Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/322 E. 2020/72 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/322 Esas
KARAR NO:2020/72
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı))
DAVA TARİHİ : 18/03/2016
KARAR TARİHİ: 23/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının yetkilisi bulunduğu————- arasında iş sahalarına göre mal hizmet alım – satımı yapılmakta olduğu, hazır giyim alanında faaliyet gösteren davacının, davalı şirketten malzeme satın aldığı ve ——— tarihli ——- TL bedelli —- numaralı ———— çeki olmak üzere – adet çek verdiği, davalı şirket ile ——— tarihinde imzalanan satım sözleşmesi ile malzemelerin teslim tarihinde teslim edilmemesi halinde —-iş günü içerisinde davacı tarafça verilen çeklerin elden iade edilmesi gerektiği ve doğabilecek zararlardan sorumlu olacakları taraflarca kabul edildiği ve imzalarla karar altına alındığı, ancak davacı tarafından istenilen malzemelerin sözleşmede belirtilen ——– tarihinde satıcının adresinde teslim tutanağı karşılığında teslim edileceği kararlaştırılmasına rağmen, malzemelerin zamanında teslim edilmemesi üzerine davalıya —- tarihinde ihtar çekildiği ve çeklerin sözleşmede belirtilen şekilde elden edilmesi gerektiğinin tekrardan ifade edildiği, çekilmiş olan ihtara cevap vermeyen davalıya ———tarihinde ikinci tur bir ihtar daha çekilerek davacı tarafa iade edilmeyen çeklerin en geç ——-tarihinde verilmesi gerektiği ihtar olunduğu, yapılan ihtarlara rağmen çeklerin davacı tarafa halen teslim edilmediği, davacının, TTK 711 vb maddeleri uyarınca almadığı malın çekini ödemek istemediği, çünkü ortada sözleşmeye aykırı davranıldığı, çekin günü geldiğinde veya gününden önce kötü niyetli davalı veya davalının imza silsilesini takip eden ciro ettiği cirantaların çeki tahsil için bankaya ibraz etmesi ihtimali çok yüksek olduğu, bunun da davacının olmayan bir borcu ödemesi, alamadığı mallar dışında da birilerinin sebepsiz zenginleşmesine sebep olacağından ve telafisi mümkün olmayan sonuçların doğacağı dolayısıyla mağduriyeti anlamına geldiği, tüm bu nedenlerle çekin ödenmemesi için çek üzerine İcra ve İflas Kanunu madde 72/2 gereğince ihtiyati tedbir konulmasını talep etme zorunluluğu doğduğu, açıklanan nedenlerle, davanın kabulüne, davacının davalıya vermiş olduğu ——–adet çekin iptali ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, dava sonuna kadar çekin ödenmemesi için çek üzerine İİK. m.72/2 gereğince teminatlı veya teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap verilmediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında akdedilen ——— tarihli satış sözleşmesi gereği davacı tarafça davalı tarafa avans olarak verilen ancak karşılığında mal teslim edilmeyen dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemli menfi tespit davasıdır.
Uyuşmazlığın tacirler arasında olması nedeniyle Mahkememizce ticari defterlerin incelenmesi için taraflara gün verilmiş, davacı defterlerini ibraz etmiş ancak davalının defterlerini sunmadığı görülmüştür. Mahkememizce re’sen seçilen mali müşavir bilirkişinin ——- tarihli raporunda özetle: “Davacı yana ait ———- yıllarına ait ticari defterlerinin takdirin mahkemeye ait olmak üzere sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğunu, davacı yan ticari defterlerinde dava konusu çekin kayıtlı olduğunu, cari hesabın incelenmesi neticesinde, —– ———– hesabının —– bakiye verdiğini, yani davacı tarafından davalı firma adına ————-TL fazla ödeme yapıldığını, davacı tarafından davalı yana yapılan fazla ödemenin yıl sonunda —————- nolu ———– hesabına virman yapıldığının görüldüğü, tarafların diğer taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğunun, sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Bilindiği gibi, çek, bir ödeme aracıdır. TBK.’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında da asıl olanın peşin satış olduğu düzenlenmiştir. Buna göre kural olarak çek keşide edildiği tarihte malların da teslim aldığının kabulü gerekir. Dava konusu çekleri avans olarak verdiğini, çekler bedeli kadar malları teslim almadığını iddia eden davacının, bu iddialarını yazılı delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Öte yandan taraflar arasında akdedilen yazılı bir sözleşme bu iddiayı ispata elverişli bulunabilir.
Eldeki davada kural olarak avans olarak çek verildiğini ispat yükü davacıda olup, davacı tarafça dosyaya sunulan sözleşme incelendiğinde; dava konusu senedin verildiği tarihte henüz malların teslim edilmediği, mal teslim tarihinin ——– olduğu, sözleşme tarihinin ve çekin verildiği tarihin ise ——– olduğu, dava konusu çekin avans olarak verildiği sabittir. Bu durumda sözleşme konusu ürünlerin davacı yana eksiksiz tesliminde ispat yükü davalı yana geçmiş olup, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre davalı tarafça herhangi bir mal teslimi yapıldığına ilişkin ispat yükü yerine getirilmemiştir. Hal böyle olunca dava konusu senet bedelsiz kalmış olup, davacının borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir. Öte yandan davacı vekili dava dilekçesinde çekin iptalini talep etmiş olup, çekin iyiniyetli 3. Kişilerin elinde olup olmadığı bilinemediğinden çekin iptali talebi uygun bulunmamış yalnızca senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu kapsamında; davanın avans olarak verilen senetlerin bedelsizliği iddiasıyla açılan menfi tespit davası olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca senedin avans olarak verildiğinin davacı tarafça ispatlandığı, bu durumda mal teslim edildiğine ilişkin ispat yükü davalıda olup davalı tarafça herhangi bir delil sunulmadığı anlaşılmış, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile, keşidecisi ———- ait olan ——– bankasına ait , ——–keşide tarihli, —TL bedelli, —- seri nolu çek nedeniyle davacının davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Alınması gerekli 5.396,49-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.349,13-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.047,36-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL başvurma harcı, 1.349,13-TL peşin harç toplamı olan 1.378,33-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 742,70-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 11.070,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/01/2020