Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/827 E. 2021/448 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/827 Esas
KARAR NO: 2021/448 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/07/2015
KARAR TARİHİ: 23/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı —-yaya konumunda iken — ve idaresindeki —— aracın kendisine çarpması sonucunda ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası neticesinde vefat ettiği, davacıların, oğullarının daha —— yaşında böyle acı bir şekilde vefat etmesi sonucunda derin bir acı yaşadıkları, her ne kadar müteveffa —– vefat ettiğinde —- yaşında olsa ve ailesine destek olmadığı varsayılsa dahi bir çocuk okula gitmenin yanı sıra evin türlü işlerinde anne babasına bedensel destek olabildiği, çocukları destek olarak değerlendirmek için on sekiz yaşını beklemeye gerek olmadığı, ileride de büyük bir olasılıkla yardım olacağı, davalı —– kazaya sebebiyet veren——– kullanmış olduğu aracı sigortalayan firma olduğu, dolayısıyla davacıların zararından sorumlu bulunduğu beyan edilerek baba ———–tazminatın davalı sigortadan kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Aracın müvekkili sigorta şirketine ——- olduğunu, davaya konu talebin zaman aşımına uğradığını, işletenin sorumluluğunu teminat altına alan davalı şirketin işletenin sorumluluğu bulunmaması halinde sorumlu bulunmayacağını, davalı şirket tarafından ———–davacı ——-ödeme yapılarak sorumluluğun yerine getirildiğini ve davacı yan tarafından da bu ödemeyi takiben ibranamenin imza altına alındığını, trafik sigortasının, araç işletenin sorumluluğunu üzerine almış bulunmasına göre ancak işletenin zarardan sorumlu tutulabildiği hallerde zararı gidermekle yükümlü olduğu sonucuna ulaşıldığı, işletenin sorumluluğunun da ancak sigortalı araç sürücüsünün sorumluluğunun doğması ile ortaya çıkacağı, sigortalı aracın müteveffaya değil, müteveffanın sigortalı aracın yan tarafına çarptığı, Yargıtayın müstekar hale gelmiş kararlarında destek tazminatı talebinde bulunanların ancak destekten yoksun kaldıklarını ispatlaması gerektiği belirtildiği, davacı taraf sigortalıdan herhangi bir ödeme almışsa aynı ödemeyi mükerrer şekilde davalı taraftan tazmin ettiği takdire sebepsiz zenginleşmiş olacağı,——- rücuya tabi bir ödeme alınıp alınmadığının, alınmış ise bu tutarın tazminat hesabından mahsup edilmesi, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın sigorta ettireni ihbarını talep ettiklerini, müterafik kusurun nazara alınmasını beyanla açılan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, kazaya karışan tarafların kusur durumları ve oranının ne olduğu, Davacıların kazada ölen ——- desteğine muhtaç olup olmadıkları, desteğe muhtaç iseler sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme düşüldükten sonra davalı —— bakiye destekten yoksun kalma talep hakları bulunup bulunmadığı ve miktarının ne olduğu, —– tarafından davacılara rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığı, ödeme yapılmış ve gelir bağlanmış ise miktarının ne olduğu, Davalının temerrüte düşürülüp düşürülmediği, temerrüt tarihinin hangi tarih olduğu, noktalarına ilişkin bulunmaktadır.
Dava konusu kazanın ——- tarihinde meydana geldiği, kazada davacıların oğlunun vefat ettiği, davanın ——– tarihinde açıldığı görülmektedir.
2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinde haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerlerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.
Yine maddi ve manevi tazminat istemlerinin bağlı olduğu zamanaşımı süreleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 60.) maddesinde de düzenlenmiştir. 6098 Sayılı TBK’nın 72/1. maddesinde “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” denilerek mülga 818 sayılı BK’nın 60. maddesinde olduğu gibi üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Dava konusu olayda, trafik kazası —- tarihinde meydana gelmiş, görülmekte olan dava ise —– tarihinde açılmıştır. Ceza Kanununda ön görülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesi koşulu, sadece eylemin ceza kanununa göre suç sayılması halidir. Sigortalı araç sürücüsü hakkında ———— dosyası üzerinden kamu davası açıldığı ve ilgilinin mahkumiyetine karar verildiği dosyada sunulu belgelerden anlaşılmaktadır.
5237 sayılı TCK’nın 85.maddesi ve hükmü ve aynı Kanun’un 66/1.maddesi hükmü uyarınca davalı sigortanın zamanaşımı defiinin yerinde bulunmadığı değerlendirilmiştir..
Dosya ———– gönderilerek kusur durumunun belirlenmesi istenmiştir. —— raporunda; sigortalı araç sürücüsü —-%10 oranında kusurlu olduğu, müteveffa — %90 oranında kusurlu olduğu tespit edilmişitir.
Dosya aktüerya bilirkişiye verilerek, ——- bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporunda; davacı anne ve baba için müteveffanın desteğinden yoksun kalma tazminatının yetiştirme gideri düşülerek, davacı —– tazminatın —– olduğuna, davacı —- için tazminatın —- olduğuna, yetiştirme gideri düşülmekten, davacı —– tazminatın —-olduğuna, davacı baba —— tazminatın —– olduğuna, cenaze gideri tazminatının —— olduğunu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Davacılar vekili bila tarihli Dilekçesi ile davasını ıslah ederek başlangıçtaki —- olan talebinin ——— çıkarmıştır. Davacılar vekilinin ıslah dilekçesi karşı tarafa tebliğ edilmiş , davalı vekilince ————- tarihli Dilekçe ile; davacılar talebinin zaman aşımına uğradığı, ıslahı kabul etmediklerini, dayanılan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde; Dosya kapsamında alınan ——tarihli Bilirkişi Raporu oluşa ve denetime uygun bulunmakla Mahkememizce de hükme esas alınmıştır. bilirkişi raporu ile seçenekli olarak hesaplama yapışmış ise de davacının kaza anındaki yaşı da dikkate alınarak yetiştirme giderlerinin düşülmesi suretiyle hesaplama yapılması gerektiği değerlendirilerek davacı anne —- davacı baba —- cenaze ve defin giderlerine içinde ——– tazminat talebinde bulunulabileceği, sonucuna varılmıştır.
Somut olayda müterafik kusur indirim yapılmasını gerektirir bir durum bulunmadığı, davalı vekilinin zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, davalı tarafça dava öncesinde yapılan ödemenin yeterli bulunmadığı bu sebeple de davacıların bilirkişi tarafından hesaplanan bakiye zararının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış olup davacıların açmış olduğu davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların açmış olduğu davanın KISMEN KABULÜNE; Anne —-Baba —- destekten yoksun kalma tazminatı ve —- cenaze defin gideri olmak üzere toplam — davalı sigortadan, ödeme tarihi olan—- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2- Alınması gerekli 217,89- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70- TL peşin harç,37,00-TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 153,19- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacılar tarafından dava açılırken yatırılan 27,70- TL. başvurma harcı, 27,70-TL peşin harç, 37,00-TL tamamlama harcı toplamı olan 92,40- TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
b) Davacılar tarafından sarfedilen toplam 1.608,50-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 326,13-TL ‘nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacılar vekili için takdir olunan 3.189,68-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 3.189,68-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı ve Davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 23/03/2021