Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/703 E. 2019/62 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/703 Esas
KARAR NO : 2019/62 Karar
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/06/2015
KARAR TARİHİ: 24/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili —–, sevk ve yönetimindeki —– plaka nolu kamyonete, davalı ———- sevk ve yönetimindeki ——- plaka nolu aracın tali yoldan ana yola çıkıp tam kusurlu olarak müvekkilinin aracının sol ön tarafından çarpması sonucu müvekkilinin aracının hasarlandığını, müvekkilinin aracında ——–TL hasar meydana geldiğini, davalı tarafa ait aracın sürücünün tam kusurlu olması sebebiyle aracın trafik sigortacısı halk sigorta ile birlikte davalıların aracın değer kaybından müştereken ve müteselsilcn sorumlu olduğunu, bütün bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait ——– plaka nolu araçta meydana gelen değer kaybının belirlenerek kaza tarihinden itibaren yasal faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müleselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ———- vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihi ile dava tarihi arasında yaklaşık 2 yıl geçtiğinden davanın öncelikle zaman aşımı nedeniyle reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek ve önceki savunmalarının baki kalmak kaydıyla, yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartlarına göre değer kaybının belirlenmesi gerektiğini, kazaya karışan ———- plaka nolu aracın şirketleri nezdinde trafik sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olduğunu, bütün bu nedenlerle, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep ettiği görülmüştür.
Davalı ——— vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını ve bu nedenle davanın reddini talep ettiğini, karşı tarafın dayanağı olan maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağının kabulünün mümkün olmadığını, kazanın meydana geldiği kavşakta geçiş önceliğinin müvekkiline ait olduğunu, bir an için olayda müvekkilinin kusulu olduğu kabul edilse dahi davalının trafik sigortasının mevcut olduğunu, talep edilen bedelin davalının sigortacısı tarafından karşılanacağını, davacının aracındaki değer kaybının tespiti için aracın ikinci el rayiç değerinde emsallerine göre kaybettiği miktarın belirlenmesi gerektiğini, bütün bu nedenlerle haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, davaya konu olaylar tarafların kusur durumu ve oranının ne olduğu, dava konu olaydan dolayı davacıya ait ——- plakalı araçtan değer kaybı meydana gelip gelmediği, değer kaybı varsa miktarının ne olduğu, değer kaybı bulunması durumunda, davalıların, değer kaybından sorumlu olup olmadıkları, değer kaybının davalı sigorta şirketinin poliçesi kapsamında teminat altına alınıp alınmadığına ilişkindir.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi raporunda “Davalılardan——– trafik sigortası ile sigortalı —– plaka nolu araç sürücüsü —- % 75 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait —- plaka nolu kamyonet sürücüsü —– % 25 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait —–plaka nolu kamyonetin kaza nedeniyle toplam değer kaybının —-TL olduğu, davalı tarafa ait araç sürücüsü % 75 oranıda kusurlu olduğundan ve trafik sigortası genel şartlarına göre, davalılar bu bedelin 2.700,00-Tl siniden sorumlu olacakları, davacının davalıdan kaza tarihinden ve davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren yasa faiz talep edebileceği” şeklinde raporunu sunmuştur.
Davacı vekilince dava, 10.09.2018 tarihli Dilekçe ile ıslah edilmiştir. Davalı Sigorta vekili 21.09.2018 tarihinde verdiği Dilekçe ile ıslah dilekçesine karşı beyanda bulunarak zamanaşımı defiini ileri sürülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ; Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile kazaya karışan tarafların kusur oranlarına ve dava konusu araçtaki değer kaybına yönelik tespitler ve davalı sigorta şirketinin ıslaha yönelik zamanaşımı itirazı yerinde görülmekle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın Kısmen Kabulü ile 500-TL nin davalı Sigorta yönünden dava tarihinden diğer davalı yönünden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Bakiye 2200-TL nin davalı ———— ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsili ile davacıya verilmesine,
Bakiye kısım yönünden davanın, davalı Sigorta yönünden zamanaşımından reddine,
2- Alınması gerekli 184,45-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 27,70-TL peşin harç ile 38,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplamda 65,70-Tl den mahsubi ile bakiye 118,75-TL harcın 22,00-Tl sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 96,75-TL sinin davalı ——– tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70-TL. başvurma harcı, 27,70- TL peşin harcı, 38,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam olan 93,40- TL’nin( davalı sigorta şirketi 55,40-TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 845,00- TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 156,32-TL nin davalılardan, bakiye 688,68-TL davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
4- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
5- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.700,00- TL vekalet ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 500,00-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.200,00-TL’sinin Davalı ——– alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/01/2019