Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/380 E. 2019/378 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/380 Esas
KARAR NO : 2019/378
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/03/2016
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, alacaklı müvekkili ———– oto aksesuar işleriyle uğraştığını, borçluya bir takım mallar sattığını, müvekkilinin bunun karşılığında fatura düzenlediğini ancak davalının borcunu ödemeyince davalı hakkında İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğü’ nün ———Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun yaptığı kısmi itirazda borcun 533,00-TL’lik kısmını kabul ederek kalan kısmına itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, delil listesi ve beyan dilekçeleri sunmuş davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından faturaya dayalı olarak davalı aleyhine İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğü’nün ———- E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde, takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, toplam 2.597,02-TL tutarındaki ilamsız icra takibinin 533,00-TL’nin davalı borçlu tarafından kabul edildiği, bakiye kısmına itiraz edildiği, itiraz doğrultusunda takibin durduğu, davanın 2.064,02-TL’lik kısım için takibe yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Tarafların tacir olması nedeniyle, taraf vekillerinin hazır bulunduğu duruşmada oluşturulan ara kararla tarafların defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş, belirlenen inceleme gününde tarafların defter ve kayıtlarını hazır ettiği, bilirkişi tarafından 03/05/2017 tarihli raporun tanzim edilerek dosyaya sunulduğu görülmüştür. Bilirkişi raporunda, davacı tarafın defterlerinin kendisi lehine delil vasfına haiz olduğunu, davalının defterinin delil vasfında olmadığı, davacının davalıdan olan alacağının 2.434.00-TL olarak belirlendiği, takip konusu faturanın hem davacının hem davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak —– tarihinde —————- adına yapılan göndericisi —olan 1.143,00-TL’lik ödemenin davalı ödemesi olarak kabulü halinde davacının 1.291,00-TL alacaklı olduğu, davalı tarafından takip tarihinden sonra 550,00-TL ödeme yapıldığı yönünde rapor belirtilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, rapora olan itirazlar üzerine ek rapor alınmasına karar verilmiş, 16/10/2017 tarihli ek raporda tekrar, 04/05/2015 tarihinde ——–aracılığıyla davacı şirket yetkilisi ——— adına yapılan 1.143,00-TL’lik ödemenin daha önce davacıya verilen 1.155,00-TL tutarlı senede mahsuben yapıldığının kabulü halinde, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 2.434,00-TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, davacı tarafından tanzim edilen takip konusu faturaların her iki tarafın kayıtlarında da yer aldığı, davalı tarafından bu faturaların kabul edildiği ancak fatura bedellerinin bono ile ödendiğinin iddia edildiği, yapıldığı iddia edilen bu ödemelerin davacı tarafından kabul edilmediği, ödemeler davacı şirketin yetkilisinin hesabına yapılmış olmakla birlikte davalı tarafından verilen bonoların kredi kullanmak üzere bankaya verildiği, davalı tarafın ———- ilgili banka şubesi olmaması nedeniyle şirket yetkilisinden ödemesini rica ettiği ve bu ödemenin şirket yetkilisi tarafından yapıldığı, takiben ödemenin davalı tarafından şirket yetkilisinin hesabına gönderildiği, bu ödemelerin dava konusu faturalar ile ilgisinin olmadığının iddia edildiği anlaşılmıştır. Dosyanın ve tarafların kayıtlarının incelenmesinde, davalı tarafından verildiği iddia edilen 3 adet bononun giriş tarihinin 12/12/2014 olduğu, fatura tarihlerinin ——— olduğu, dolayısıyla bonoların faturalara mahsuben verilmediği faturalardan daha önce verilmiş olduğu anlaşılmış ve davalı tarafından kabul edilen faturalara mahsuben ödeme yapıldığı hususu ispatlanamadığından takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 2.434,00-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış, davalı tarafından icra takibine yapılan itirazda 533,00-TL’lik kısım kabul edildiğinden bakiye 1.901,00-TL’lik kısım yönünden takibin devamına, davacı tarafından davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir belge sunulmadığından işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiş, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu anlaşıldığından ve alacak likit olduğundan, kabul edilen kısım üzerinden davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğü’nün———E. sayılı icra takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 1.901,00-TL alacak üzerinden devamına,
2-Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gerekli 129,86-TL harcın, 29,20-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 100,66-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 58,40-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.003,00-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan (% 92,10 Kabul, % 7,90 Red) 923,76-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.901,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 163,02-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyel KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/04/2019