Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/649 E. 2020/880 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/649 Esas
KARAR NO : 2020/880 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2016
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davalının şirkete ait emtiaların —- çeşitli zamlarda üstlenmiş olduğu, davalıya verilen taşıma işlemi karşılığında; —- nolu —- bedelli demuraj ücreti faturası, — tarih ve —- bedeli navlun ücreti faturası, —— tarih ve —- bedelli —- ücreti faturası,—- nolu —- bedelli navlun ücreti faturası ,—-tarih ve —– bedelli — ücreti faturası, — tarih ve — nolu —- bedelli navlun ücreti faturası, —tarih ve ——– bedelli —– ücreti faturası düzenlendiğini, Müvekkili şirketin, davalı taraf ile olan ticari ilişkisi nedeniyle cari hesabında davalı taraftan toplam —- alacaklı bulunduğunu, davalı tarafın —– bakiyeyi ödemekten imtina etmesi üzerine müvekkili alacağını tahsil amaçlı—————— sayılı dosya ile takip başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı borçlu şirketin icra müdürlüğünün yetkisine karşı yapmış olduğu itirazı haksız ve hukuka aykırı olduğu, TBK 89 maddesi uyarınca para borcunun alacaklının ikametgahında ödenmesi gerektiğinden, müvekkili şirketin merkezinin de bulunduğu ———– icra takibinde yetkili olduğunu, davalı borçlu şirketin borçtan sorumluğu olduğu, davalı borçlunun borcunun faturalar ve şirketin ticari kayıtlarında mevcut olduğunu, alacağın tespiti hesap ekstresi ticari ilişki ve alacağa ilişkin belgeler, ticari defter ve kayıtlarında da alacağın varlığının sabit olduğu, bu sebeple davalı borçlunun ——- sayılı dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının reddine ve borca itirazın iptali ile icra takibinden devamına, %20’den az olmamak üzere tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafa tebligat yapılmış ancak dadavlı tarafça davaya cevap verilmemiş, icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesinde, icra müdürlüğünün yetkisine ve borcun tamamına itiraz edildiği bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle ———- sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davalı tarafın icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı, para alacağına yönelik takipte kesin yetki kuralı bulunmaması sebebiyle ———icra Müdürlüğünün yetkili olduğu değerlendirilerek reddine karar verilmiştir.
Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir. —– talimat yazılarak rapor alınmıştır. —- tarihli Bilirkişi Raporunda; Davalı —— yılı ticari defterlerine kaydedilmiş davacı —- cari hesap hareketlerinde herhangi bir alacak veya borcu bulunmadığı, davalı —–yılına ait ticari defterlerinin açılış onayı kanuni süresinde yapılmış ancak kapanış onayı yapılmamış olduğu, davacının iddia etmiş olduğu —- adet faturaya ait toplam —— alacağının söz konusu davalının ticari defterlerine göre ödendiği kayıtlara göre ödemelerin ——-Şubesinden yapılığı açıklaması ile ticari defterlere kaydedildiği, söz konusu ödemelerin bankadan yapıldığına ilişkin banka ekstresi veya ödeme dekontu dava dosyasında bulunmadığı, davalı —– firmasının ticari defter kayıtlarına göre davacı —— firmasına herhangi bir borcu veya alacağı bulunmadığı, şeklinde raporunu sunmuştur.
Mahkememizce davacı tarafın —— yıllarına ilişkin ticari üzerinde mahkemece seçilecek —- marifetiyle rapor alınması karar verilmiştir. —– tarihli Bilirkişi Raporunda; davacı tarafından incelemeye sunulan —— yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan —- alacaklı olduğu, davalı yanın borcunun olmadığını iddia etmesi halinde davacı yana yapmış olduğu ödeme belgelerini sunması gerektiği, davacı yan —- için 3095 sayılı Yasaya istinaden icra takip tarihi olan; —— tarihinde kadar yıllık —– tarihinde — tarihine kadar itibaren ise —- tarihinden itibaren ise—- oranında avans faiz talep edebileceği, şeklinde raporunu sunmuştur.
Davalı vekili —– tarihli Bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacının tarafların anlaşmış olduğu rakamdan fatura düzenlendiğini, bu sebeple davacı tarafa —– tarihli ——miktarlı iade faturası düzenlendiğini, bilirkişinin bu faturayı görmezden geldiğini iddia etmiştir.
———-Şubesine müzekkere yazılarak talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunda davalı taraf ticari defterlerinin incelenmesi ile belirlenen ve banka yoluyla yapıldığı iddia edilen ödemeler, tarih ve miktarları yazılmak suretiyle davalının banka kanalı ile yapılan ödemelerine ilişkin bilgilerin gönderilmesi iştenmiş, bankanın cevabi yazısında bu ödeme kayıtlarına rastlanmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, Mahkemece alınan bilirkişi raporları denetime elverişli bulunmakla Mahkememizce de değerlendirmeye esas alınmıştır. Davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının ticari defterlerinin kapanış onayını yaptırmadığı bilirkişi raporları ile tespit edilmiş durumdadır. Davacı taraf ticari defterlerine göre davalıdan —- alacaklı görünmektedir. Davalı taraf ise —– —- nolu —— miktarlı iade faturasını hangi maksatla kestiğini ve ticari defterlerinde banka kanalı ile yapıldığı belirtilen ödemeleri yaptığını kanıtlayamamıştır. Davacı tarafça icra takibine dayanak alınan hizmetin verilmediği yönünde de bir iddiası bulunmamaktadır. Faturaların fazla kesildiğini iddia etmiş ise de buna ilişkin bir delilde ileri sürmüş ve getirmiş degildir. Belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesi neticesinde davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —— alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır.
Taraflar arasındaki iş ticari nitelikte olduğundan davacı tarafın asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi talebi uygun bulunmuştur.
Bununla birlikte takip konusu alacak takip öncesi itibariyle belirli bulunduğundan takip konusu tutarın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalının—– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin —– asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına,
2-Kabul edilen tutarın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gerekli 1.813,20- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 320,59- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye —– davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL. başvurma harcı, 320,59-TL peşin harcın toplamı olan 349,29- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 3.146,20-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.981,56-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne ve Davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/11/2020