Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1150 E. 2020/980 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1150 Esas
KARAR NO : 2020/980
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2016
KARAR TARİHİ : 01/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —– tarihinde — yolcu konumundayken ——–bariyere çarparak kaza yaptığını, kaza sonucu müvekkilinin —— kaldırılarak ilk müdahalesinin yapıldığını, kazaya karışan —- plakalı aracın ————- sigortalandığını, trafik kazası nedeniyle müvekkilinin belirlenecek maddi tazminat tutarlarının hüküm altına alınması talebinde bulunduklarını, müvekkilinin meydana gelen trafik kazası sebebiyle çok zor günler geçirdiğinden müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari —— tazminatın temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından —- kapsamında sigortalı olduğunu, maddi zararlarda araç başına azami —– sınırlı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının kaza tarihi itibariyle sigortalının kusuru oranında olduğunu, kaza tespit tutanağına göre davacının yolcu mu sürücü mü olduğunun belli olmadığını, hadisenin davacının beyanına göre zapta geçirildiğini, bu durumun tamamen şaibeli olduğunu davacı tarafın sigortalının kusurunun ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, eğer davacının her ne kadar sürücünün kaçtığı trafik zaptında beyan edilmiş ise de, sürücünün ismini dahi veremediğini, çünkü davacının sigortalı aracın sürücüsü olması halinde talebinin kimse kendi kusurundan yararlanamaz ilkesi gereği teminat dışında olacağını, dava konusunun haksız fiilden kaynaklandığını sigortalı aracın ——-olmasından ötürü ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle uygulanması gerek faizin yasal faiz olduğunu, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda, sorumluluğunun azami limit ile sınırlı olacağına, müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacının yolcu olduğu—–plakalı aracın —— tarihinde tek taraflı olarak karıştığı kaza nedeniyle davacının maluliyete uğradığı ve bu kapsamda maddi zararının bulunduğu iddiasıyla sigortacıya karşı açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacının dava tarihinden önce sigorta şirketine başvurduğu, dava şartının tamam olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce davacının tedavi gördüğü hastanelerden kayıtlar getirtilmiş, sigorta şirketinden hasar dosyası celp edilmiş yine ——– hizmet döküm cetvelleri istenilmiştir.
Eldeki davada davacının yolcu mu sürücü mü olduğu uyuşmazlık konusu olduğundan bu hususu tartışmak gerekmektedir. Dava dosyası içeriğinde mevcut düzenlenen kaza tespit tutanağında sürücünün tespit edilemediği, davacının da yolcu sütununda yer aldığı anlaşılmaktadır. — tarihli dilekçe ile; kaza anında aracı ——- sürdüğünü beyan etmiştir. Mahkememizce — tarihli duruşmada —— tanık olarak dinlenmiştir. Tanık —– özetle: “Olay tarihinde kazaya karışan plakasını hatırlayamadığı arkadaşı ———- ödünç aldığı ——kendisinin kullandığını, davacının ise arkasında oturduğunu, olay tarihinde ———seyir halinde olduklarını, kazanın —– içerisinde olduğunu hatırladığını, ——-yolundan devam ederken arabaların sıkıştırması üzerine frene bastığını, araçların şerit değiştirmesi üzerine mecburen emniyet şeridine kaçtığını ancak —– arkası kaydığı için bariyere sürttüğünü, hızın normal olduğunu,—- civarında olduğunu, —– toparladığını düşmekten kurtuldukduklarını ancak davacının yaralandığını, —- arka tarafının bariyere vurduğu için arkadaki çanta kırıldığını ve davacının yaralandığını, kendisinin de hafif şekilde yaralandığını, ancak asıl çarpmanın —— arkasında meydana geldiğini” beyan etmiştir. Tanık beyanının olaya uygun olduğu, tanığın kazaya ilişkin detaylı olarak anlatım yaptığı, kaza tespit tutanağında da davacının yolcu sütununa kaydedildiği ve resmi belgenin aksi sabit oluncaya dek geçerli olacağı hususları bir arada değerlendirildiğinde, davacının araçta yolcu olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının maluliyet oranının tespiti için —- rapor alınmıştır. —- tarihli raporunda özetle: “Davacının —– tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle E cetveline göre %4.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, kişinin iyileşme süresinin —- tarihinden itibaren —— aya kadar uzayabileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davalının rapora itirazları ve — raporunun poliçe tarihinin—– tarihinden önce olması sebebiyle uygulanması gereken ——- göre tanzim edilmemiş olması nedeniyle —- yönetmeliğe uygun rapor tanzim edilmesi istenilmiştir. —– tarafından tanzim edilen ek raporda ise bu yönetmeliğe göre rapor tanzim edilmediği Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır. Ancak poliçe tarihinin—- olması dikkate alınarak ek rapor hükme esas alınamamıştır. Her ne kadar —– tarafından ara karara uygun ek rapor tanzim edilmemiş ise de; başkaca dosyalarda ————göre rapor tanzim edilmesi için ek rapor alındığında gelen yazı cevabından; bu yönetmeliğin sadece çalışma gücünün %60’ını kaybedip kaybetmediğine ilişkin olduğu ve bu nedenle bu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybının belirlenmeyeceğinin bildirildiği eldeki davada da talep edildiği halde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre rapor hazırlanıldığı anlaşılmakla, Maluliyet Tespit İşlemler Yönetmeliği’ne göre rapor tanzim edilemeyeceğinden —– tarihinde alınan rapordaki yönetmelik uygun bulunmuştur.
Mahkememizce kusur durumunun tespiti için makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır.Bilirkişinin —- tarihli raporunda özetle: —- plakalı—– sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, motosiklette yolcu olduğunu beyan ettiği için ehliyet ve alkol kontrolü yapılmamış olan davacı —–bilinmeyen sürücü olabileceğini, davacı —- kaza anında —- plakalı —- yolcu olduğunun kabulü halinde —— kullanımına herhangi bir müdahalesi olmadığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, davalı —– kaza tarihini de kapsayacak şekilde —- plakalı aracın —- kapsamında sigorta teminatı altında olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur. Alınan raporlar sonrasında tazminat hesabı için aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır. Hesap bilirkişisinin — tarihli raporunda davacının —- esas alınarak yapılan hesaplamada ——- aylık geçici iş göremezlik zararının — olduğu, sürekli iş göremezlik maddi zararının ise —-olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı taraf ——– ek raporunda tespit edilen Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre davacının %0 maluliyetinin esas alınması gerektiği ve geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığı yönünde rapora itiraz etmiş ise de; yukarıda bahsedildiği gibi dava konusu uyuşmazlıkta poliçe tarihi itibariyle bu yönetmelik uygulanamayacağından yine geçici iş göremezlik zararından sorumluluğunun devam ettiği de göz önüne alınarak rapora itirazları yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili hesap raporu sonrası Mahkememize sunmuş olduğu —- tarihli dilekçesi ile dava değerini fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile — arttırarak——— dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkememizce talep arttırım dilekçesi davalı yana tebliğ edilmiş, davalı vekili—– tarihli dilekçesi ile rapora itirazlarını ve zamanaşımı itirazını sunmuştur. Mahkememizce davalının zamanaşımı itirazları kaza tarihinin ——- olması sebebiyle henüz dolmadığından reddedilmiş, rapor ve talep arttırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, hastane evrakları, tanık beyanı alınan maluliyet raporu,kusur ve hesap raporu birlikte değerlendirildiğinde; davanın davacının yolcu olduğu —- plakalı aracın ——–tarihinde tek taraflı olarak karıştığı kaza nedeniyle davacının maluliyete uğradığı ve bu kapsamda maddi zararının bulunduğu iddiasıyla sigortacıya karşı açılan maddi tazminat davası olduğu, dinlenen tanık beyanı ve kaza tespit tutanağı bir arada değerlendirildiğinde davacının araçta yolcu konumunda bulunduğu bu nedenle tazminat talep edebileceği kanaatine varılmış, davacının %—– ay geçici iş göremezlik zararı hesaplaması neticesinde hükme esas alınan hesap raporu doğrultusunda toplam —– zararının bulunduğu anlaşılmış, rapor ve talep arttırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davacı vekili talep arttırım dilekçesinde açıkça dava tarihinden itibaren yasal faiz istediğinden talebi gibi karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacı tarafın maddi tazminat istemi yönünden— geçici iş göremezlik,— sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam—- dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.661,99-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20-TL harç ile, 284,00-TL tamamlama harcı toplamından oluşan 313,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.348,79-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 29,20-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı, 284,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 342,40-TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.677,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden ——- Tarifesine göre hesaplanan davacı vekili için takdir olunan 11.575,27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/12/2020