Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/446 E. 2018/131 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/446 Esas
KARAR NO : 2018/131
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2016
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 28/01/2015 tarihinde yüklemeli ve montajlı bir fırın sipariş sözleşmesi imzalandığını, fırın ilk montajını takiben ilk börek pişirme denemesinde tüketiciye sunulmasına uygun pişirilmediğini, böreklerin üstünün kızarıp altının çiğ kaldığını, ilk teslimden sonra davacının fırında herhangi bir değişiklik ve iyileştirme yapmadığını, bu iş karşılığı sözleşme gereği davalıya 5 adet çek verildiğini, davalının yaptığı ürünün ayıplı kabul edilmesi gerektiğini belirterek, davalıya verilen 5 adet çekten dolayı borçlu bulunmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya verilen ürünün ayıplı olduğunu kabul etmediklerini, çekleri icraya koyduktan sonra davacının ayıp ihbarında bulunduğunu, davacı tarafın çekmiş olduğu ihtarnamede ayıba ilişkin açık bir neden bulunmadığı gibi ayıplı olduğunu düşündüğü malı yaklaşık bir yıldır kullandıktan sonra ayıp ihbarında bulunduğunu, bunun kötüniyet göstergesi olduğunu belirterek açılan davanın reddini, %20 kötüniyet tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Dava; Hukuki niteliği itibariyle ticari satımdan kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; Dosya kapsamında ticari defterler, faturalar, makbuzlar, İst. An. 9. İcra Müdürlüğünün ………… Esas sayılı dosyası, dosyamız arasına konulmuş, sipariş sözleşmesi, çekler, broşür, ihtarnameler, yargılama esnasında sunulmuş olup yerinde inceleme yaparak ön inceleme konusu anlaşmazlık konusu fırın incelenerek rapor düzenlenmek üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, fırının ekmek ve pastaların pişirme işleminde kullanıldığı, “çalışırken ekmek gözlerine ait kapaklarına dokunmayın” ifadesi bulunduğu, davacının keşif esnasında börek pişirme amaçlı sipariş etmediğini, baklava pişirme amaçlı sipariş ettiğini ve bu fırında pişiremediğini beyan etmiş, teknik olarak yapılan incelemede fırının sadece ekmek pişirme amaçlı imal edildiği, T115 tipi uzman ısı markalı fırının sulh anlaşma protokolünün 3.maddesinde pasta, poğaça, börek ve bazı unlu mamüllerin herhangi bir sorun olmaksızın pişirilebilecek şekilde davacının istifadesine sunulacağı taahhüdü bulunmaktadır. Bunun üzerine keyif mahallinde deney yapılarak bilirkişi tarafından fırın 2,5 saat müddetle 290 dereceye kadar ısıtılmış, gerçek ısısının 230 derece olduğu görülmüş, davalı bu arada söz alarak pano ısı göstergesinin yanlış olduğunu, esas fırın içi sıcaklığının daha az olduğunu kabul ettiğini beyan etmiş, pişirilen böreklerin bir kısmının hiç pişmemiş olduğu, bir kısmının yanık olduğu, bir kısmının da çiğ olduğu daha sonra poğaça ve börek hamurları denendiği, hamur işi tipinde bir börek deneyi yapılmış, börekler tüketiciye sunulacak kadar pişmiş, baklava pişirmek için denendiğinde ise yarısının piştiği bir kısmının yandığı, bir kısmının çiğ olduğu gözlemlenmiş, fırın içerisinde ısının eşit dağılmadığı ve herhangi bir ısı derecesinde ve zaman aralığında tüketiciye sunulacak kalite ve görünüşte unlu mamül ve börek, pasta pişirilmesi mümkün görülmediği ve ekmek pişirme fırını olduğu, sulhen anlaşma protokolünün 3.maddesindeki hükmün ihlal edildiği, davacının ihtiyacına uygun olmayan yanıltıcı ürün teslim ettiği mahkememize sunulmuştur. Mahkememizce de rapor doğrultusundaki fotoğraflar ve sulh anlaşması incelendiğinde anlaşmaya aykırı olarak ürün teslimi ve malın ayıplı olması gerekçelerine dayanarak davanın kabulü gerekmiş olup davalının son celse keşfe katılmasına ve beyanda bulunmasına rağmen bilirkişinin itirazlarını dinlemediğini beyan etmiş, başka herhangi bir delil sunmamış, tanık dinletme konusunda herhangi bir beyanı olmamıştır. Davacı da raporun yeterli olacağını düşünürek diğer delillerinden bahsetmediğinden dolayı mahkememizce de hüküm kurmaya yeterli raporla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
23/04/2016 tarihli, 6.000,00 TL bedelli, 07/05/2016 tarihli, 6.000,00 TL, 11/06/2016 tarihli, 6.000,00 TL, 09/07/2016 tarihli, 6.000,00 TL, 13/08/2016 tarihli, 6.000,00 TL bedelli 5 adet çekten dolayı borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2- Alınması gerekli 2.049,30 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 512,33TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.536,97TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20TL. başvurma harcı, 512,33TL peşin harcın toplamı olan 541,53 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 2.155,00TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılmasına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.600,00TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/02/2018