Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/92 E. 2022/225 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/92 Esas
KARAR NO: 2022/225
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/01/2015
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
— tarihinde davacının — plakalı —-yürüyüş yaptığı sırada, davalı sürücü ——plakalı —- ile kaldırımda yürüyen davacı yaya —–kısmındaki —- çarptığını, — kızgın yağın davacının üzerine döküldüğü ve çatıdan düşen kiremidin davacının başına çarptığını, davalı sürücünün —plakalı — hareketine devam ederek davacının park halindeki——-plakalı —- çarptığını, davalı sürücü — kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, ceza yargılamasının devam ettiğini, davacının 30 gün yanık tedavisi gördüğünü, —–raporu aldığını, sürekli sakat kaldığını, ressam olduğu ve elindeki yaralanmaların ressamlık yapmasına engel Olduğunu, kalıcı izler meydana geldiğini, — hasar gördüğü ve değer kaybettiğini, davalıya ait —davalı —teminatı altında olduğunu, işbu dava öncesinde —- başvurulduğu ve bir miktar ödeme yapıldığı ancak yetersiz olduğunu, davalıya ait —-, davalı —- teminatı altında olduğunu açıklanan nedenlerle—sürekli sakatlık tazminatı, —geçici iş göremezlik zararı, ——- tazminatın temerrüt tarihi itibariyle avans faizi ile —- tahsiline, bakiye maddi tazminatın temerrüt tarihi itibariyle avans faizi ile — sınırlarına göre ortaklaşa ve zincirleme tahsili, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davacıya ait —– değer kaybının kaza tarihi itibariyle avans faizi ile —-tahsiline,
— manevi tazminatın — tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
Davalı — vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın — plakalı —arıza nedeniyle meydana geldiğini ve kendisinin kusuru olmadığını, iddia edildiği gibi fren yerine gaza basma durumunun olmadığını, davacının geçici iş göremezlik dönmeinde ücretini alması sebebiyle zararının oluşmadığını, kazanın kalıcı sakatlığa neden olmadığını, sağlık harcamalarının ve bedeni zararların abartıldığını, bu zararın ispat edilmesi gerektiğini, —- plakalı — önemli hasar olmadığını ve sigorta şirketi tarafından ödendiğini, değer kaybı olmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, avans faizi talep edilemeyeceği açıklanan nedenlerle davacının haksız, mesnetsiz ve fahiş talepleri içeren davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Daval—vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan — plakalı — teminatları altında olduğunu, manevi tazminat talebinin teminat içinde olmadığını, davacıya —tarihinde —-yaralanması ile ilgili ödeme yapıldığı, davacının zararının maluliyetine göre hesaplanıp karşılandığını, davanın reddi gerektiğini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde tedavi giderlerinin teminat altında olmadığını, kusur oranının tespiti için dosyanın — gönderilmesini talep ettiklerini, —hasar tutarı karşılığı ——– olmak üzere toplam —- ödendiğini ve hasar tutarı yönünden sorumluluklarının kalmadığını açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu ancak dava konusu yapılan taleplerin —–poliçesi teminatında olmadığını, kaldı ki kabul anlamına gelmemekle birlikte teminat dahilinde olsa dahi —- tükenmeden —- işletilmesinin mümkün olmadığını, tarafların kusur durumunun incelenmesi gerektiği, hasarın uzman bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiğini beyanla açıklanan nedenlerle öncelikle dolaylı zararların teminat dışı olması nedeniyle davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı yana yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle, — tarihinde davalı sürücü —– yürüyen davacıya çarpması sonucu davacının yaralanarak malul kaldığı, tedavi gideri zararlarının olduğu, aracında değer kaybı meydana geldiği iddiasıyla aracın sürücüsü, —- karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce ceza dosyası celp edilmiş, — kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş, davacının maluliyetine ilişkin — rapor alınmıştır. — tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının, ——- kapsamında malüliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığı cihetle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren —-yönünde görüş bildirilmiştir. Davacının rapora itirazları kapsamında muayenesi yapılarak —– içerir Engelli Sağlık Raporu alınmıştır. Alınan rapora bu defa davalı, raporlar arası çelişki olduğundan bahisle itiraz etmiştir. Mahkememizce aktüer bilirkişiden rapor alınmış, davalı çelişki giderilmeden rapor alındığı yönünde itiraz etmiştir. Kaza tarihi itibariyle Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’ne göre maluliyet raporu tanzim edilmesi gerektiğinden dosyanın bu yönde rapor tanzim edilmesi için —tevdine karar verilmiştir. —- tarihli raporunda özetle:”—– ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; —- gerekçesi ile maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine göre maluliyet oranının tespit edilemeyeceğini belirtmiştir. Davacının rapora itirazları,—- çelişki olması sebebiyle maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine uygun olarak çelişkinin giderilmesi amacıyla Mahkememizce dosyanın —gönderilmesine karar verilmiş, —-Davacının yapılan muayenesinde kazanın maluliyetine neden olacak düzeyde psikolojik araz bırakmadığı cihetle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı” bildirilmiştir. Davacı bu rapora da itiraz etmiş ise de;—ettiği rapor geçici ve yönetmeliğe uygun olmayıp, Hem —giderilmesi amacıyla alınan —— olduğu anlaşılmış, davacının kazadan sonra kazayla ilişkili olarak oluştuğu iddia edilen psikolojik maluliyetini ispatlayamadığı, sürekli maluliyetinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının geçici iş göremezlik, estetik tedavi gideri ve değer kaybı talebi yönünden yine kusur yönünden rapor tanzim edilmesi için dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, bilirkişi heyetince tanzim edilen— tarihli raporda özetle:”Davalı sürücü — sevk ve idaresindeki aracı ile seyrederken hızını aracının teknik özelliklerine, yol ve trafik şartlarına göre ayarlamayarak yaya olan davacıya ve duraklamış olan motosikletlere çarptığı için —- maddelerinde açıklanan kusurları işlediği, %100 kusurlu olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, dava dışı kişilerin kazanın meydana gelmesinde kusurlarının bulunmadığı,—– faturasında sağ yan basamak tutucusu ve sol yan basamak tutucunun orijinali ile değiştirildiğinin tespit edildiği, — düşmesi sonucu basamağı gövdeye bağlayan demirin eğildiği ve orijinali ile değiştirildiğinin anlaşıldığı, normal şartlarda değer kaybı yönünden fazla önemli olmayacağı, honda motor servisi faturasından— orijinali ile değiştirildiğinin tespit edildiği, değer kaybı yönünden fazla önemli olmadığı, — yıldan fazla kullanılan bir —- defalarca düşmesinin bekleneceği, piyasa şartlarında —- ilave bir kazaya karıştığı için takdiren—-değer kaybının uygun olduğu, tıbbi yönden yapılan incelemede hastanın yanık sonrası vücudunda oluşan yanıkların hastaneye yatış gerektirmeyen —.derece olduğunun fotoğraflardan tespit edildiği, fotoğrafların temin edildiği, gönderilen —- ayak ve ellerde çok açık renkli yakın mesafeden ancak seçilebilen izlerin olduğu, saçlı deri tepe arka tarafta yaklaşık —–uzunluğunda —– ameliyat izi tespit edildiği, karındaki izlerin daha önce hastanın geçirdiği laparotomi ameliyatına ait olduğu, yanık nedeniyle belirginleştiğinin hasta tarafından ifade edildiği, yanıkların kalıcı maluliyete sebep olmadığı, hastada mevcut izler için herhangi bir estetik/rekonstrüktif ameliyat/işlem gereksinimi olmadığı, izlerin ömür boyu kalıcı olduğunu, —-kayıtları incelendiğinde davacının kaza meydana geldiği tarih ve sonrasında tüm ücretlerinin tahakkuk ettiği ve ödendiğinin görüldüğü, bu durumda geçici iş göremezlik zararının oluşmadığı kanaatine varıldığı, bir an için aksi düşünülse dahi davalının yaptığı ödemenin hesaplanacak tazminatın çok üstünde olduğu” yönünde görüş bildirilmiştir.Mahkememizce alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı ve davalı —— vekilinin itiraz ettiği tespit edilmiştir.
Davacının rapora itirazları yönünden yapılan incelemede; emsal nitetlikte ——İfade olunan sebeplerle, davacının kaza nedeniyle dudağında oluşan yaralanmanın mahiyetinin ne olduğu, kalıcı iz yaratacak ve estetik müdahale de yapılarak düzeltilmesi gereken mahiyette olup olmadığı; tedavinin gerekliliğinin tespiti halinde ise, bedelinin ne olacağı konusunda, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru olmamıştır.” gerekçesi ile değinildiği gibi bilirkişinin estetik tedavinin gerekliliğini tespit etmesi gerektiği açık olup, Mahkememizce alınan raporda davacının son hali de gözlenilerek yanık izlerinde herhangi bir estetik/rekonstrüktif ameliyat/işlem gereksinimi olmadığı değerlendirilmiş, rapor içinde bulunan fotoğraflarla birlikte dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde alınan rapor Mahkememizce de uygun bulunmuş davacının bu yöndeki itirazları yerinde görülmemiştir. Yine maluliyet oranına ilişkin itirazları az yukarıda belirtilen gerekçelerle yerinde görülmemiştir. Her iki taraf da değer kaybına ilişkin itirazda bulunmuş ise de; raporun tek tek hasar meydana gelen parçaları değerlendirerek ve aracın yaşı dikkate alınarak tanzim edildiği, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu kanaatine varılmakla yerinde görülmemiştir.
Davacı dava dilekçesinin ilk sayfasında değer kaybı, beden gücü kaybı, estetik operasyon bedelinin tüm davalılardan tahsilini talep etmiş, sonuç kısmında ise geçici iş göremezlik, kalıcı iş göremezlik, estetik giderinin — sürücüden, değer kaybının kasko şirketi — işletenden istemiş olup, mahkememizce bu hususta açıklama yapması için davacı vekiline kesin süre verilmiş, davacı vekili değer kaybı yönünden talep sonucunu—- olarak arttırdıklarını beyan ederek dilekçenin konu kısmında belirtildiği gibi değer kaybının tüm davalılardan tahsilini talep ettiğini beyan etmiştir. Mahkememizce talep arttırım dilekçesi taraflara tebliğ edilmiş, rapor ve talep arttırım dilekçesi doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacı dava dilekçesinin netice-i talep kısmında değer kaybı yönünden sadece—- geçmekte ise de dava dilekçesinin ilk sayfasında tüm davalılardan tahsilini talep ettiğinden ve —tarihli dilekçesi de gözetilerek değer kaybının — talep edilebileceği anlaşılmıştır. Öte yandan—- sigortacının, ——poliçe limitinin dışında —- miktardan başlayıp, — limitine kadar zarardan sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Bu haliyle davacının dava dilekçesinin konu kısmında kasko sigorta şirketinden de talep ettiği değer kaybı ve diğer maddi tazminatların —–açılan davanın reddi gerekmiştir. Bu davalı yönünden ret sebebi tüm talepler yönünden teminat limitinin aşmaması sebebiyle sorumluluğun olmaması gözetilerek ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. —– gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır.—- Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Dava konusu trafik kazasında yaralanıp üzerine kızgın yağ dökülen ve yanık oluşan, — iş göremezliği bulunan ve kazanın meydana gelmesinde kusuru olmayan davacının yaralanmasının niteliği, tarafların ekonomik durumu, kaza tarihi nazara alınarak takdiren —, manevi tazminatın davalı sürücüden tahsiline karar verilmiş, davacı taraf avans faizi talep etmiş ise de; dosyada mübrez ruhsat kayıtlarından davalıya ait aracın hususi kaydı bulunduğu anlaşılmış, bu nedenle yasal faize hükmedilmiş, işletilecek faizde talep gibi davalı işleten yönünden olay tarihinden itibaren diğer davalı — şirketi yönünden ise cevap dilekçesinde açıkça davacının — tarihinde ihbarda bulunulduğu bildirildiğinden —- itibaren yasal faize hükmedilmiş, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile — değer kaybı tazminatının davalı — yönünden — tarihinden diğer davalı —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ve—- karşı açılan davanın reddine,
2-Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile takdiren — manevi tazminatın kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı — tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gerekli 560,14-TL harçtan 107,59-TL peşin harç, 1.71-TL tamamlama harcı toplamından oluşan 109,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 450,84-TL harcın davalılar —- yalnızca 6,83-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 107,59-TL peşin harç, 27,70-TL başvuru harcı, 1,71-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 137,00-TL harç giderinin davalılar ——müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan toplam 3.746,55-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre—– yargılama giderinin — davalılar ——- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı —- tarafından harcanan toplam 150,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan (%25,95 Kabul %74,05 Ret) 111,07-TL’sinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı—-tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Maddi Tazminat talebi yönünden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 200,00-TL vekalet ücretinin davalılar —–müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden ret sebebi ortak olan davalılar—kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT 13/3.maddeye göre hesaplanan 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —-verilmesine,
10-Ret sebebi farklı olan Davalı —–kendini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat yönünden AAÜT 3/2 13/4.maddeye göre hesaplanan 1600,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —–verilmesine,
11-Manevi tazminat talebi yönünden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı—- alınarak davacıya verilmesine,
12-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden davalı —-kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT 10.maddeye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
13-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı —– vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 15/03/2022