Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/615 E. 2019/1067 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/615 Esas
KARAR NO : 2019/1067
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ: 09/06/2015
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’un ——– kaydı ile vergi mükellefi olduğunu,——–unvanı altına faaliyetini sürdürdüğünü, Müvekkilinin ——– yıllarına ait defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak üzere davet edildiğini, defter ve belgelerinin muhasebecide olması sebebiyle inceleme elemanına ibraz edilemediğini, davacı hakkında vergi denetmeni tarafından rapor tanzim edildiğini, müvekkilinin bu kere muhasebecisinin peşine düştüğünü, —– tarihinde son olarak adresini tespit ettiğini —– gittiğinde muhasebecinin – ay önce bu adresi terk ettiği ve nereye gittiği de tespit edilemediğini, böylece —-yıllarına ait defter ve belgelerin muhasebeci tarafından tutulmasından dolayı zayi olduğu düşüncesiyle huzurdaki davayı açtıklarını, bu yıllara ait belgelerin noterden tasdik edildiğini düşündüklerini bu yıllara ait tasdik ücretlerinin muhasebeciye ödendiğini, bu nedenlere istinaden muhasebeciye ulaşamamasından dolayı zayi olduğu düşünülen——– yıllarına ait defter ve belgeler için zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle TTK 82/7 kapsamında zayi belgesi verilmesi isteminden ibarettir.
Zayi belgesi verilmesi, TTK’nın 82/7. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili kanun maddesi: “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmünü haizdir.
Davacı vekilinin dava dilekçesi incelendiğinde davacıya ait ——– yılları arası ticari defter ve belgelerin muhasebecide olması ve muhasebeciye ulaşılamaması nedeniyle zayi olduğundan bahisle eldeki dava —- tarihinde açılmıştır. İstanbul Anadolu 42. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——– E. Sayılı dosyası celp edilmiş, incelenen dosya kapsamından davacının eldeki dava konusu defterler hakkında —– tarihli talebe rağmen vergi müfettişine defter ve belgelerini ibraz etmemek sebebiyle Vergi Usul Kanununa Muhalefet suçundan yargılandığı görülmüştür.Davacı tarafından dosyaya sunulan ihtarname örneğinden davacının —- tarihinde muhasebecisine ihtarname göndererek ilgili defterlerin teslimini istediği anlaşılmaktadır. Davacının zayiyi en geç bu tarihlerde öğrenmesi gerektiği göz önüne alındığında davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı anlaşılmaktadır.
Aksi hal düşünülse dahi; zayii belgesi verilmesi davaları sonuçları itibariyle sadece davacı taraf yönünden değil, davada taraf olmayan kimseler bakımından da sonuç doğuran dava türlerindendir. Bu tür davalarda yapılacak incelemeler, sadece davacı tarafın iddia ve delilleri ile sınırlandırılmamalı, zayii belgesi verilmesi istenilen belgelerin, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu belgelerden olup olmadığı, tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni gösterip göstermediği, tasdike tabi defterlerin tasdik edilip edilmediği, davacıya ait defterler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığı ve iddia edilen olayın meydana geldiği yerin tacirin faaliyette bulunduğu yerlerden olup olmadığı hususlarının araştırılarak, ticaret sicil kayıtları getirtilmek suretiyle olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana gelip gelmediğinin tespiti gerekir.
Kanunda sınırlı olarak sayılmasa da davacının zayi olduğu düşüncesiyle açtığı bu davada defterlerin muhasebecide olduğunu beyan edilmiş olup, defterlerin muhasebecide kaybolduğuna ilişkin herhangi bir delil sunmadığından, davacı tacir defterlerinin saklanmasında gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini ispat edememiştir. Öte yandan davacı vekiline —- tarihli duruşmada defterlerin noter bilgilerinin bildirilmesi için süre verilmiş, davacı vekili ———–havale tarihli dilekçesi ile defterlerin alınması, tasdiki işlerinin tamamen muhasebecide olması nedeniyle noter tasdikleri hakkında beyanda bulunmalarının şu an için mümkün olmadığını beyan etmişlerdir. Hal böyle olunca dava konusu defterlerin varlığı bile ispatlanamamışken zayi talebi uygun olmamıştır. Öte yandan davacı hakkında ilgili defterlerin ibraz edilmemesi sebebiyle vergi dairesinde C.Savcılığı’na suç ihbarında bulunulduğu ve hakkında İstanbul Anadolu 42. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——– E. Sayılı dosyasında vergi müfettişine defter ve belgelerini ibraz etmemek sebebiyle Vergi Usul Kanununa Muhalefet suçundan dava açıldığı ve yargılandığı göz önüne alındığında yukarıda bahsedilen kriterler de esas alınarak eldeki davaya konu defterlerin zayi olduğunun inandırıcı delillerle ispat edilemediği anlaşılmış ve davanın reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davanın TTK 82/7 kapsamında zayi belgesi verilmesi isteminden ibaret olduğu, davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, aksi düşülse dahi davacının ilgili defterlerin noter tasdik bilgilerini bildiremediği, defterlerin var olduğu kabul edilse dahi saklanmasında gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini ispat edemediği, davacı hakkında dava konusu defterlerin vergi müfettişine ibraz edilmemesi sebebiyle ceza davasının açıldığı anlaşılmış, yukarıda bahsedilen tüm kritelerler birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40-TL harçtan peşin alınan 27,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 16,70-TL harcın davacıdan tahsiline, Hazine’ye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılmış olan gider avansı bakiyesinin, karar kesinleştiğinde HMK. 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın davacı vekiline tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 17/10/2019