Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1117 E. 2021/378 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1117 Esas
KARAR NO: 2021/378
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/10/2016
KARAR TARİHİ: 09/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalılardan —— çalıştığını ve kendi isteği üzerine — tarihinde faaliyetine son verdiğini, —– çalıştığı süre boyunca hem altında çalışan kişilerle hem de sahadaki temsilcilerle sıkıntı yaşadığını, şirket adına hareket ettiği için müvekkilinin imajını kötü etkilediğini, işbu faaliyetin maksadının ayrıldıktan hemen sonra eşi olan diğer davalı ——– unvanlı şirketi kurduğunu, davalı —— yaparken sürekli müvekkili şirket aleyhinde propaganda yaptığını, katıldığı eğitimlerde ve toplantılarda sahadaki temsilcilere şirketin mali durumunun kötü olduğunu ve iflas edilebileceğini söyleyerek ilgilileri şirketten soğuttuğunu, davalı ——— rekabet içeren eylemlerini meşrulaştırmak maksadıyla kurduğu şirketin maliki olduğunu, davalı şirketin —— sayfasındaki ürünleri gösteren —- müvekkilinin internet sitesindeki katalog sayfasından aynen kopyalandığını, davalı —— görev yaptığı sürede diğer davalılar ——ayarttığını, davalı —- temsilcilerle yaptığı görüşmede, —– olduğunu belirterek aleyhte —– yaptığını, davalılardan —- müvekkili şirkette —– tarihinde işe başladığını ve ——–tarihinde istifa ettiğini, bilahare davalı şirkette çalışmaya ve kurucu üye namzeti ile şirkette bulunmaya başladığını, işbu davalının da rekabet yasağına aykırı davrandığını, davalı —– de şirket bünyesinde temsilci olarak çalıştığını, bu şahsın da şirket aleyhinde —— yaptığını beyan ederek, haksız rekabetin tespitine, davalılardan ———– karalayıcı ve itibar zedeleyici ifadeleri sebebiyle TTK’nun 55/1-b-1 maddesi uyarınca, sözleşmeyi ihlale ve sona erdirmeye yöneltme eylemleri sebebiyle TTK’nın 55/1-b-l uyarınca müvekkili şirkete verdikleri zararlar sebebiyle TTK’nın 56.maddesi uyarınca, —- maddi, —- manevi tazminatın iş bu davalılardan tahsiline, diğer davalı —– müvekkili ile akdettiği iş sözleşmesinin —- cezai şartın tahsiline, davalı —- müvekkili ile akdettiği iş sözleşmesinin ——- tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı ——— cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ve taleplerinin hukuken korunur nitelikte olmadığını, davacının kullanılan —— müvekkili şirketin kopyaladığını iddia ettiğini ancak işbu iddiasının yanlış ve bilişim teknolojisine tamamen aykırı olduğunu, şirketi —— tasarımının özgün olduğunu ve bir yazılım firmasına verildiğini, yazılım firmasının da özgün bir şekilde yeni bir yazılım yaptığını, bu sayfadaki kodların indiren herkesin kullanabilmesine tahsis edilmiş ücretsiz kodlar olduğunu, ayrıca ———- olduğunun yazılı olduğunu, davacının haksız rekabet iddiasına ilişkin olarak tevsik edici herhangi bir belge ibraz edemediğini, haksız rekabete ilişkin olarak müvekkilinin herhangi bir fiili ve davranışının olmadığını, ticaret yapmanın serbest olduğunu, davacının ürünlerinin satışının engellenmesi ve kötülenmesinin söz konusu olmadığını beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin kurucusu ve ortağı olmadığını, diğer davalı ——-olmalarının şirketin sahibinin müvekkili olduğunu ispatlamayacağını, davacı yanın müvekkili ile yazılı iş sözleşmesi yapmadığını, haksız rekabet konusunda taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, müvekkilinin emeklilik hakkını kazandığı için —- tarihinde davacı şiıketteki çalışmasına son verdiğini, bu kararı almasında kendisine söz verilmiş olan —– hissesinin verilmemesinin sebep teşkil ettiğini, müvekkilinin davacı şirket bünyesinde çalıştığı dönemde altında çalışan ve sahadakiler ile ilgili sıkıntı yaşamadığını, şirketin imajını hiçbir surette kötü etkilemediğini, ——- düşüklüğü göstermediğini, aksi halde cironun —– kapanmayacağını, müvekkilinin davacı şirkette çalışırken ve ayrıldıktan sonra aleyhte propaganda yapmadığını, keza şirketin mali durumunun hiçbir yerde kötülenmediğini, müvekkilinin davalı —— beraber çalıştığını, müvekkilinin —- yetiştirmediğini ve kendisine emek vermediğini, —— olduğunu, iş aradığının temsilciler marifeti ile müvekkiline bildirildiğini, bilahare işe alınması için ricada bulunulduğunu, dolayısı ile davalı şahısların ayartılmadığını, diğer yandan müvekkilinin bir marka olduğunu, kendi çevresi ve portföyünün olduğunu, aksine davacının müvekkilinin portföyünden yararlandığını, davacı dilekçesi ekinde sunulan mesajların da düzmece olduğunu ve reddedildiğini beyan ederek, davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı şirketin çalışanı değil, müşterisi olduğunu, fatura karşılığı davacıdan ürün satın aldığını, müvekkilinin niteliği gereği davacı ile çalışmasını hiçbir gerekçe göstermeden sonlandırabileceğini, davacının belirttiği gibi aleyhte herhangi bir propaganda yapılmadığını, maillerin ise işbu dava için yazdırıldığını ve komplo yapılarak delil yaratılmak istendiğini, müvekkilinin ne—- aleyhinde ne de —- konusunda bir beyanının olduğunu, davacı şirketin temsilcisi iken davalı —- ziyaretlerde bulunmadığını, ——– konusundaki iddia ve mail yazışmalarının gerçeği yansıtmadığını, davacı şirketin hiçbir surette karalanmadığını beyan ederek, davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiği iddiasıyla açılan tazminat davasıdır.
Davacı vekili, —- tarihli dilekçeyle, davalılar —–yaptıkları protokolle sulh olduklarını, davalılar —–davadan feragat ettiklerini, feragat ettikleri davalılar yönünden maddi tazminat taleplerinin —kısmından, manevi tazimnat taleplerinin — kısmından feragat ettiklerini, diğer davalılar —- yönünden davaya devam ettiklerini beyan etmiştir.
Yargılama sırasında alınan — tarihli bilirkişi raporunda, hakkında davaya devam edilen davalı —– atfedilebilecek herhangi bir kötüleme eylemine rastlanmadığı, davalı —- getirilen rekabet yasağının davalının ——- kısıtladığını, bu sebeple bir kelepçeleme sözleşmesi olduğu ve geçersiz kabul edilmesi gerektiği, diğer davalı —– akdedilen rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olduğu, davalılın bu yasağa aykırı davrandığını cevap dilekçesinde açıkça ikrar ettiği yönünde görüş bildirilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, itirazların karşılanması amacıyla tanzim ettirilen—– tarihli ek raporda kök rapordaki görüşlerin aynen muhafaza edildiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalılar—- iddia edilen eylemlerin davacı ile bu davalılar arasındaki iş akdi devam ederken, yani bu davalılar davacının çalışanı olduğu dönemde başladığı iddia edildiğinden, davanın bu davalılar yönünden HMK. m. 167 gereği tefrik edilmesine karar verilmiş ve dosya mahkememizin —– sırasına kaydedilmiştir.
Davalı —— davacının sigortalı çalışanı olmadığı, bu davalının bağımsız temsilci ve müşteri sıfatıyla çalıştığı, yaptığı satış üzerinden prim aldığı, davacının —- olmadığı, —– ortaklarının olduğu, şirketin mali durumunun çok kötü olduğu, güvenilir bir şirket olmadığı yönünde beyanlarda bulunmak suretiyle davacıyı karaladığı iddia edilmiş, tanzim edilen bilirkişi raporunda davalının bu yönde kötüleme eylemine rastlanmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, davacı vekilinin davadan feragate yetkisi olduğu anlaşılmış, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda davalılar —– —- feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı —— yönünden ise, davalının davacıya bağlı çalışan olmadığı, davacıdan aldığı ürünleri üçüncü kişilere satarak prim elde ettiği, dava dilekçesi ekinde sunulan mail yazışmalarında bu davalının adının geçtiği ve davalının iddia edilen karalayıcı sözleri söylediğinin üçüncü şahıslar tarafından iddia edildiği, davalı tarafından bizzat gönderilmiş bir mail bulunmadığı görülmüş, her ne kadar davalı —- davacı şirketi kötülediği iddia edilmişse de, davacının davalı —- hakkındaki iddiaları, iddia düzeyinde kalmış, mevcut dosya kapsamıyla ispatlanamamış olduğundan, bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın davalılar ——- Yönünden feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davanın davalı —– yönünden REDDİNE,
3-Alınması gerekli 59,30-TL harcın peşin alınan 3.927,82-TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.868,52-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı —- tarafından yapılan 14,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
6-Davalılar —– tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalılar —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —– verilmesine,
8-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —– Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2021