Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/376 E. 2023/42 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/376 Esas
KARAR NO: 2023/42
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/03/2016
KARAR TARİHİ: 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Olay günü olan 23/04/2015 günü dava dışı —- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç; —– seyri sırasında, —–önüne geldiği esnada ani fren yaparak arkada —– sürücüsü müvekkil ———- bulunduğu aracın önüne doğru aracını kırdığını, araçlar çarpıştığını, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza ile ilgili ———– soruşturma yürütüldüğünü ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır bir biçimde yaralandığını, her ne kadar trafik kazası tespit tutanağında kusur tamamen müvekkiline izafe edilmiş ise de kaza sonrası müvekkil hemen hastaneye kaldırıldığından ve tutanak tek taraflı tutulduğundan söz konusu tutanağı kabul etmediklerini, müvekkilinin kaza nedeniyle yaralanması neticesinde malul kaldığını belirterek açıklanan nedenlerle sigorta limitlerini aşmamak üzere davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan şimdilik 2.000,00 TL daimi sakatlık tazminatının davalı şirketten dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı—–maliki olduğu ——plakalı vasıta için müvekkil şirket tarafından ————- düzenlendiğini, ölüm/sakatlık halleri için kişi başına teminat limitinin —— olduğunu, kusur yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, tazminat talebini kabul etmemekle birlikte kaza esnasında davacının kask takıp takmadığının tespit edilmesi gerektiğini, tazminat indirimini gerektiren tedbirsizlik halinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, yasal faiz uygulanması gerektiğini belirterek, sonuç olarak açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, vekâlet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde; dava dilekçesi ile benzer mahiyette beyanlarda bulunmuştur.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava; hukuki niteliği itibariyle 23.04.2015 tarihinde dava dışı —–plakalı araç ile ——- plakalı ——–kullanan davacıya çarpması neticesinde davacının yaralanarak sürekli iş göremezlik zararına uğradığından bahisle aracın ——sigortacısı şirkete açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacının tedavi gördüğü hastaneden tedavi belgeleri, ———- kaza nedeniyle davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı ve davalı sigorta şirketinden poliçe örneği ve hasar dosyası, dosyaya celp edilmiştir.Dava konusu trafik kazası ile ilgili ——– nolu soruşturma dosyasının celbi için —– müzekkere yazılmıştır.Kazaya karışan araçlara ilişkin dosyaya sunulan ruhsat bilgilerinden davacının kullandığı —- plakalı motosikletin davacı adına kayıtlı olduğu—— adına kayıtlı olduğu, aracın cinsinin otomobil ve kullanım amacının yolcu nakli-hususi olarak kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Kazaya karışan —- plakalı —– tarihleri arasında — poliçe ile davalı sigorta şirketi nezdinde —– sigortalandığı anlaşılmıştır. Söz konusu poliçede, şahıs başına tedavi giderleri limitinin 268.000,00-TL olarak belirlendiği görülmüştür.—– yayımlama tarihli ————— limitlerini gösterir ekinde 01/01/2015 tarihinden itibaren uygulanacak asgari sigorta teminatının kişi başına 290.000,00-TL olarak belirlenmiş olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu değişikliği içerir —- sayfasının çıktısı alınarak dosya arasına eklenmiştir.Davacı asilin en yakın —– birimine sevki ile kusur ve maluliyet oranının belirlenmesi için ———- Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmıştır.
Davacının maluliyetine ilişkin ————- nolu raporunda sonuç olarak;
“SONUÇ:
—– oğlu, ————-arihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı —— amaçlı ameliyatı nedeniyle oluşan vertebraların ikiden ——– arızası ————- yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr 1 X (2…33) A %37
E cetveline göre %32.2 (yüzdeotuzikinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” hususlarına yer verilmiştir.
Söz konusu maluliyete ilişkin raporun, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Yönetmeliğe göre düzenlenmediği anlaşıldığından davacının maluliyet oranının tespiti için dosyanın tekrar — tevdine karar verilmiştir.———— nolu raporunda sonuç olarak;
“SONUÇ:
Mevcut belgelere göre;
03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’nin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikleri içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle,
—- oğlu, —–tarihinde geçirdiği trafik kazası yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri ve ekli cetvelleri kapsamında———- karar numaralı mütalaasına eklenecek veya değiştirilecek herhangi bir husus bulunmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” hususlarına yer verilmiştir.Mahkememizce dosya, kusur incelemesi için —- gönderilmiştir. ——- raporunda sonuç olarak;
“Mevcut bulgulara göre;
A)Sürücü————-, idaresindeki araç ile meskun mahal içi yolda seyir halinde iken, yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, sağa manevra yapmadan önce sağ gerisini yeterli ve gerekli şekilde kontrol etmesi, sağından yanaşan araçların varlığı halinde bu araçlar geçişlerini yaptıktan sonra kontrollü bir şekilde sağa manevra yapması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, sağ gerisinden yanaşan araca rağmen kontrolsüzce manevrası sonucu meydana gelen olayda, asli derecede kusurludur.
B)Sürücü ———–, idaresindeki araç ile meskun mahal içi yolda seyir halinde iken, yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, önündeki aracın sağından geçmeden önce klakson ikazı ile varlığını belirtmesi, aracının hızını mahal şartlarına uygun hale getirmesi ve önünde seyir halinde olan ve geçişe başladığı araç ile vasıtası arasında mümkün olduğu kadar mesafe bırakması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, meydana gelen olayda, tali derecede kusurludur.
SONUÇ:
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)Sürücü —-, %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu,
B)Sürücü ———- %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu, olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” hususlarına yer verilmiştir.
Kusur raporuna ilişkin gelen itirazlar ve alına kusur raporu ile kaza tespit tutanağı arasında açıkça çelişki olması nedeniyle dosyanın kusur incelemesi için —- tevdiine karar verilmiştir.—— tarihli raporunda sonuç olarak;
“Fotoğrafa görüldüğü üzere, çift şeritli yolun sağ şeridinin en sağına araçlar park etmektedir. Ancak bu parklama, aralıklı olup yol iki şerit halinde kullanılabilmektedir. Bu durumda sol şeritte seyreden sürücü———-aracıyla sol şeritten sağ şeride geçmeden önce 2918 sayılı KTKnın 46. Maddesinde açıklandığı şekilde sağ şeritte seyreden davacı sürücü ——– yönetimindeki motosikletiyle geçmesini beklemesi ve bu aracın geçişinden sonra sağ şeride geçmesi gerekirken aksine hareketle ani ve dikkatsiz şekilde sol şeritten sağa geçmeye çalışmış ve sağ şeritte seyreden davacı sürücünün aracına çarpmıştır. Bu nedenle davalı sürücü —– olayda % 70 oranında asli kusurludur.
Davacı sürücü——– ise, meskun mahalde daha yavaş ve daha dikkatli araç kullanması, yakın mesafeden sağından geçtiği davalı taraf araç sürücüsünü korna çalarak uyarması gerekirken bu kurallara uymadığından, dikkatsiz ve süratli araç kullandığından olayda % 30 oranında tali kusurludur.
SONUÇ:
Yapılan değerlendirme sonucu dava konusu olayda
Davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü ———-% 70 (Yüzdeyetmiş) oranında asli kusurlu bulunduğu
Davacı sürücü ———, % 30 (Yüzdeotuz) oranında tali kusurlu bulunduğu,” hususlarına yer vermiştir.
————— tarihli cevabında davacıya—- tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılmadığının tespit ediliğini bildirmiştir. Davacının ——dosya içine alınmıştır. Davacının daha önce çalıştığı işyerlerine müzekkere yazılarak davacının bordrolarının gönderilmesi talep edilmiştir. Gelen cevaplar ve davacının maaşına ilişkin banka dökümleri ile birlikte dosya aktüerya hesabı yapılması için bilirkişiye tevdi edilmiştir. 07/04/2022 tarihli aktüerya bilirkişisinin raporunda sonuç olarak davacının “1) Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 259.674,41 TL olduğu,
2) Temerrüt başlangıcının 30.03.2016 dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, ” hususlarına yer verilmiştir. Ancak söz konusu bilirkişi raporunun incelenmesi ile davacının sürekli işgöremezlik nedeniyle maddi zararının 865.581,36-TL olduğu, davacının %70 kusurlu olması nedeniyle davacının talep edebileceği tazminat miktarının %70 indirim sonucu 259.674,41-TL olduğunun yazıldığı görülmüştür. Halbuki——-tarafından hazırlanan ve mahkememizce de hüküm kurmaya esas alınan kusur incelemesine ilişkin bilirkişi raporunda davacının %30 kusurlu olduğu, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü ——- %70 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Aktüerya bilirkişi raporunda yer verilen sonucun mahkememizce re’sen düzeltilebilir bir maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılmış ve bu nedenle, davacının talep edebileceği sürekli işgöremezlik tazminat tutarının yeniden hesaplanarak 605.906,95-TL olabileceği varsayılmıştır.
Her ne kadar davalı sigorta şirketi vekili tarafından davacının kaza sırasında kask takıp takmadığının araştırılması gerektiği belirtilmiş ise de ———- tarafından yürütülen soruşturma dosyasında yer alan ——- ifadelerinde davacının başında kask olduğu şeklinde beyanlarının olduğu görülmüştür.
Tüm —–bilirkişi raporları, taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin 11/05/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle, ” 2.000,00-TL Sürekli İş Göremezlik tazminatının 288.000,00-TL artırarak 290.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren her türlü artışı kapsayacak ticari temerrüt (avans) faizi, yargılama masrafları ve avukatlık ücretiyle birlikte ——– tahsiline karar verilmesini ” talep etmiştir.
—- internet sayfasından 10/08/2014 yayımlama tarihli ———–gösterir ekinde 01/01/2015 tarihinden itibaren uygulanacak asgari sigorta teminatının kişi başına 290.000,00-TL olarak belirlenmiş olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan bilgi ve belgeler,—– raporu, bilirkişi raporları ve taraf vekillerinin dilekçeleri birlikte değerlendirildiğinde; 23/04/2015 tarihinde davalı sigorta şirketine—- plakalı aracın sürücüsünün % 70 kusurlu olarak davacının kullandığı —- çarpışması sonucu davacı ——- yaralanmasına sebebiyet vermiş olması nedeniyle —-raporuna göre davacının %32,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı yönünde görüş bildirilmiş, Mahkememizce re’sen düzeltilen ve hesap edilen aktüerya hesap bilirkişisinin raporuna göre sonuç olarak davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 605.906,95-TL olup, 290.000,00-TL tutarındaki ———– teminat limitini aşması nedeniyle davacının davalı sigorta şirketinden talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının teminat limitiyle sınırlı olarak 290.000,00-TL olabileceği anlaşılmıştır. Trafik kayıtlarında belirtildiği üzere —— plakalı aracın kullanım amacının hususi olması nedeniyle davacıya verilecek tazminat için yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Tüm bu hususlar gözetilerek ve taleple bağlılık ilkesi gereği davacı vekilinin talebi ile bağlı kalınarak davacının sürekli işgöremezlik zararının 290.000,00- TL olduğuna kanaat edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davacıya 290.000,00-TL sürekli işgöremezlik zararı tazminatının dava tarihi olan 30.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 19.809,90-TL harçtan davacı tarafından yatırılan 29,20-TL peşin harç, 983,66-TL tamamlama harcının toplamından oluşan 1.012,86-TL harçtan mahsubu ile bakiye 18.797,04-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL peşin harç, 29,20-TL başvurma harcı ve 983,66-TL tamamlama harcı toplamı olan 1.042,06-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 3.546,75-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 43.600,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 17/01/2023