Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/287 E. 2020/562 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/287 Esas
KARAR NO: 2020/562
DAVA: Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 10/03/2016
KARAR TARİHİ: 15/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ———— tarihinde makine mühendisi olarak çalışmaya başladığını, şirketin kapanması nedeniyle iş akdinin —-tarihinde sona erdiğini, müvekkilinin son maaş miktarının aylık ——— olduğunu ve —- aylık maaşının ödenmediğini, müvekkilinin —— aylık maaş alacağı olarak ———– çerçevesinde hak kazandığı prim alacağı olarak —— yaptığı masraf alacağı olarak —– kullanılmayan izin ücreti alacağı olarak —– ve kıdem ihbar tazminatı alacağı olarak ———— olmak üzere toplamda ———- alacaklı olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin işçilik alacağı olan, müflis işveren şirketin —–işi çerçevesinde hak kazandığı prim alacağı olarak—— yaptığı masraf alacağı olarak —— kullanılmayan izin ücreti alacağı olarak ——- ve kıdem ihbar tazminatı alacağı olarak —— olmak üzere toplam ———- alacağının faizi ile birlikte —————- sayılı dosyasına işçilik alacağı olması nedeniyle ——- Sıradan masaya kaydedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin iflas masasına yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı İflas Masası vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının alacak kayıt talebi dilekçesi ve eklerinden bu alacağın varlığını kanıtlayacak belge sunmadığından, alacak talebinin masa tarafından reddedildiğini, davacının son —– maaşını almadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının bu yöndeki taleplerinin hiç bir yasal dayanağının bulunmadığını, ayrıca masraf alacağı adı altındaki ki taleplerine dayanak belge sunulmadığından, bu taleplerinin neye dayandığı bilinmediğini, iş bu nedenler nedeni ile iflas masasının kararının hukuka uygun olduğunu, davayı kabul manasına gelmemekle birlikte, davacının dava dilekçesinde talep ettiği iş kanunundan kaynaklanan alacak kalemlerinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle dava tarihinden itibaren geriye dönük olarak — yıldan önceki alacaklar için zamanaşımı yönünden taleplerinin reddinin gerektiğini, davacı tarafından talep edilen alacakların nasıl hesaplandığını ve hangi dönemlere ilişkin talepte bulunulduğu sarih olmadığından yargılamaya muhtaç olan alacak kaydının reddinin hukuka uygun olduğunu davanın bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacının Müflis ——— olan bir kısım işçilik alacaklarının masaya kaydı amacıyla ————-dosyasına başvurusu sonrası masanın ret kararı vermesi neticesinde, davacının işçilik alacaklarının masaya kaydına ilişkin açılan sıra cetveline itiraz davasıdır.
İİK’nın 235. Maddesi gereği sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Mahkememizce iflas idaresinden davacının masaya başvurusu sonrası verilen karar ve tebliğ tarihi sorulmuş, gelen yazı cevabından davacıya masa kararının —- tarihinde tebliğ edildiği, davanın — günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce davacının maaş aldığı bankadan hesap hareketleri, ——- hizmet döküm cetvelleri celp edilmiş, davacının tanıkları dinlenilmiştir.
Davacı tanığı ——— yeminli beyanında özetle: ——— firmasında idari işler muhasebe sorumlusu olduğunu, şu an çalışmadığını, —- tanıdığını, —— kendilerinin şantiye şefi olduğunu, davacıya ——- ay kadar maaşı ödenmediğini, bazı elamanların ve davacınında maaş ve primlerinin yatmadığını, iç muhasebe işleri ile ilgilendiği için dış muhasebede kullanılmayan izin alacağı ücretlerinin var olduğunu bildiğini, ancak ne kadar olduğunu bilmediğini, kendisinin de şirkete karşı dava açtığını ve davayı kazandığını, kendisinin de alacaklarının olduğunu” beyan etmiştir. Davacı tanığı ————- yeminli beyanında özetle:”Kendisinin davacı ile aynı şirkette çalıştığını, kendisinin de bu şirketten alacağı olduğunu, davasının hala devam ettiğini davacının da alacağı olduğunu bildiğini, ama ne kadar olduğunu bilmediğini, davacının aralıklı süreçlerle yaklaşık —– yıl kadar bu şirkette çalıştığını, kendisinin — yıldır ——— çalıştığını, ——– mutlaka alacağı olduğun ancak rakamlarını bilemediğini” beyan etmiştir. Tanık beyanları alındıktan sonra dosya hesap raporu alınmak üzere bilirkişiye tevdii edilmiş olunup, bilirkişinin ——— tarihli raporunda özetle: “Dosya kapsamı, tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde davalı işyerinin faaliyetine son verdiği ve işten ayrılış bildirgesine göre davacının işine iş yerinin kapanması nedeniyle son verildiğinin anlaşılmakla davacının iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacak şekilde sonlandığı sonucuna varıldığı, Davacının masraf ve prim alacağının ispatlanamadığının kabulü halinde iflas masasına kaydının kabulü gereken alacak miktarının ——- olduğunu, davacının masraf ve prim alacağına da hak kazındığının kabulü halinde iflas masasına kaydının kabulü gereken alacak miktarının ——- olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Davacı taraf rapora itiraz dilekçesinde; prim alacağı ve masraf alacağına ilişkin dosyada mübrez işveren şirket kaşe ve yetkilisinin imzasının bulunduğunu bunun esas alınması gerektiğini, aksi halde işin yapıldığına ilişkin otelin tamamlanıp tamamlanmadığının sorulması ve tanık dinlenmesini talep etmiştir. Dinlenen önceki tanıkların müflis şirketle davalarının olması, müflis şirketin yetkilisinin tanık ifadeleri ile imzalı kaşeli alacak belgesinin, davacının müflisten prim alacağı ve masraf alacağına ilişkin yeterli ve somut bir delil olmadığı, bu belgelerin ve beyanların davanın tarafı olmayan müflis şirketin yetkilisinin ikrarı olarak kabul edilmesinin de mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır. —- alacağının varlığını ispat yükü davacıda olup, davacı taraf müfliste dört yıl boyunca süren çalışmasında daha önce prim alacağı adı altında herhangi bir alacak aldığını ispatlayamamış, işverenin bu yönde uygulamasının varlığı da ispatlanamamıştır. Mahkememizce davacının prim ve masraf alacağına ilişkin müflisin defter ve kayıtlarında inceleme yapılması yönünde ara karar oluşturulmuş, davacı taraf ara karardan rücu talep etmiş ekinde bir takım masraf listesi sunmuştur. Sunulan masraf listesindeki masrafların davacı tarafça gerçekten yapılıp yapılmadığı belirli olmadığı gibi, celp edilen banka kayıtlarında maaş dışında harcırah adı altında havaleler yapıldığı dolayısıyla yol masraflarının da karşılanmış olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki davacının ara karardan rücu talebi ile son celse beyanında mevcut dosya kapsamına göre karar verilmesini talep etmesi sebebiyle sunulan belgeler ile müflis kayıtları üzerinde inceleme yapmak mümkün olmamış, davacının prim alacağı ve maaş alacağı yönünden davanın reddi gerekmiştir. Yine davacı taraf dava dilekçesinde alacaklarının faizi ile kayıt kabulünü talep etmiş, ancak masaya bu yönde başvurmadığı anlaşıldığından bu talebi de yerinde görülmemiştir.
Öte yandan alınan bilirkişi raporunda davacının —- aylık maaş hesabının yapıldığı, davacı vekilinin — aylık işsizlik maaşı aldığına ve bakiye— aylık ücreti kaldığına ilişkin ilk celse beyanda bulunduğu, bu hususun dikkate alınmadığı görülmekle bu hususta ek rapor alınmıştır. Bilirkişi ——— tarihli raporunda özetle; ” Davacının masraf ve prim alacağının ispatlanamadığının kabulü halinde, iflas masasına kaydının kabulü gereken alacak miktarının — olduğunu, davacının masraf ve prim alacağına da hak kazandığının kabulü halinde iflas masasına kaydının kabulü gereken alacak miktarının —– olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur. Mahkememizce bilirkişi raporu hükme esas alınmış, banka kayıtları ile rapor doğrultusunda davacının toplam —– işçilik alacağının iflas masasına kayıt kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile —– kıdem tazminatı alacağı, —- ihbar tazminatı alacağı, —– ücret alacağı ve — yıllık izin ücreti alacağı olmak üzere toplam —– işçililk alacağının ——– sayılı dosyasında iflas masasına kayıt ve kabulüne; fazlaya ilişkin kısmın reddine;
2-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 25,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından harcanan 29,20-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 58,40-TL harcın davalı İflas Müdürlüğü’nden alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç dışında harcanan 679,00-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%46,68 Kabul %53,32 Ret) hesaplanan 315,59-TL’sinin davalı İflas Müdürlüğü’nden alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı İflas Müdürlüğü tarafından harcanan toplam 150,00-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%46,68 Kabul %53,32 Ret) hesaplanan 79,98-TL’sinin davacıdan alınarak davalı İflas Müdürlüğü’ne verilmesine, bakiye kısmın davalı İflas Müdürlüğü üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalı İflas Müdürlüğü’nden alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı İflas Müdürlüğü kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı İflas Müdürlüğü’ne verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 15/09/2020