Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/566 E. 2019/824 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/566 Esas
KARAR NO : 2019/824
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/05/2016
KARAR TARİHİ: 16/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasındaki alım satım ilişkisi çerçevesinde müvekkili şirket tarafından davalıya davacı ürünlerinin satımı gerçekleştirildiğini, davalının satın aldığı bu ürünlerin bedelini ödemediğini, davacı ile davalı arasındaki cari hesap ekstresinden görüleceği üzere, taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde———- tarihli cari hesap ekstresi itibariyle davalının müvekkili şirkete 9.454,00-TL borçlu olduğunu, davalı borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını ve davacı müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu, davaya ve icra takibine konu borç miktarının, şifahen de birçok kez talep edilmesine rağmen borcun ödenmesi hususunda herhangi bir gelişme olmadığını, bu nedenle taraflar arasında cari hesap alacağına ilişkin olarak davalı aleyhine istanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğünün ————- Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bunun üzerine davalının 30/01/2015 tarihinde haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek, davanın kabulü ile davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA Davalı cevap dilekçesinde özetle, İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğünün ——-Esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine haksız olarak icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin işbu icra takibine itirazı üzerine huzurdaki itirazın iptali davasının ikame edildiğini, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında ticari bir ilişki bulunmakta olup, davacının müvekkili şirkete karşı işbu borcun ödenmediği ve haksız yere itiraz edildiği yönündeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, zira müvekkili şirketin davacıya karşı borcu bulunmadığından davanın reddinin gerektiğini, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında var olan ticari ilişki neticesinde davacı şirkete olan borcuna karşılık davacı şirkete———Şubesine ait keşide yeri İstanbul olan —— çek numaralı,———-TL bedelli çeki ——— tarihinde teslim ettiğini, işbu çeke ve çekin teslim edildiğine ilişkin alındı makbuzuna Mahkemeye sunduklarını ancak davacı şirket tarafından işbu davaya konu borcun müvekkili şirketçe ödenmiş olmasına rağmen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak—— tarihinde İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin davacıya borcunun olmaması nedeniyle de işbu icra takibine 16.03.2016 tarihinde haklı olarak itiraz yapıldığını belirterek, davanın reddine, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından cari hesaba dayalı olarak davalı aleyhine İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğü’nün ——— Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde, takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, ——-TL tutarındaki ilamsız icra takibine davalı borçlunun itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın takibe yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Tarafların tacir olması nedeniyle, duruşmada oluşturulan ara kararla tarafların defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş, belirlenen inceleme gününde davacı tarafın defterlerini hazır ettiği ancak davalı tarafın defter ve kayıtlarını hazır etmediği görülmüştür. Bilirkişi tarafından davacının defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış ve tanzim edilen 22/02/2018 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi raporunda, davacı tarafın defterlerinin kendisi lehine delil vasfına haiz olduğu belirtilerek, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 9.454,50-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı tarafından borca mahsuben verildiği çek işlem yapılmamış olarak görüldüğünden takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 9.454,50-TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın cari hesaptan kaynaklanan alacak nedeni ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali hususunda olduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf dava konusu ticari ilişkiyi ve borcu kabul etmiş, borcu ——-Şubesi’ne ait ——- çek no’lu, ————TL tutarındaki çekle ödendiğini beyan etmiştir. İlgili şubeye müzekkere yazılarak çekin ödenip ödenmediğinin bildirilmesi, ilgili çek hesabına ait ekstrenin gönderilmesi istenmiş, banka tarafından verilen ——- tarihli cevapta, —– no’lu çekin ——-. tarafından 13/06/2018 tarihinde ——–şubesine bırakıldığı bildirilerek hesaba ilişkin ekstre ekte mahkememize gönderilmiştir. Çekin bağlı bulunduğu hesaba ait ekstrenin incelenmesinde çeke mahsuben ibraz süresi içinde ödeme yapıldığında dair bir kayıt bulunmadığı görülmüştür. Dava konusu icra takibine dayanak yapılan cari hesap alacağı davalı tarafından kabul edilerek ödeme defi ileri sürülmüş ve borcun çek ile ödenmiş olduğu beyan edilmişse de, ilgili banka şubesine yazılan müzekkereye verilen cevaptan, çekin davalı tarafından bankaya iade edilmiş olduğu, çeke mahsuben davacıya herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu anlaşıldığından, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 9.454,50-TL alacaklı olduğu sonucuna varılmış, davanın kabulüne, takibin davacı tarafından oran belirtilerek faiz talep edildiğinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca %10,50’u geçmemek kaydıyla değişen-azalan oranlarda işleyecek ticari avans faizi ile birlikte devamına karar verilmiş, davalının takibe yapmış olduğu itiraz haksız olduğundan ve alacak likit olduğundan davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğü’nün ——–E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca %10,50’u geçmemek kaydıyla değişen-azalan oranlarda ticari avans faizi yürütülmek sureti ile takibin devamına,
2-Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 645,84-TL harçtan peşin alınan 161,46-TL harcın mahsubu ile bakiye 484,38-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından harç dahil harcanan 882,86-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre 2.725,00-TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/07/2019