Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/325 E. 2019/1276 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/371 Esas
KARAR NO : 2019/1275 Karar DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/03/2015
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı takip dosyası evvelinde borçlu şirket için iflas talepli takip yapılmış olduğunu, sonrasında bu takibin ilamsız icra takibine çevrildiğini, bu takibe borçlu tarafından itiraz edildiğini, itiraz tarihinin —- tarihi olduğunu ancak itiraz dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmemiş olduğunu, davalı şirketin yapmış olduğu itirazı —- tarihinde öğrenmiş olduklarını, davalı şirket tarafından fatura alacağına dayalı şirketin cari hesap ekstresi esas alınarak takip yapıldığını, davalı şirketin itirazlarının yerinde olmadığını, ödeme yapılmadığını, itirazın iptali ile icra takibinin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar vermesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin davalı müvekkili aleyhine işlemiş faiz dahil—- TL takip çıkışı üzerinden iflas yolu ile alacak takibi başlatmış olduğunu, taraflarınca — tarihinde — TL borç kabul edilerek asıl alacak kapsamında borcun—TL kısmına faiz ve oranı ile tüm ferilerine itiraz etmiş olduklarını, davalı müvekkilinin —- TL haricinde başka bir borcu olmadığını, borç miktarına, takip öncesi işlemiş faize, faiz oranına itiraz ettiklerini, haksız ve kötüniyetli davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE :
Dava; Hukuki niteliği itibariyle; Taraflar arasında ticari ilişki olduğu ihtilafsız olup davacının takibe koyduğu alacak miktarına davalının yapmış olduğu kısmi itiraz miktarı yönünden davalı şirketten cari hesap alacağı bulunup bulunmadığı ve miktarı, davalının temerrüde düşürülüp düşürülmediği, varsa temerrüt tarihinin hangi tarih olduğu, işlemiş faiz alacağı talebinin yerinde olup olmadığı ve miktarı, davacı lehine icra inkar tazminatı koşulları oluşup oluşmadığı, Davalı lehine kötü niyet tazminatı koşulları oluşup oluşmadığı,takibe uygulanacak faizin türünün ve oranının ne olduğu noktalarına ilişkindir.
Her iki tarafından tacir olması ve TTK 64. madde uyarınca defter tutma yükümlülüğünün bulunması sebebiyle TTK 83. madde ve HMK 222. madde uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya konusunda uzman mali müşavir bilirkişiye verilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; her iki tarafın ticari defterlerin tarafları lehine delil niteliğine haiz olduğu, alacağın takip öncesinde muaccel olduğuna ilişkin ihtarname ya da başkaca somut bir belge olmadığı, takip öncesine ilişkin faiz talebinin yerinde olmadığı, davalının takip konusu —-TL olan kısma itiraz etmediği,—–TL tutarındaki Faturanın teslim edildiğine ilişkin kayıt bulunmadığı, fatura içeriği, boş oksijen tüplerinin başlangıçta davalıya teslimi, birim fiyatı, geri iade şartları vb konularda dosyaya sunulmuş bir depozito sözleşmesi iddia savunma ve beyan yer almadığı, mevcut duruma göre değerlendirme yapılamadığı şeklinde mütalaa verilmiştir.
Sevk irsaliyesinde ismi bulunan ali çolak a ait hizmet dökümü ilgili kurumdan celp edilmiş ilgilinin faturanın tanzim edildiği dönemde davalı şirkette çalıştığı belirlenmiştir. Dosya aynı bilirkişiye verilerek ek rapor alınmıştır. Bilirkişi Ek Raporunda; davacının, davalıdan takip tarihi itibariyle —TL(—TL+—-TL) alacağı bulunduğu, takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı, yönünde değerlendirme yapılmıştır.
Tarafların itirazları dikkate alınmak suretiyle sevk irsaliyesi ve —gönderi evrakları aslı dosya içerisine alınmış ve dosya makine mühendisi bilirkişiye verilerek fatura konusu sanayi tüplerinin değerinin tespiti istenmiştir. Bilirkişi tarafından sunulan —- tarihli raporda tüplerin değerinin—-TL olarak belirlenmesinin makul olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı vekilince bu kez fatura konusu tüplerin, — marka olmadığı, bilirkişinin fatura konusu tüpler — marka imiş gibi değerlendirme yapıldığı itirazı ileri sürülmüştür. Davalı vekilinin bu itirazına karşılık davalı vekili fatura konusu tüplerin sanayi tüpü olduğu, müvekkilinin sanayi tüpü sattığı, mutfak tüpü satmadığı savunulmuş ve—- ile yapılan bayilik sözleşmesi örneği dosyaya sunulmuştur.
Davalı vekili sunulan bayilik sözleşmesinin mutfak tüplerine ilişkin olduğunu, sanayi tüplerine ilişkin olmadığını, bu nedenle —TL yerine —adet tüpün birim fiyatının —–TL olarak esas alınmasını duruşmada beyan etmiş ise de hem takibe yönelik itiraz dilekçesinde hem de davaya cevap dilekçesinde fatura konusu borcu inkar etmekle yetinmesi hususu ve öncesinde ileri sürmediği fatura konusu tüplerin niteliğine ilişkin itirazını gelinen aşamada karşı tarafın açık muvaffakatı veya cevap dilekçesini ıslah etmeksizin ileri süremeyeceği, dosya kapsamında toplanan delil durumuna göre de davalı vekilinin itirazının yerinde bulunmadığı değerlendirildiğinde dikkate alınmamışştır.
Dosya kapsamından alınan bilirkişi raporları denetime ve hüküm kurmaya elverişli ve olaya uygun bulunmakla takip konusu —-TL tutar ve bu tutarın ferileri yönünden davalı tarafın takibe bir itirazı bulunmadığından bu kısma yönelik açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, takip konusu olan —-Tl miktarlı faturaya konu ürünlerin ve faturanın davalı çalışanı tarafından alındığı, buna karşılık davalı tarafça fatura içeriğine süresinde bir itirazda bulunulmadığı, fatura içeriğinin davalı tarafça kabul edildiği, ancak takip konusu fatura tutarının ödendiğine dair bir iddia bulunulmamasına göre davalının bu kısma yönelik itirazının yerinde bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Ancak davalı tarafın takip öncesinde temerrüte düşürüldüğüne veya taraflar arasında yazılı sözleşme bulunduğuna dair davacı tarafça bir iddia ve delil ileri sürülmediğinden davacının takip öncesi faiz talebi uygun bulunmamaktadır. Bununla birlikte tarafların tacir olması ve işin ticari nitelikte bulunması sebebiyle takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi işletilmesi gerekmektedir.
Ayrıca takip konusu tutar takip öncesi itibariyle belirli(likit) bulunduğundan, davacı lehine kabul edilen tutarın %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Belirtilen sebeplerle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur .
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; Davalının İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin—-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen tutarın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Takip konusu —–TL tutar yönünden davalının takibe bir itirazı bulunmadığından ve bu tutar ferileriyle birlikte ödendiğinden bu kısma yönelik davanın hukuki yarar yokluğundan reddine,
4-Alınması gerekli 523,94- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 125,36- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 398,58- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5- Davacı tarafından sarfedilen toplam 2.245,00-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre tespit edilen 1.659,89-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen toplam 32,60-TL nin davanın kabul ve red oranına göre tespit edilen 8,50-TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.725,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.703,70- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
28/11/2019