Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1218 E. 2020/443 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1218 Esas
KARAR NO: 2020/443
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2016
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ——— veren sektörün önde gelen kuruluşlarından olduğunu, davalı tarafın talepleri üzerine verilen hizmet neticesinde müvekkili şirketin, davalı borçludan fatura karşılığı, ———– tutarında alacağının olduğunu, davalının ödemesi gereken hizmet bedeli borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için davalı tarafa yazılı ve sözlü olarak defalarca kez müracaat edildiğini ancak herhangi bir olumlu netice elde edilemediğini, bunun üzerine————-İcra Müdürlüğü ————- sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini, başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edildiği ancak davalının cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, toplam —– adet faturaya dayalı olarak davacı tarafça başlatılan ——— İcra Müdürlüğü’nün———-Esas sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar isteminden ibarettir.
Başlatılan icra takibinde davalı tarafa ödeme emri ——- tarihinde tebliğ edilmiş, davalı tarafça takibe— günlük itiraz süresi içerisinde ———- tarihinde itiraz edilmiş olup, davacı tarafından mahkememize 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın tacirler arasında olması sebebiyle davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi incelemesi yapılması amacıyla —- Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişinin——— tarihli raporunda özetle: “Davalı şirketin defter ve kayıtlarının açılış kapanışlarının usulüne uygun tutulduğu, davacı firma tarafından davalı firma adına düzenlenmiş olan — adet faturanın davalıya ait resmi defterlerinde kayıt altına alındığının tespitinin yapıldığını, davacının başlattığı icra takibine esas — adet fatura karşılığındaki asıl alacak toplam tutarı olan ——içinde bulunduğu ——— bulunduğunun tespitinin yapıldığı kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu sunmuştur. Talimat mahkemesinde yapılan inceleme sonrası, davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi eşliğinde inceleme yapılmış olup, bilirkişinin ———– tarihli raporunda özetle: “Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulan ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğunu, dava konusu icra takibinin dayanağı olan toplam—- tutarındaki —– faturanın, davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacı şirketin defterlerinde kayıtlı davalının ödemesinin bulunmadığını, davalı şirketin ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucu hazırlanan ——– tarihli bilirkişi raporunda yapılan “davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş olan —adet faturanın ———– ait resmi defterlerde kayıt altına alındığı” tespiti dikkate alındığında, dava konusu takip talebinin dayanağı faturaların, karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğunu, ——-tarihi itibariyle, takip konusu faturalara ilişkin olarak davacının davalıdan —— asıl alacak ve ——-işlemiş faiz olmak üzere toplam ———-alacaklı olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur. Mahkememizce alınan bilirkişi raporları hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğundan hükme esas alınmıştır.
Fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir.Ancak davacı tarafından düzenlenen faturanın davalı ticari defterlerine kaydedilmesi faturada belirtilen malın/hizmetin alındığına karine teşkil eder.Mal/Hizmet alınmadığının ispat yükü bu durumda davalıya aittir. Davalı bu hususu ancak yazılı delillerle ispat edebilir. Bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere davalı taraf takibe konu tüm faturaları defterlerine kaydetmiş olup, her iki tarafın defter kayıtları birbiriyle örtüşmektedir. Bu durumda davacı yanın faturalar karşılığı hizmetini eksiksiz olarak yerine getirdiği anlaşılmış, takip konusu faturalar nedeniyle davalı yan ödeme yapmadığından davacının takip miktarı kadar alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan borçlunun temerrüdü TBK’nın 117. Maddesinde düzenlenmiş olup, ilgili hükme göre muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Takip konusu faturalar incelendiğinde her biri için 30 gün sonrasına kadar vade belirlenmiş olup, davalı taraf faturaları defterlerine kaydetmiş, herhangi bir iade faturası düzenlememiştir. TTK’nın 21. Maddesi uyarınca bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Davalı taraf faturalara süresi içerisinde itiraz etmediğinden fatura içeriğini kabul etmiş sayılacağından, TBK’nın 117. Maddesi uyarınca davacı yanın vade tarihini usulüne uygun biçimde belirlediği anlaşılmış, bilirkişi raporunda hesaplanan toplam ———— işlemiş faizin takip tarihi itibariyle davalıdan talep edilebileceği anlaşılmıştır.Açıklanan sebeplerle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde: Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça davalı tarafa bu ticari ilişki kapsamında faturalar düzenlendiği, ancak davalı tarafça ödeme yapılmadığından icra takibine geçildiği anlaşılmış, Mahkememizce alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve denetlenebilir bulunmuş, faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle malın/hizmetin teslim alındığı kabul edilmiş, davacının talep ettiği faizin———– fazla olduğu anlaşılmış, bu nedenle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen tutar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiş, davacının avans faizi talep edebilecekken takip talebinde yasal faiz talep ettiği, faiz oranının uygun olduğu anlaşılmış, faiz miktarına ilişkin itirazlar yerinde görülmemiş, itirazın kısmen iptaline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1——- İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin ——– asıl alacak ve —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —— üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 55,71-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 26,51-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 58,40-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.367,33-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%99,44 Kabul %0,56 Ret) hesaplanan 1.359,73-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 815,55-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4,56-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı. 07/07/2020