Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/575 E. 2019/672 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/575 Esas
KARAR NO : 2019/672 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2016
KARAR TARİHİ : 20/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından 30.03.2016 tarihinde İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün 2016/6707 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine 37.995,00-TL bedel üzerinden ilâmsız icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu tarafından yapılan itiraz ile takibin durduğunu ancak davalı/borçlu yanca müvekkiline borcu bulunmadığı iddia edilmişse de, itiraza dayanak hiçbir gerekçe bildirilmediğini, davalının, müvekkili ile aralarındaki akdi ilişkiye binaen, müvekkili şirkete ait ———–adıyla faaliyet gösteren gıda işletmesinin — hakkının sahibi olarak ——–Şubesini işlettiğini, tarafların arasındaki hukuki ve ticari ilişkinin davalının talebi doğrultusunda —– dönemi itibarıyla sona erdiğini, karşılıklı mutabakatla tasfiye işlemlerinin gerçekleştiğini, işletmenin bizzat merkez tarafından işletilmeye başlandığını, yani davalının bütünüyle işletmeden el çektiğini, fesih sonrası dönemde davalının —- cihazının şirketlerince devralanmış olmasına rağmen müşteri ödemelerinin operasyonel hata sonucu davalı hesaba aktarıldığını, davalının hesabına aktarılan bedelin şimdilik 47.995,17-TL olduğunun tespit edildiğini, konu hakkında —— ile incelemelerin sürdürüldüğünü, davalı yana durumun aktarılması üzerine davalı yanca kısmi olarak 10.000,00-TL ödeme yapıldığını, ancak bakiye 37.995,17-TL için davalıyla müteaddit kez görüşülmesine rağmen ödenmediğini, bu durumla ilgili olarak———–Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını ve—– Soruşturma dosyasının açıldığını, davalının taraflar arasındaki hukuki ilişkinin sonlanmasından sonra 5 ay boyunca durduğunu, hiçbir talep ileri sürmediğini, davalı konusu işbu bedelin sehven hesabına gelmesi üzerine bunu fırsata çevirerek uhdesinde tuttuğunu ve bedelin kılıfını hazırlamak için tek taraflı faturalar keşide ettiğini, müvekkilinin ise gerek taleplerini iletmek gerekse işbu fiktif faturaların iadesini sağlamak için davalıya ihtarname keşide ettiğini, sehven davalı yanın hesabına giden bedele ilişkin müvekkilinin herhangi bir mal veya hizmet alımının söz konusu olmadığını beyanla fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla itirazın 30.986,57-TL nihai alacak üzerinden kısmen iptaline, takibin bu tutar üzerinden devamına ve takibe konu alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faiziyle tüm asıl ve ferileriyle birlikte davalıdan tahsiline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı firma arasında ——- sözleşmesinin mevcut olduğunu, davacının dava dilekçesinde sözleşmenin müvekkilince sonlandırıldığını beyan ettiğini ancak sözleşmenin müvekkili tarafından sonlandınlmadığını, bizzat davacı tarafından zimmen ve alenen sözleşmenin sonlandırıldığını, davacının sözleşmeye ilişkin esaslı hiçbir edimini yerine getirmediğini, bayilerin satış yapamaması ve çalışma ağının daralması için uğraştığını, bu konunun davacı şirkete her belirtildiğinde, düzeltmek yerine isterseniz bırakın denildiğini, bunun üzerine hiç dediğini yerine getirmeyen davacının akdi sonlandırdığını, bu hususun başkaca bir yargılama konusu olup mevcut durum ile ilgili olmadığını, akdin sonlanması ile birlikte davacının müvekkiline ait olan pos cihazlarının tamamını almayı kabul ettiğini, bunun üzerine resmi devir işlemi gerçekleştiğini, davacının pos cihazları ve aldığı diğer demirbaşların bedeli olan 50.000,00-TL’yi ödeyeceğini belirttiğini, bunun üzerine kendisine 2 adet fatura düzenlendiğini, sonrasında davacının tarafından yaklaşık 10.000,00-TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin ödemenin pos kaynaklı olduğunu anlayınca firma yetkilisi ile görüştüğünü ve müvekkili davalının alacağından düşülmesinin istenildiğini, müvekkilinin de kabul ettiğini, nitekim bu şekilde 5 ay ödeme yapıldığını, sonrasında fazla geçen kısmında iade edildiğini, dava konusu edilen bedelin satılan demirbaşların bedeli olduğunu, 5 ay boyunca yanlışlıkla ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, davacının adete hırsız muamelesi yaptığını, davacının çabasının mahsup ilişkisine dayanan bedeli başkaca hileli işlem ve gerçeğe aykırı beyanlar ile bertaraf etme çabası olduğunu beyanla fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla mahsup ilişkisine dayanan ve davacının aldığı cihazların ücreti olan dava konusu bedelin, tahsiline ilişkin talebin reddi ile yargı harç, masraf ve ücreti vekâletin karşı yana yükletilmesini cevaben vekaleten talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün 2016-6707 E sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı, davaalının mahsup talebinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
İstanbul Anadolu ———.İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı dosyası getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacının davalı aleyhine 37.995,00-TL üzerinde takip yaptığı, ödeme emrinin davalıya 06.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 13.04.2016 tarihinde verdiği Dilekçe ile, sözkonusu ödemelerin alacağına mahsuben hesabına geldiğini, buna ilişkin fatura düzenlendiği ve karşılıklı hesapların kesinleştiği, kesinleşmiş hesap gereği bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle takip konusu borca faize ve diğer ferilerine itiraz etmiş olduğu ve takibin durduğu görülmüştür.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Davacının kanuni ticari defterleri kendi adına delil vasfına haiz olduğu, taraflar arasında yapılan franchise sözleşmesinin 08.10,2015 tarihinde sona erdiği, sözleşmenin bitmesinden sonra davalının, demirbaş, dekorasyon ile elde kalan ürünleri için davacıya fatura kestiği, söz konusu faturaların, davacı tarafından davalının ————— cari hesaplarına davalı adına alacak olarak işlenmiş olduğu ve kanuni ticari defterlerinde kayıt altına aldığı, bu faturaların kayıtlarına işlenmesinden sonra —— şubesi cari hesap bakiyesinin —–Şubesine aktarıldığı, toplamda davalının davacıdan 7.008,43 TL alacaklı duruma geçtiği, tasfiye işlemleri sırasında, —— Dairesinin 03.12.2015 tarih —— sayılı yazıları ile satılmasında sakınca olmadığını belirttiği ——— cihazlarını, davalı tarafından 25.12.2015 tarih —– no ve ——no ile kesilen faturalarla davacının satın aldığı, ——- cihazlarının satın alınmasından sonra yapılan satışlardan 48.853,00 TL.nin sehven banka tarafından davalıya aktarıldığı,
Davalının tasfiye sırasında anlaşma gereği davacıya kestiği faturaların bedeli olduğu iddiasıyla —— tarihli —– fatura nolu ve 27.423,04-TL miktarlı ve 29.02.2016 tarihli —– fatura nolu ve —— miktarlı faturaları kestiği ve —– nolu faturayı davalıya noter kanalı ile gönderdiği, davacının da buna karşılık söz konusu faturayı noter kanalı ile iade ettiği, davalının fazla geldiğini iddia ettiği ————-tarihinde iade ettiği, sonuç olarak davacının davalıdan 31.844.57 TL alacaklı olduğu, mütalaa edilmiştir.
Mahkemenin 12.10.2018 tarihli ara karar ile bilirkişi incelemesine karar verilmiş, inceleme günü tayin edilmiş ve mahkeme ara kararı taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı taraf inceleme gününde defter ibraz etmemiş ve yerinde inceleme yetkisi verilmesini de talep etmemiştir.
İstanbul Anadolu ————-.Asliye Ceza Mahkemesinin —— Esas sayılı dosyasında davalı hakkında güveni kötüye kullanma isnadı ile yargılama yapıldığı davalının bu davadan beraat ettiği anlaşılmıştır. Davalı söz konusu davada mahkeme kararına da yansıyan beyanında davacının franchise sahibi olduğu ——————————-Şubesini de işlettiği, ödeme kartları ile ilgili gelen işlemler konusunda mahsuplaştığını, ——— şubesine ilişkin olarak mahsuplaşma olmadığını alacağı bulunduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki sözleşmenin sonlanması sonrasında davalı tarafça davalıya satılan demirbaşlara karşılık olarak davacıya ait ——–şubesi cari hesabına bu demirbaşların faturalandığı, bunun sonucunda davalının 17.870,52-TL alacaklı konuma geçtiği, davacı kayıtlarında——— şubesinin hesabı carisinin,—– Şubesine aktarılması neticesi davalının —–alacaklı duruma geçtiği,
Yine davalı tarafından —————-tarihleri arasında davacıya satılan —– ilişkin düzenlenen faturaların davacının —– Şubesi hesabı carisine işlendiği, netice itibariyle her iki cari hesabın birleştirilmesi neticesi, davalı hesabına ————–Şubesince yatırılan —– davalı tarafından iade edilen 10.000-TL düşülmek ve davalıya ait —— de mahsup edilmek suretiyle kalan bakiye yönünden takip yapıldığı, banka kayıtları, davalı tarafça kesilen faturalar ve davacı ticari defterlerinin ve davalının ceza dosyasındaki beyanının uyumlu olduğu görülmüştür.
Davalı tarafça düzenlenen —— tarihli —– fatura nolu ve —– miktarlı ve 29.02.2016 tarihli —- fatura nolu ve—–miktarlı faturaların ise bir karşılığının olmadığı tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; bilirkişi kök ve ek raporunda yer alan tespitler, davacı kayıtları davalı taraf beyanları ve davalı tarafça düzenlenen faturalar ve dosya muhteviyatı birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıdan 31.844,57-TL kadar alacaklı olduğu kanaatine varılmış olmakla ve dava dilekçesi ile talep edilen miktarla bağlı kalınmak suretiyle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; İstanbul Anadolu —–.İcra Müdürlüğünün 2016/6707 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın taleple bağlı kalınarak kısmen iptali ile takibin 30.986,57 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına,
Kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 2.116,69- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 339,69- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.777,00- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL. başvurma harcı, 229,21-TL peşin harcın toplamı olan 258,41- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 983,30-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- ——————ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.718,39-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.