Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/869 E. 2020/212 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/869 Esas
KARAR NO: 2020/212
DAVA: İstirdat(Trafik Kazasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/08/2015
KARAR TARİHİ: 25/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Mülkiyeti tarafına ait olan—– plakalı ticari aracı ile —– plakalı araç arasında — tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza tutanağına yanlışlıkla—- tarihinin yazıldığını, daha sonra sigorta şirketleri arasında yapılan görüşmeler ve varılan mutabakat ile kaza tarihinin —– kaza nedeniyle tarafına ait araç sürücüsünün kusur oranının —–olarak belirlendiğini, mülkiyeti tarafına ait olan — aracının kaza tarihinde ——- tarafından sigortalı olduğunu, poliçe ile taahhüt edildiği gibi yüklenen kusura karşılık gelen maddi zarardan sigortacısı——– sorumlu olduğunu, davalının tüm görüşmelere rağmen talep edebileceği maddi zararı sigortacısı kendilerine ödeyecek olduğu halde aleyhine —— İcra Müdürlüğü —— E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, icra takibine süresinde itiraz edemediği için takibin kesinleştiğini ve tüm mal varlığına haciz konulduğunu, davalının uğradığı zararı ——- tahsil etmiş olmasına rağmen kendisini de ödeme yapmaya zorladığını, bu nedenle icra tehdidi altında olduğundan— tarihinde —–TL alacağının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;– tarihinde —ve idaresindeki davacı —– adına kayıtlı —-plakalı minibüsün — kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu müvekkili şirket tarafından maddi zarara uğrayan sigortalısı —– plakalı araç için —– TL hasar tazminatı ödemesi gerçekleştiğini, müvekkili sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın rücuen tahsili amacıyla zarara tam kusuru ile sebebiyet veren — plakalı araç sürücüsü —-ve araç işleteni davacı Mehmet Karakuş aleyhine —– İcra Dairesi’nin —-E sayılı dosyasından —– tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçluların yasal süresi içerisinde itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, davacıya ait araç sigortacısı olan—- tarafından müvekkili şirkete—- haricen ödeme yapıldığını, işbu ödemenin icra dosyasına bildirilmediğini, — tarihi itibariyle de bakiye dosya borcu olan ——- davacı borçlu tarafından icra dosyasına ödendiğini, davacının mükerrer ödeme yapıldığı yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu, savunarak; açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, davacıya ait —– plakalı araç ile davalı sigorta şirketine sigortalı olan —— plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazasında davalı sigorta şirketinin sigortalısına yapmış olduğu ödemenin rücuen tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davacının fazla ödeme yaptığı iddiasına dayalı istirdat davasıdır.
Davacı asil dava dilekçesinde, davalının maddi zararı hem sigortacısından hem de kendisinden tahsil ettiği, sigorta şirketleri tarafından yapılan kusur tespitinde %50 kusurlu olduğunun tespit edildiğini beyan etmiş, yine cevaba cevap dilekçesinde kendisinin %50 kusurlu olduğu, kendi sigortacısı —— bu kusur üzerinden ödeme yaptığını belirtmiş,——— tarihli duruşmada da taleplerinin yalnızca kusur yönünden yanlış hesaplama yapılmasına ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce icra dosyası ve hasar dosyası celp edilmiş, dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişinin ——– tarihli raporunda özetle: “Dava konusu olayın karayolları trafik kanunu kapsamında trafik kazası olduğunu, davacı adına kayıtlı—- plakalı ticari araç sürücüsü ——– KTK’nın 84/f maddesini ihlal ederek kaza yerinde yolcu indirme bindirme yaptıktan sonra yoluna devam edeceği esnada doğrultu değiştirme manevrasını yanlış yaparak arka taraftan gelen araç olup olmadığına, aracın gelmesini fark etmesi halinde gelen aracın geçişini beklemeyerek yola devam etmek için ana yola girdiği sırada arka taraftan gelen —– plakalı araca çarparak trafik kazasına sebebiyet verdiği, kazada %100 oranında kusurlu olduğunu, davalı sigorta şirketine sigortalı — plakalı arcın sürücüsü ——— kazada kusurunun olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Davacı vekilinin rapora itirazları nedeniyle ——- kusur raporu alınmıştır.——- tarihli heyet raporunda özetle: “Sürücü——— sevk ve idaresindeki minibüs ile olay mahalline gelip, yolcusunu indirerek tekrar harekete geçişini, gerisine ilişkin gerekli/yeterli kontrolleri yapıp hareket alanını kontrolü altında bulundurarak yapması gerekirken bu hususlara riayet etmediği, sol tarafından kendisini geçmekte olan diğer araç sürücüsü idaresindeki aracın varlığını dikkate almadan sola manevra ile harekete geçerek bu araca çarptığı, —— oranında kusurlu olduğunu, sürücü ——–kusursuz olduğunun kanaatine varılmıştır” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili rapora itiraz etmiş olup, söz konusu kusurun kaza tespit tutanağındaki ifadelerden yola çıkarak düzenlendiğini oysa ki komisyonca oy birliği ile kabul edilen kusur oranlarının dikkate alınmadığını beyan etmiştir. Sigorta Komisyonlarınca belirlenen kusur oranları Mahkememizi bağlamadığı gibi hem ———- hem de makine mühendisi bilirkişiden alınan raporlar birbiriyle ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğundan davacının kaza nedeniyle———–kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan dava dilekçesinde fazla ödeme yapıldığı belirtilen miktarın, davacının sigortacısının—— kusura ilişkin yaptığı ödeme sonrası bakiye miktar ve kapak hesabına ilişkin olduğu anlaşılmış, davacının dava dilekçesi, rapora itirazları ve dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde, takip miktarına (hasar bedeline ve kapak hesabına) itirazının olmadığı, ödenen bedele ilişkin itirazının kusur oranının——–olmasından dolayı kendi sigortacısı olan ——-yaptığı ödeme dışında kaza nedeniyle bakiye borcunun kalmamasından ileri geldiği anlaşılmış, taleple bağlılık gereği, davacının —- kusuru sebebiyle davalı sigorta şirketinin zararın tamamına yönelik başlattığı takip uygun bulunmuş, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi ve ——– birlikte değerlendirildiğinde, davanın davacıya ait araç ile davalıya sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle oluşan hasara ilişkin başlatılan icra takibinde, davacının— oranında kusurunun olması ve bu kapsamda kendi sigortacısının yaptığı ödeme nedeniyle davalının bakiye alacağının kalmadığı fazla ödenen bedelin iadesi gerektiği iddiasıyla açılan istirdat davası olduğu anlaşılmış, Mahkememizce alınan her iki raporda da davacının — kusurlu olduğu tespit edilmiş, alınan raporlar hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğundan yine davacının takip miktarına ilişkin itirazının olmadığı yalnızca kusur yönünde itirazının olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 46,32-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,10-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye iradına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri olmadığından , bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.712.11 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı. 25/02/2020