamlandığını, son derece yüksek kalite ve standartlarda yapılan tesisin turizm sektöründeki kriz nedeniyle işletmeye alınamadığını, müvekkili şirket ortaklarının, şirketin ———— tarihli mali tablolarda ve mali duruma ilişkin analizlerde borca batık durumda bulunduğunu anlamaları üzerine, fınansal durumunun iyileşebileceği ve belirli zaman aralığı içinde uygulanacak yönetim ve iyileştirme modeliyle borca batıklıktan çıkabileceği sonucuna vardıklarını, iflasın ertelenmesinin maddi koşullarından bîri olan yüksek iyileşme ümidinin bulunması ve bu iyileşmenin dayanaklarının sunulması gerektiğinden, dosyaya sıınulıı iyileştirme projesini hazırladıklarını, şirketin —- ara bilanço tarihi itibariyle,———– borca batık olduğunu; şirketin —– yılına kadar geçen sürede ——- sürekli kar eden bir konumda olduğunu; müvekkili şirketin, ——- döneminde, yapılan otel yatırımının işletmeye alınamaması ve ——- —- giderleri ve zamanla artan finansman giderleri ve ayrılan kıdem tazminatları nedeniyle zarar etmeye başladığını, mahkemenizce iflasın ertelenmesi kararı verilmesi halinde, cebri icra yolu ile şirketin varlıkların parça parça ve ekonomik değerinin altında satışı engellenerek faaliyetlerinin sürdürülmesinin sağlanacağını, yeni projeler sermaye artırımı, yeniden yapılanma, tasarruf tedbirleri, finansman giderleri, borçlarının yeniden yapılandırılması ve diğer tedbirler ile zor durumdan çıkabileceğini belirterek, müvekkili şirketin borca batık durumda olduğunun tespiti ile İİK. m. 179 uyarınca l yıl süreyle iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, değişiklikten önceki İİK 179 maddesi kapsamında iflas erteleme davasıdır.
Davacı vekili dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin borca batık olduğunu, durumunun düzelmesi için İİK m. 179 uyarınca 1 yıl süre ile iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yoludur. İflasın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olması sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine dair somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir (Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK’nın m. 377, İİK’nın m.179 vd.)
6102 Sayılı TTK’nın dava tarihinde yürürlükte bulunan 377. maddesi hükmü kapsamında nakit sermaye konulması dâhil nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içerip içermediği yine İİK’nın dava tarihinde yürürlükte bulunan 179. maddesi hükmü anlamında ciddî ve inandırıcı olup olmadığı ve HMK’nın 29. maddesinde açıklanan dürüstlük kuralına uygun davranma yükümlülüğüne ve gerçeğe uygun bir biçimde hazırlanıp, hazırlanmadığı, eş deyişle, iyileştirme projesinde yapılacak olanların tek tek maliyetinin, hangi ekonomik kaynaktan sağlanacağı, her bir proje kaleminin zaman olarak en geç hangi tarihte yapılacağı, yapılacak olanların ayrı ayrı borca batıklık üzerindeki zaman ve oran olarak etkisinin somutlaştırılması ve böylece iyileştirme projesinin neden ciddi ve inandırıcı olduğunun ayrıntılı ve zaman içinde sayısal olarak denetlenmeye elverişli nitelikte olması gerekmektedir.
Davacı şirket, —– tarihli dava dilekçesi ile iflas erteleme talebinde bulunmuş, mahkememizce ——— tarihli ara kararla iflas erteleme tedbirleri verilmiştir.
İİK’nın 166.maddesindeki usulle ilanlar yapılmış, İİK’nun 179.maddesindeki tedbirler uygulanmıştır. Davacı şirketin sicil dosyası celbedilmiş, iflas avansı yatırılmıştır.
Şirkete kayyım atanması suretiyle şirketin gidişatı ile ilgili denetim raporları dosyaya sunulmuştur.
İflasın ertelenmesi kararı verilebilmesi için 1.koşul borca batık olma halidir. Yani şirket aktiflerinin şirket borçlarını karşılamaya yetmemesi ve pasiflerin aktiflerden fazla olması gerekmektedir. TTK.nun 376.maddesi uyarınca düzenlenecek ara bilançonun aktiflerin, işletmenin devamının esası da gözetilerek gerçek piyasa değerlerine göre hazırlanması ve borca batıklığın buna göre belirlenmesi gerekmektedir. Davacı vekili tarafından kaydi değer ve satış değerleri bazında hazırlanmış bilanço dosyaya sunulmuştur.
——— sicil dosyası celp edilmiş, şirketlerin taşınmazları, stokları, demirbaşları, araçları ve tüm mal varlığı üzerinde rayiç değer tespiti yapılmak üzere teknik bilirkişi heyeti atanmış, teknik bilirkişi raporu alındıktan sonra şirketlerin ticari defter ve kayıtları, bilançoları üzerinde mali bilirkişi heyeti vasıtasıyla inceleme yapılmak suretiyle şirketlerin borca batık olup olmadığı, iyileştirme projesinin istenen teknik koşulları içerip içermediği, taahhüt edilmiş sermayenin ödenip ödenmediği, iyileştirme projesinin şirketlerin mali durumunun düzelmesini sağlayıp sağlamayacağı, iflas ertelemenin koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarında rapor alınmıştır.
Dava açıldıktan sonra rayiçlerin teknik bilirkişi atanarak rayiçler tespit edilmiş; sonrasında mali bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Bu heyet, ——— raporunda özetle, davacı şirketin borca batık olduğu, sermaye artışı yapılmadan iyileşmenin inandırıcı olmayacağı, tasarruf tedbirlerinin yetersiz olduğu ama bu çekinceler sayılmazsa iyileştirme projesinin inandırıcı olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilinin revize proje sunmuş olması, itirazları alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmaması, aradan geçen sürede rayiç raporun güncelliğini kaybetmiş olması nazara alınarak, tekrar teknik bilirkişi atanarak rayiçler tespit ettirilmiştir. Davacı vekilinin mali bilirkişi heyetinden iki bilirkişiye olan itirazlar ettiği de, önceki mali bilirkişi heyetinin ayrıntılı ve hüküm kurmaya elverişli rapor hazırlamadığı da nazara alınarak, daha sağlıklı ve ayrıntılı rapor hazırlanması için yeni bir mali bilirkişi heyeti atanarak dosya tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyetinin — tarihli raporunda özetle, şirketin öz varlığının – ——-TL olarak borca batık olduğu, şirketin hazırladığı ödeme tablosunda ciddi meblağda sapma olduğu, karlılık oranlarının sektör ortalamalarına göre oldukça zayıf bir düzeyde kaldığını, aradan geçen ——- ay gibi uzun bir sürede en büyük alacaklı olan —- ile protokol yapılmamış olduğunu, vergi ve sgk borçlarının büyük bölümünün nakit akışında hiç gösterilmemiş olduğunu, oysa ciddi meblağda vergi ve ——— olduğunu, iyileştirme projesinde bahsedilen ——– otelinin işletilmesi, kontrat yapılması vaadine rağmen aradan geçen sürede somut hiç bir adım atılmadığı,iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığını mütalaa edilmiştir.
Şirkete atanan kayyımlardan düzenli rapor alınmıştır. Kayyımlar şirketin kaydi olarak borca batık olmadığını, varlıkların ve borçların azaldığını ancak varlıkların borçlara göre daha az oranda azalmasının olumlu olduğunu, —– görüşmelerin devam ettiğini mütalaa etmişlerdir.
İflas erteleme talebinde bulunulduğu —– tarihinden karar tarihine kadar — yıla yakın süreçte borç tutarı bir miktar azalmış ise de varlıkların da azalmış olması karşısında gerçekçi ve samimi bir iyileşmenin söz konusu olmadığı, revize projelerinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, hem mali bilirkişi heyetinin hem de kayyımın raporlarında yaptığı tespitlere göre aynı neticeye ulaşıldığı, kar hedeflerin sağlanamadığı, otelin işletilmesi vaadinin soyut kaldığı, hayata geçemediği, aradan geçen — sonra — tarihinde yapılan ——–TL sermaye artışının yetersiz kaldığı(revize projedeki sermaye artışı taahhüdü ——– davacı şirketin borca batık olmakla, varlıklarının süreç içinde daha da azaldığı, projenin de ciddi ve inandırıcı olmadığı anlaşılmaktadır.
Davacının————- olan borçlarda faizlerin incelenmediğine ilişkin itirazı başta olmak üzere diğer itirazları üzerinde durmak gerekmiştir. Yine, kayyımların raporlarında şirketin kaydi değerlere göre borca batık olmadığı şeklindeki beyanı bakımından da borca batıklık varsa net olarak ortaya konması için ——- tarihinde mali bilirkişi heyetinden tekrar rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti ——– tarihli raporunda şirketin borca batık olmadığını, iflas erteleme koşulları kaybettiğini belirtmiştir. Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, esas alınan bilanço ve rayiçlerle uyumlu olduğu anlaşılarak itibar edilmiştir.
Borca batıklık, iflas erteleme talebi için dava şartı olup, bu dava şartının yargılama boyunca mevcut olması gerekmektedir. Davacı şirketin güncel rayiçlerine göre özvarlığının———-olduğu anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı şirketin borca batık olmadığı anlaşılmakla iflas ertelemenin yasal şartlarını taşımayan davanın REDDİNE,
2-Red sebebine göre iflas kararı verilmesine yer olmadığına,
3-Tüm tedbirlerin kaldırılmasına, kayyımların görevlerine son verilmesine,
4-Alınması gerekli 54,40TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 25,20TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile ———- yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 04/03/2020