Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/854 E. 2021/315 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/854 Esas
KARAR NO : 2021/315
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2015
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının —– gösteren bir şirket olduğunu, davacının davalı ile yaptıkları anlaşma uyarınca statik tasarımlar ve projeler gerçekleştirdiğini, tarafların anlaşmaları doğrultusunda davacının tüm bu projeleri süresi içinde ve eksiksiz bir biçimde gerçekleştirdiğini, projelerin hizmet bedeli olarak toplam —- tutarında faturalar keşide edilerek davalıya gönderildiğini, davalı yanca muhtelif tarihlerde toplam — tutarında ödeme yapıldığını, gelinen aşama itibariyle davalının davacıya—- tutarında borcu bulunduğunu, taraflar arasındaki anlaşma uyarınca davacının üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen, davalı şirket borcunun büyük bir kısmını ödemediğini, davacının —— ayından bu yana çeşitli bahanelerle oyaladığını, davacının bu süre zarfında gerek şifahen, gerekse de e-posta aracılığıyla yazılı bir şekilde defalarca söz konusu borcun ödenmesini talep ettiğini, ancak davacının iyi niyetli taleplerinin sonuçsuz kaldığını, davalının aradan geçen 1.5 senelik süre boyunca alacağı semeresiz bırakmak amacıyla suiniyetli tutum ve davranışlar sergilediğini beyanla, davalının —– dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli itiraz sebebiyle %20 inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dosyaya delil olarak faks çıktısı fotokopisi şeklinde bir takım mutabakat formları ile müvekkilinin borçlusu olduğunu iddia ettiği faturalar sunduğunu, taraflar arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme sunmaksızın delil olarak gösterilen bu içeriği muğlak faturaların tek başına hüküm ifade etmesinin düşünülemeyeceğini, nitekim pek çok—- kararı ile sabit olduğu üzere alacak iddia eden tarafın sadece faturaya dayanmasının haklı kabul edilmemekte ve ayrıca faturaya konu mal veya hizmetin temin edildiğinin de ispatının arandığını, ayrıca söz konusu mal veya hizmetlerin bedelleri ve ödeme şekilleri yahut vadelerinin de niteliğine göre bir sözleşme ile tespit edilmiş olması gerektiğini, bunların dışında tedarik edilen mal veya hizmetin sözleşmeye uygun ve eksiksiz olarak temin edildiğinin yahut temin edildiğinin varsayılması gerektiğinin de ispatlanması gerektiğini, tüm bunlar sabit olduktan sonra alacak iddia eden tarafın düzenlediği faturaların karşı tarafa usulüne uygun biçimde tebliğ ettiğini de ispat etmesi gerektiğini, ancak davacının bunlara ilişkin tek bir delil dahi sunmaksızın sadece tek taraflı olarak düzenlenmiş faturalara dayanarak alacak iddia etmesinin hukuki olarak kabul edilebilir bir tarafının bulunmadığını, müvekkili şirketin söz konusu faturalardaki hizmetlerin kendisine temin edildiğini kabul etmediğini, sunulan elektronik postaların delil olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, faturalara konu hizmetlerin müvekkiline zamanında ve tam olarak verildiğine dair davacının beyanı dışında somut bir delilin mevcut olmadığını, davacının davalının ticari itibarını zedeleyecek asılsız iddialarda bulunduğunu beyanla, davacının haksız itirazın iptali talepli davacının reddine, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; taraflara arasında—— davacı tarafından üstlenilen hizmetlerin eksiksiz bir şekilde yerine getirildiğini, bu hususun proje teslim belgeleri ile sabit olduğunu, taraflar arasındaki e-posta yazışmalarının delil niteliğinde olduğunu, davalının aradan geçen — yıllık süreçte projelerin teslimi ile ilgili herhangi bir itirazının olmadığını, sonuç itibari ile davalının —- bakiye borcunun bulunduğunu, davanın kabulü ile itirazın iptali ve davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 2. Cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından sunulan e-postaların delil niteliğinde olmadığını, zira delil niteliğinde olması için e-imzanın olması gerektiğini, davacının hizmeti yerine getirdiğini ispat etmesi gerektiğini, davacı9nın usulüne uygun şekilde ispat edemediğini, bu nedenle davanın reddine karar verilerek %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine ——– dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, fatura – cari hesap alacağına dayalı olarak toplam—– ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflara arasındaki uyuşmazlık ise; davacı şirket ile davalı şirket arasında var olan ticari ilişkiden dolayı davacı şirketin dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirtmiş olduğu projelere ilişkin işleri davalı adına eksiksiz ve tam olarak yerine getirip getirmediği, eksiksiz ve tam olarak yerine getirdiğinin kabulü halinde icra takibine konu cari hesap ve fatura alacağı bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa miktarının ne olduğu, davacı lehine icra inkar tazminatı koşulları oluşup oluşmadığı, davalı lehine kötü niyet tazminat koşulları oluşup oluşmadığı, noktalarında toplandığı belirlenmiştir.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirttiği proje teslim tutanakları, ilgili döneme ait —– — fatura örnekleri vs. tüm deliller dosyaya sunulmuş, davacının dava dilekçesinde belirttiği projelerin temini için ilgili belediye başkanlıklarına müzekkere yazılarak yazı cevapları dosya içerisine alınmıştır. Dosya mali müşavir ve inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek —- tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; dosyaya celp edilen belediye yazıları ve ruhsat bilgilerinden, bir kısım—- arasında davacı şirket iş yerinde çalışanları olarak ve inşaat mühendisleri odası —- kayıtlarına göre de tescile esas yetkili davacı şirket mühendisleri proje tesciline ve imzaya yetkili bulunan —– olarak imzalarının bulunduğu, ——- gelen belgelere ait fatura karşılığının olduğu ve bu projelere ilişkin tutarın —- olduğu, —- herhangi bir fatura karşılığının bulunmadığı, davacının ticari defter kayıtlarına göre ise —- bakiye alacağının göründüğü, dosyaya —- gelen yazı cevaplarının dikkate alınması halinde davacının toplam alacağının—– alacağının olduğu, davacının defterleri dikkate alınması halinde ise davacı alacağının —– alacağı olduğu rapor edilmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna itirazları üzerine bilirkişilerden—- sözleşme imzalandığı, diğer projeler için herhangi bir sözleşme sunulmadığı, davacının dosyaya sunduğu teslim tutanaklarında davalının imzasının olmaması nedeniyle dikkate alınmadığı, tarafların itirazları sonucunda kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirecek bir hususun olmadığı rapor edilmiştir.
Taraflara ait BA-BS formları ilgili ——- celp edilerek ek rapor alınmıştır.—– tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; önceki raporlardaki görüşlerinde herhangi bir farklılık olmadığı rapor edilmiştir.
Tarafların itirazları dikkate alınarak dosya yeni bir bilirkişiye tevdi edilerek tarafların defter ve kayıtları incelenmek suretiyle yeniden rapor alınmıştır. —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraf defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı defterlerinde davacının alacaklı göründüğü, davalı defterlerinde de aynı tutarda borçlu olarak göründüğü, borcun BA formunda da kayıtlı olduğu, hzimetin ifasının karina olarak gerçekleştiği, hizmetin verilmediğinin davalı tarafından ispatlanması gerektiği, buna ilişkin belge sunulmadığı, davacının —- talepte bulunabileceği rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu ihtilafsızdır. İhtilaf konusu ise davacının eksiksiz bir şekilde edimini yerine getirip getirmediği, bakiye alacağının olup olmadığı hususundadır. Hükme esas alınan ——- tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; dava konusu fatura alacağına ilişin alacağın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davalının ——– bildirdiği BA kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf dava konusu faturaları defterlerine kaydetmiş ve—– bildirmiştir. O halde davacının dava konusu faturalara ilişkin hizmeti sunduğu karine olarak kabul edilmelidir. Zira davalı dava konusu faturalardaki hizmeti almadığını iddia ediyor ise, dava konusu faturaları defterlerine kaydetmeden kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren —- içerisinde iade etmeliydi. Eğer ayıplı veya eksik ifa var ise buna ilişkin süresi içerisinde davacıya ihtarda bulunmalıydı. Somut olayda ise davalı faturaları defterlerine kaydetmiş, herhangi bir itirazda bulunmamıştır. Ayrıca dava sürecinde de hizmetin verilmediği noktasında defterlerindeki kayıtları çürütecek nitelikte delil sunmamıştır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında, hizmetin teslim edildiği dosyadaki mutabakat metinleri, taraflar arsındaki yazışmalar, ticari defter kayıtları, tarafların —– bildirdiği BA-BS kayıtları ile ispatlandığından davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafından dava konusu borç defterlerinde kayıtlı olduğundan alacak likittir, bu nedenle %20 icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile—— takip dosyasına davalının yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen devamına,
2-Kabul edilen 244.320,30 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 16.689,52-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.577,43-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14.112,09-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70-TL başvurma harcı, 2.577,43 TL peşin harcın toplamı olan 2.605,13-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 4.980,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 25.552,42-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/02/2021