Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/333 E. 2020/393 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/333 Esas
KARAR NO: 2020/393
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/03/2015
KARAR TARİHİ: 30/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———–günü saat —- sıralarında sürücü———-sevk ve idaresindeki ——— plaka sayılı otomobil ile ————— sağ şeritte seyir halinde iken ————–numaralı ————–sonra aracının ön kısımları ile yolun ——-kısmından ———— yönüne doğru karşıdan karşıya geçmeye çalışan müteveffa yaya ————- çarpması neticesinde müvekkilinin ———– gün yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybettiğini, söz konusu aracın ————— tarafından sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin poliçede belertilen sorumluluk çerçevesinde maddi zararlardan sorumlu olduğunu, kaza tespit tutanağı, olaya ilişkin diğer kayıtlar, kamera kayıtları ile kaza yeri ve krokileri incelendiğinde davalı sürücünün asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edilebileceğini, müteveffanın kaza tarihinde ——– yaşında olduğunu, kardeşlerinden ———– yanında kaldığını, müteveffanın evli olmadığını çocuklarının olmadığını tüm bakım ve sorumluluğunu iki kardeşinin yaptığını, müteveffanın sigortalı olarak çalıştığı yerdeki tüm kazancını her iki kardeşine verdiğini, müteveffanın bir inşaat firmasında sigortalı olarak çalıştığını ve aylık ———– ücret almaktayken iş bu kazanın meydana geldiğini, müteveffanın kardeşlerinin sürekli bir şekilde destekten yoksun kaldıklarını, müteveffanın kardeşleri için ayrı ayrı şimdilik ————– destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiklerini, müteveffanın ——-gün yoğun bakımda kaldığı süre içerisinde ————— harcama yapıldığını ve ancak davalıların masrafa yardımlarının olmadığını, bunun dışında defin ve cenaze masrafları olarak da ———- masraf yaptıklarını, müteveffanın ölümünden sonra cenazeye gelenlere yemek verildiğini ve burada da kardeşlerinin —– masraf yaptıklarını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——maddi tazminat, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik ayrı ayrı ———- toplamda ————– manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, alacaklarının teminat altına alınması bakımından kazayı yapan ———- plakalı sayılı aracın devrini önlemek adına kaydına davanın kesinleşmesine kadar ihtiyat-i tedbir konulmasını ile diğer davalılar adına başkaca araç olması durumunda da kayıtlarına tedbir konulmasını, davalılardan araç şoförü ———– adına kayıtlı gayrimenkullere ihtiyat-i tedbir kararı konulmasını ve aynı zamanda diğer davalı adına kayıtlı gayrimenkul bulunması halinde bunlara da tedbir konulmasını taleplerinin olduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ——— vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ———- plakalı araçla ——– tarihinde saat —— civarlarında———- istikametine gitmekte olduğunu, ışıkları geçtikten————— önünde olay meydana geldiğini, araçların ——– —- gittiklerini, esasen ileride semt pazarı olduğundan daha hızlı gitmelerinin mümkün olmadığını, olay anında ——– aracın bir arada gittiğini, diğer iki aracın yanda müvekkilinin önünde olduğunu ve görüş sahasını kapattığını, ———– söylenenlere göre sol taraf deniz sahil tarafından koşarak yola fırladığını, orta şeride geldikten sonra da koşmaya devam ettiğini, —– idaresindeki aracın maktül ——— görünce ani fren yaptığını, ———–bu araçtan kurtulduktan sonra diğer araç direksiyonunu sola kırarak fren yaptığını, bu arada sağ şeritte kaldırım kenarında olan müvekkilinin aracı diğer iki aracın gerisinde olduğundan, görüş sahasını kapattığından müvekkilinin maktül ———görmediğini, havanın yağmurlu yerlerin ıslaklı olduğunu, maktül ———— anda müvekkilinin aracına çarptığını, müvekkilinin bir anda maktülü karşısında gördüğünü, fren yaptığını, maktül ——– cama çarptığını, olayların bu şekilde geliştiğini, davacıların haksız gelir elde etmek için gerçeklere aykırı beyanlarda bulunduğunu müvekkili ———-hakkında ——— Asliye Ceza Mahkemesi’nin ———–Sayılı dosyası ile dava edildiğini ve müvekkilinin kusursuz olduğunun ortaya çıkacağını, davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin de gerçeğe aykırı olduğunu, bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı ———- cevap dilekçesinde özetle; Davalıya ait aracın müvekkili sigorta şirketinde ———- limit ile sigortalandığı, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğu, ————- uyarınca kardeşin destekliğinin bulunmayacağı, kardeşin kardeşe destekliği için özel koşullar gerektiğini, davacı vekilinin tedavi giderleri ile ilgili maddi tazminat talebi bakımından davacıya karşı hiçbir sorumluluğunun olmadığını, ——— için yaptıklarını iddia ettiği masrafların da sigorta şirketinden talebinin mümkün olmadığı, cenaze ve defin giderleri taleplerinim fahiş olduğu, faizin kaza tarihinden itibaren istenilmesinin yasal isabetinin olmadığı, açıklanan sebeplerle davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, ——– tarihinde davalıların işleteni, sigortacısı ve sürücüsü olduğu ——–plakalı araç ile davacıların kardeşi müteveffa ———- karışmış olduğu kazada vefatı nedeniyle, davalıların kusurlu oldukları gerekçesiyle açılan destekten yoksun kalma, manevi tazminat, cenaze defin, yol yemek vb. Talepleri içerir maddi manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce ceza yargılamasının yapıldığı —— Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——— Sayılı dosyası celp edilmiş, davalı ——— hasar dosyası celp edilmiş ve ——— hizmet döküm cetvelleri celp edilmiştir. Deliller toplandıktan sonra dosya aktüer uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş olunup, bilirkişinin ———— tarihli raporunda özetle: “Davacıların kardeşlerine destek olduklarına yönelik beyanlarının mahkeme tarafından kabulü halinde kardeş —— yönünden —– kardeş ———yönünden ————- destekten yoksun kalma tazminatının talep edebileceklerini, tedavi giderleri ve hastane yol giderleri, defin ücreti gibi giderlerin Mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kaza tarihinde ——- plakalı aracın ——- Tarafından düzenlenen ——–tarihleri arasını kapsayan ————poliçesinin sakatlık ve ölüm teminatının limiti ————olduğunu, yukarıda hesaplanan tazminat toplanın limiti aşmadığından, davalı sigorta şirketinden sigorta limitiyle sınırlı olmak kaydıyla talep edilebileceğini, sigorta şirketine hiç bir ihbarda bulunulmaksızın dava açılması halinde sigortasının davanın açıldığı tarih itibariyle temerrüde düşmüş sayılacağını, bu nedenle sigorta şirketinin ——- dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün söylenebileceğini görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ olmuş, davacı vekili ——- tarihli dilekçesi ile ıslah talebinde bulunmuş ve “Müvekkili —– yönünden —— olarak talep ettikleri miktarı —— yükselterek —— arttıklarını, müvekkili ———– açısından;——– olan taleplerini ——– yükselterek———— arttırdıklarını” beyan etmiştir. Yine davalı araç işleteni ile sürücüsü vekili rapora karşı beyanda bulunmuş ve kusurlarının olmaması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, kardeşin kardeşe destek olmasının mümkün olmadığını, müteveffanın çalıştığına ilişkin hiçbir delil olmadığını beyan etmiştir. Yine sigorta şirketi rapora karşı beyanında kardeşin kardeşe destek olmasının mümkün olmadığını, davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir. Tarafların itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Bilirkişinin ——– tarihli ek raporunda özetle; “Hesaplamalar konusunda kök raporda ki kanaatinde bir değişiklik olmadığını, ancak, davacıların taleplerinin ve kusur durumu hukuki nitelikli olması nedeniyle davacıların destekten yoksunluk tazminatı talep edip edemeyecekleri konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur.
Mahkememizce kusur raporunun alınmadığı anlaşıldığından, ceza dosyasında alınan her iki rapor arasında da çelişki olması sebebiyle çelişkinin giderilmesi ve kusur raporunun alınması için ———— üç kişilik bilirkişi kurulu kurulmuştur. Bilirkişi heyetinin —— tarihli raporunda özetle: ” Müteveffa, karşıdan karşıya emniyetli şekilde geçiş yapmak için —- yürüyüp ————, ——— yandığında karşıdan karşıya geçmek yerine araçlara ——- yanarken yağışlı havada kendini yola atmış, 2918 sayılı KTK’nın yukarıda verilmiş olan maddesini açıkça ihlal etmiş, tedbirsiz, son derece riskli davranışı neticesi, kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermiş olup, buna göre kazanın oluşumunda asli ve %100 kusurlu olduğu, davalı ——— ile ilgili 1. Bilirkişi raporu her ne kadar kendisinin tali suçlu olduğu görüşünü ifade etmişse de gerekçe olarak bakıldığında hızının gerekli şartlara uygunluğu sağlamak olan 58. Maddeyi ihlal ettiğini belirttiği, ancak dosya içerisine tanık beyanlarına bakıldığında bu iddiayı destekleyecek bir belge olmadığını, bu sebeple davalı —————–raporu ile paralel görüşe sahip olduklarını, yani davalının sevk ve idaresindeki aracı ile ————geçişi sırasında ——— gelerek ———-seyreden araçların önünden aniden çıkan müteveffa yaya nedeniyle kaçınılmazlık sonucu yayaya çarptığı ve atfı kabil kusurunun olmadığı, Müteveffa yaya ————-kazada %100 oranında asli kusurlu olduğunun görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporu Mahkememize sunmuşlardır. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili rapora karşı itirazda bulunmuş ancak Mahkememizce alınan rapor denetime elverişli, çelişkileri gidermeye yönelik ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan hükme esas alınmış, davacının rapora itirazları mahkememizce uygun bulunmamıştır. Nitekim ceza yargılamasının yapıldığı ——- Asliye Ceza Mahkemesi’nin ———-Sayılı ilamında da sanığın olayda hiçbir kusurunun olmaması sebebiyle beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği gibi TBK’nın 49. Maddesi uyarınca kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yine sigortacının sorumluluğunun sınırları ise KTK’nın 92. maddesinde belirlenmiştir. Buna göre sigortalı aracın poliçenin yürürlükte olduğu dönem içerisinde poliçe kapsamında sayılan ve üçüncü kişilere ait zararları sigortalı aracın işleteni adına ve sigortalı araç sürücüsünün kusuruna karşılık gelen miktarla sınırlı olarak ödeme yükümlülüğünü sigortacı üstlenmektedir. Sigortacının ödeme yapabilmesi için zarara neden olan olayın sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile meydana gelmesi gerekir. Sigortalı araç sürücüsü tamamen kusursuz ise üçüncü kişinin kendi kusuru ile neden olduğu zararının davalı sigorta şirketin tarafından karşılanması mümkün değildir.
Trafik kazalarından kaynaklı istemler kusur sorumluluğuna dayanmakta olup, müteveffanın olayda %100 kusurlu olduğu, davalıların olay nedeniyle hiç kusurlarının bulunmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca maddi manevi tazminat istemi yönünden açılan davanın reddi gerekmiştir. Nitekim benzer mahiyette bir davada ——— HD’nin ———— Sayılı ilamında: “Oysa ki olayın meydana geliş şekli, kaza tespit tutanağı, kesinleşen ceza mahkemesi dosyası, hukuk mahkemesince aldırılan kusur bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketine sigortalı aracın sürücüsünün kusurlu olmadığının anlaşılmasına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile destek yayanın %100 kusurlu olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir. Yine dairenin ——————– Sayılı ilamları da benzer mahiyettedir. Davanın davalıların kusurunun olmaması sebebiyle reddi gerektiğinden, davacıların destekten yoksun kalma, cenaze vb. taleplerinin hukuka uygun olup olmadığı ayrıca tartışılmaya gerek görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davanın davacıların desteğinin ————- tarihinde karışmış olduğu kazada vefatı nedeniyle işleten,sürücü ve sigortacıya yönelik açılan maddi manevi tazminat davası olduğu anlaşılmış, Mahkememizce incelenen ceza dosyasında kaza tespit tutanağı, ————— bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu anlaşılmış, Mahkememizce kusur oranının tespiti ve çelişkinin giderilmesi amacıyla alınan ————- oluşan 3. Kişilik bilirkişi kurulunun tanzim ettiği rapora göre desteğin %100 kusurlu ve davalıların kaza nedeniyle kusurlu olmadığı anlaşılmış, davanın kusura dayalı dava niteliğinde olması ve yerleşik içtihatlar göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan peşin alınan 488,42-TL harcın ve 206,38-TL ıslah harcının mahsubu ile artan 640,40-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar ———- tarafından sarf edilen toplam 96,35-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalılar ——————— verilmesine,
5-Maddi tazminat yönünden, davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden;
a-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/4 uyarınca maddi tazminat yönünden davalılar vekilleri için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacı ———– tahsili ile davalılara verilmesine,
b-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/4 uyarınca maddi tazminat yönünden davalılar vekilleri için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacı ————- tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Manevi tazminat talebi yönünden —————— davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden,
a-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/3 uyarınca manevi tazminat yönünden davalılar ————–vekili için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacı ——— tahsili ile davalı ————–verilmesine,
b-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/3 uyarınca manevi tazminat yönünden davalılar———– vekili için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacı —– tahsili ile davalı ——————verilmesine,
7-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı ————- yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.30/06/2020