Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/190 E. 2020/368 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/190 Esas
KARAR NO : 2020/368
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/02/2016
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı arasında imzaladıkları sözleşme gereğince, davalının bir çok mağazasında ———————- ürün satışları işletmeciliği yaptığını, davalının müvekkiline ——– tarihleri arasında eksik ödeme yapması nedeniyle müvekkili tarafından sözleşmenin feshedildiğini, davalının ——tarihinden önce satışı yapılan ürünlerin fiyatlarının girişini yapmak için kullandığı —yazılımından —– yazılımına geçmesi nedeniyle ————tutarları, komisyon oranlarının müvekkilinden gizlendiğini, davalının fatura edilen ürün satış miktar ve bedellerini gerçek satış miktar ve tutarları bilinmeden muhtelif gıda adı altında fatura ettirilmek istendiğini, mağazalardan alınan raporlarla genel merkezden gönderilen raporların birbirlerini tutmadığını, müvekkilinin davalının genel merkezinden mağazalara gönderilmesini talep ettiği fiyatların hiçbir zaman tüm mağazalarda uygulanmadığını tespit ettiğini, müvekkilinin davalıdan alacağının sabit olduğunu, alacağın miktarının ancak davalının tuttuğu kayıtlarının incelenmesi sonrası ortaya çıkacağını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ———- alacak davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:, müvekkili ile davacı arasında akdedilen —- tarihli ————- uyarınca ticari ilişki kurulduğunu, sözleşmesel ilişki uyarınca davacının faaliyet gösterdiği ——- mağazalarından temin edilen günlük kasa raporlarının davacıya iletildiğini, bu raporlardan elde ettiği hasılat miktarlarına göre müvekkiline fatura kestiğini, ———— döneminde sitemin teknik olarak değişmesine rağmen sözleşme şartlarında değişiklik olmadığından ödemelerde bir farklılaştırma yoluna gidilmediğini, davacıya tüm ödemelerin yapıldığını, davacının asılsız iddialarına ilişkin ispat külfetini yerine getirmediğini, sözleşmenin 11.6 maddesi uyarınca ———- ticari defter, yazışma vc diğer kayıtlarının yegane delil olarak kabul edildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava mahiyeti itibariyle, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğu iddiası ile açmış olduğu alacak davasıdır.
Tarafların iddiaları, savunmaları ve toplanan deliller kapsamında, davalı defter ve bilgisayar kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere dosya bilgisayar mühendisi ve mali müşavir bilirkişiden oluşturulan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen —— tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi raporunda, davacının kullandığı her iki programın da ————— olduğu, davalının ———– programına geçmesinin iddia edildiği gibi bir yanlışlık yapılmasına imkan vermeyecek ——— programları olduğu, dış kullanıcıların ekranlarında görecekleri bölümleri davalı kendisi belirlediği için bazı hesaplamaların görünmeme olasılığının bulunduğu, davalının —-tarihi itibariyle davacıya ————- borçlu durumda bulunduğu, —— tarihinde —- İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyasında bu tutar ödenerek borcun sıfırlanmış olduğu, dava tarihi olan ——– tarihi itibariyle davacının davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı tarafın adresinin —– olması nedeniyle, davacı tarafın defter ve kayıtlarının incelenmesi için ——— Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, davacı tarafın defter ve kayıtları incelenmek suretiyle tanzim edilen raporda, tarafların ticari defter ve kayıtlarının örtüştüğü, buna göre dava tarihi olan ————— itibariyle davacının davalıdan herhangi bir cari hesap alacağının bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın cari hesap alacağından kaynaklanmıyor olması nedeniyle davalı kayıtlarının bilgisayar mühendisi tarafından incelenmesi gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan raporlara karşı ileri sürülen itirazların karşılanması ve kayıtların karşılaştırılması suretiyle ek rapor tanzim edilmesi için dosya daha önce rapor tanzim eden bilgisayar mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen ———tarihli ek raporda, yapılan inceleme sonucunda davalının davacıdan ———- alacaklı göründüğü yönünde görüş bildirilmiştir. Davacı tarafından rapora itiraz edilerek yeni bir heyetten rapor alınması talep edilmiş, ancak alınan raporların dosya kapsamıyla uyumlu ve yeterli olduğu görüldüğünden yeni rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden davacının davalıdan alacak talep etme hakkının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı taraf, imzalanan sözleşmeye istinaden davacının mağazalarında kendi mallarının satıldığını, bu durumun davalının sisteminde kayıtlı olduğunu, ancak satılan malların bedellerinin kendisine ödenmediğini iddia etmektedir. Atanan bilirkişiler tarafından tarafların defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemeler sonunda, davacının davalı taraftan alacaklı olmadığı tespit edilmiştir. Davacının alacak iddiasını cari hesaba dayandırmamış olması nedeniyle cari hesapta alacaklı olmamasının normal olduğu düşünülebilirse de, davacı tarafından, davalının mağazalarında satışının yapıldığı ancak bedellerinin tahsil edilemediği iddia edilen ürünlerin satışına ilişkin herhangi bir kayıt dosyaya sunulmamıştır. Basiretli tacir gibi davranması beklenen davacı taraf, davalının mağazalarında ürünlerinin satıldığını, bütün kayıtların davalı tarafta tutulduğunu beyan ederek ederek alacağının tespitini ve tahsilini talep etmektedir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5.2.maddesinde davacı tarafın yaptığı satışlar için fatura tanzim edeceği düzenlenmiş, yine sözleşmenin 11.6. maddesinde davalı şirketin ticari defter, yazışma ve diğer kayıtlarının yegane delil olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. Bu sözleşme hükümleri nazara alındığında, davalının mağazalarında satıldığını ancak bedelinin davalı tarafından kendisine ödenmediğini iddia eden davacının, basiretli bir tacir gibi davranıp sattığı malların kayıtlarını tutması ve sözleşmede düzenlendiği üzere fatura tanzim etmesi gerekirken, bu işlemlerin yapmadığı anlaşıldığından, taraflar arasındaki, davalı şirketin ticari defter, yazışma ve diğer kayıtlarının yegane delil olarak kabul edileceği hususundaki anlaşma da göz önünde bulundurularak, mevcut dosya kapsamı ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
K A R A R : Yukarıda açıklandığı üzere:
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harcın peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 116,38-TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ————— Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/06/2020