Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/221 E. 2020/580 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/308 Esas
KARAR NO : 2020/596
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 12/09/2013
KARAR TARİHİ: 22/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı nezdinde ———— sayılı ticari paket sigorta poliçesi ile — tarihleri arasında ———- adına sigorta edilen emtiaların ——— tarihinde davalı ——- maliki bulunduğu binanın çatısındaki tahliye oluklarının tıkanması sebebiyle çatıdan giren yağmur suyunun ———etmesi sonucu hasara uğradığını, davacı tarafından sigortalısına eksper raporu ile tespit olunan ——– hasar tazminatının ——- tarihinde sigortalının sair prim borçlarından mahsup edilmek suretiyle ödendiğini, hasarın ödenmesi ile mukavele şartlarına T.T.K.’nın 1472 maddesinde göre şirketimiz sigortalısının yerine kaim olmuş ve sigortalının zararına sebebiyet verenler aleyhine mevcut her türlü hakları davacıya intikal ettiğini, davacı tarafından davalılar aleyhinde —————Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından takibe itiraz edildiğini takibin durduğunu belirterek, davalıların borca vaki itirazının iptalini ve takibin devamını, % 20 icra inkar tazminatı ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılardan tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir
Davalı ——-vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından sigorta edilen————- ait emtiaların, diğer davalı ——— maliki bulunduğu binada meydana gelen hasar nedeniyle zarar gördüğü ve emtiaya ilişkin depolama ve———– davalı şirket tarafından verildiğinden bahisle davalı şirketten zararın istenildiğini, davacı tarafından ———– yevmiye no.lu ihtarname ile ihtarname ile davalı şirketten zararını talep ettiğini, ihtarnameye cavap olarak davalı şirket tarafından davacıya ———— yevmiye no.lu cevap ihtarnamesinde, hiçbir kusuru olmadığından herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını açıkça bildirdiğini, davalı şirket tarafından ———– sayılı dosyası ile binada meydana gelen söz konusu hasar nedeniyle zararın tespitinin istenildiğini, düzenlenen bilirkişi heyeti raporunda davalı şirketin hiçbir kusurunun olmadığını bilakis davalı şirketin ——— tutarında zarara uğradığının belirlendiğini, mücbir sebep nedeniyle müvekkiline kusur atfedilemeyeceğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, açılan haksız ve kötü niyetli davanın reddini, davacının toplam alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tahmiline karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmüştür.
Davalı ———- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığının bulunmadığını, davacının davasını 818 sayılı BK. 58. Md. dayandırdığını, bu madde hükmünün 6088 sayılı TBK ile yürürlükten kaldırıldığını, yerine hüküm sevk edilmediğini, davacının sözleşmenin tarafı olmayan müvekkiline dava yöneltmesinin hukuka aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla likit olmayan davada % 20 icra inkar tazminatını talep edemeyeceğini, davacı sigortalıya ödeme yapılmadığından sorumluluğu doğmayan müvekkiline rücu da edemeyeceğini, ——————sayılı tespit davasını müvekkiline yöneltmeyen ve anılan dosyada hazırlanan bilirkişi raporunu müvekkiline tebliğ ettirmeyen diğer davalının işletmeye ilişkin tüm tedbirleri almakla bakımlarını yapmakla sorumlu olduğunu, müvekkiline böyle bir davanın yöneltilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mücbir sebebi meydana getiren doğa olayının önceden öngörülmesi ve müvekkili tarafından önlenebilmesinin mümkün olmayan doğa olaylarından olduğunu, davacı sigorta firmasının doğal afetlere karşı sigorta yükümlülüğüyle primleri tahsil etmesi sonra da hiçbir hukuki sorumluluğunu hiçbir hukuki ilişkisi olmayan müvekkiline rücu ederek takip ve dava yöneltilmesinin hakkaniyete uygun bir husus olmadığını, davaya konu doğal afet sırasında taşınmaz üzerinde işletmeye verilmiş binanın mülkiyeti dava dışı —————-işletmesindeki binada tüm bakım ve onarımları yapmak tüm koruma tedbirlerini almak —— sorumluluğunda olduğunu, ——–aralarındaki kira akdinde mevcut olduğunu, davaya konu bina üzerinde ———–denilen su giderleri su olukları son teknoloji ile üretildiğini, bakım ve onarım sorumluluğunun ise dava dışı ——-arasındaki kiralama akdinde açıkça gösterildiğini, ———– ——- müvekkiline yöneltilen takibatın dayanaktan yoksun olduğunu, cezaların ve hukuki sorumlulukların şahsiliği ilkesine açıkça aykırı olduğunu, müvekkilinden tamamen habersiz olarak bilgisi ve rızası ve iradesi hilafına kendi aralarında habersizce yaptıkları alt kiralama işlerinden dolayı haksız takibata uğratılmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ———– tarihinde tahliye kanallarının tıkandığı savıyla kendisini alacaklı gibi gösteren ———- dava dışı —– —- ———- ödediğini belirttiği hasardan müvekkilinin şahsen asla sorumlu olmadığını, davalı sıfatına haiz olmadığını, belirtilen nedenlerle, ———- Sayılı takibatına karşı itirazlarını aynen tekrarla ve delilleri ışığında dava tarafının mali kayıtları ile ticari defter ve kayıtlarıyla sabit olduğu üzere ne davacı sigorta şirketiyle ne dava dışı —– firmasıyla ne de diğer davalı ——– şahsi olarak herhangi bir kiralama akdi veya sigorta taahhüdü bulunmayan davalı müvekkili ———- dava taraflarının hiçbir alacağı bulunmadığı gibi herhangi bir sigorta veya kira sözleşmesi de mevcut olmadığı süreçte diğer davalı ————— alt kira ilişkisi var diye gösteren ve sözde alacaklı gibi nitelendiren karşı yan davacı ——– tamamen haksız ve hukuksuz olarak açılmış takibatta ve yine—— tarihli haksız ödeme emrinde belirtilen ————–adresinde sigortalı olduğunu söyledikleri dava dışı ———- adına sigortalı emtiadan şahsi olarak hiçbir sorumluluğu bulunmayan şahsi olarak kira almadığı hususunun tespitini sağlayacak tüm delil ve verilerin toplanmasını, dava dışı ——– ile karşı yan davacının ve diğer davalı —— defter ve kayıtlarına aradaki noter ihtarlarına ve tespit raporlarına bakılması iklim verilerinin toplanmasını, doğal afet olan mücbir sebebi oluşturan fiziki verilerin de sorulması ile haksız olduğu anlaşılacak davanın reddine karar verilmesini, % 20’den aşağı olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti yargılama giderlerinin davacı tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacıya————- ile sigortalı dava dışı———– şirkete ait ürünlerin depolandığı depoda emtiaların hasar görmesi sebebiyle, davalılardan ———- bina maliki olması, diğer davalı —— depo işletme sözleşmesi kapsamında sorumluluklarının bulunduğundan bahisle başlatılan ————- sayılı icra takibine davalıların yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Eldeki dava öncelikle ———- Sayılı dosya numarasını almış olup, Mahkemece—— Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle —- tarihinde görevsizlik kararı verilmiş, dosya Mahkememize tevzi edilmiştir. Mahkememizce ————–tarihli kararı ile Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu kanaati ile karşı görevsizlik verilmiş ve yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosya ——– gönderilmiş olup, ———- Sayılı kararı ile———— Asliye Ticaret Mahkemesinin Yargı Yeri olarak belirlenmesine karar verilmiş, yargılamaya Mahkememizce devam edilmiştir.
Dosya kapsamında ekspertiz raporu, ibraname mevcut olup, incelenen ibraname içeriğinde dava dışı sigortalının ———- ödenen tutar yönünden davacıyı ibra ettiği ve rücu haklarını devrettiği anlaşılmaktadır. Mahkememizce taşınmazın tapu kayıtları celp edilmiş ve gelen yazı cevabından taşınmazın davalı ——– adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Davalı———- dava dışı sigortalı arasında akdedilen depo işletme sözleşmesinin 14. Maddesi: “Mücbir sebepten kaynaklanan dolaylı ya da doğrudan zarar olarak adlandırılan geç,yanlış ya da hiç teslim edilmeme durumlarında ——— sorumlu tutulmayacaktır.” içeriğini haizdir. Yine sözleşmenin eki mahiyetinde ———- deposunda bulunan ———– malzemeler ———güvencesi altındadır. Bu sigorta, ———– veya taşeronlarının yönetici veya personelinin kendi ihmal, hata ya da kontrolleri altındaki şartlar nedeni ile ——— maruz kalacağı, depo alanındaki doğrudan ve maddi hasar ve kayıpları kapsamaktadır.” hükmü düzenlenmiş olup, teminat dışı durumlarda bir takım istisnalar——– tanınmıştır. Yine davalı ——- dava dışı ————– arasında taşınmaz kira sözleşmesi mevcuttur. Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş olunup, incelenen icra dosyasında davalılarca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren —– günlük itiraz süresi içerisinde icra takibine itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin Mahkememizce mali müşavir, inşaat mühendisi ve nitelikli hesap uzmanı bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin —————- tarihli raporda özetle: —— tarihli ————-yazasında olay anına ait kayıtlar olağanüstü olarak nitelenmemekle birlikte olay anındaki yağış şeklinin olağan bir doğa olayı olduğu, zararın meydana gelmesine taşınmazın oluk sisteminin yeterli kapasitede tasarlanmamasının emniyet tahliye gideri veya giderleri tıkayacak etkenlerin önlenmesine yönelik tedbirlerin alınmamasının sebebiyet verdiği, davalı ———— TBK. Md. 69 uyarınca, davalı —— TBK’nın saklama sözleşmesine ilişkin hükümleri ile dava dışı —————- imzalamış oldukları sözleşme ve ekleri hükümleri gereğince müteselsilen sorumlu oldukları görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde raporu Mahkememize sunmuştur.
Mahkememizce davalıların rapora itirazları ve keşif talebi doğrultusunda ———– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak keşif yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyetinin ———- tarihli raporunda özetle: “Binanın çatısı; Mimari dizaynı gereği ——- adet iç dereden meydana geldiğini, iç dereli çatı sistemlerinde su tahliye borularının çöp, yaprak, kar yığılması, buz, dolu gibi maddelerle tıkanması durumunda su göllenmesi oluşarak birleşim yerlerinden su sızıntısının olabileceği, panel kaplı çatı sistemlerinin panel-panel, panel-dere birleşimleri su izolasyonu su göllenmesindeki aşırı su basıncını karşılamayacak basit mastiklerle yapıldığını, bu birleşimlerin ancak basınç olmayan ve normal akıştaki yağmur ve kar suyu sızmalarına karşı dizayn edildiğini, tahliye borularının tıkanması durumunda su göllenmesinin olmaması için iç deresiz çatı sistemlerinin tercih edildiğini, binaların çatı olukları ve su tahliye sistemlerinin aşırı dolu yağışını kaldıramamış, dolular ve erirken birleşen dolu parçalarının tahliye borularını tıkayarak iç —————— derzlerindeki aşırı su basıncına dayanıksız birleşim yerlerinde su sızıntılarının meydana geldiğini, olay gününde davaya konu binanın bulunduğu yerde afet boyutunda aşırı dolu yağışı olduğu, teknik olarak usulüne uygun olarak hesap edilerek dizayn edilen yağmur suyu tahliye sisteminin aşırı dolu yağışı neticesinde tıkandığı, yağmur suyu derelerinde, tahliye sisteminde teknik ve yapısal sorun olmadığını, sorunun mimari çatı sisteminin iç dereli ve iç derede ——— olarak seçilmesinden kaynaklı olduğu, dava konusu binanın iskan izni alınmış ise yapı sahibinin hiç bir sorumluluğunun olmayacağı, iskan izni alınmamış ise kaçak yapının kiraya verilmesinde bina sahibinin de sorumluluğunun olduğu” görüş ve kanaati ile raporunu ibraz etmişlerdir.
Mahkememizce bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça rapora itiraz edilmiş, davalı ——— vekili rapora konu yapı kullanma izin belgesini sunmuştur. Mahkememizin ——— tarihli ara kararı ile yeniden keşif yapılarak rapor tanzim edilmesi için talimat yazılmıştır. —- uzmanı bilirkişi ile sigortacı ile bilirkişinin tanzim etmiş oldukları ———- tarihli raporda; suyun depo içine ———- etmesinin kimin hatası olduğunu inşaat ve meteoroloji mühendislerince değerlendirilebileceği, su sızmasından zarar gören mahaldeki odanın kira kontratına nazaran izin almaksızın yapılan bir eklenti olduğu, dolayısıyla eklentiden içeriye sızan sulara yönelik üst kaplamaların hatalı olması ve içeriye su sızdırması sorumluluğunun kiracıda olduğuna değinilmiştir. Yine talimat mahkemesince görevlendirilen mimar, inşaat mühendisi ve meteroloji uzmanı bilirkişi heyetinin —— tarihli raporunda özetle: “Dosyada bulunan ———————– tarafından hazırlanan hesap raporları ve çatı planının incelendiği, meterolojik olarak yapılan değerlendirmede olayın mücbir sebep olarak nitelendirilemeyeceği, olayın meydana gelmesinde yağış ve buna eşlik eden dolu olayının tek başına etkili olamayacağının anlaşıldığı, yapının tamamlanarak eksiksiz bir şekilde kiralandığı ve yapı sahibi yönünden yükümlülüklerin yerine getirilmiş olduğunun değerlendirildiği, olay sonrasında çatı bakım firması elemanları tarafından çatıda yapılan incelemede; çatıda olukların temizlenmediğini, sifonlara takılan pislik süzgeçlerinin etrafının pisliklerle dolu olduğunu, bazılarının yerlerinden çıkarak ve ters dönüp pisliklerle ——- tıkadığı, hatta birkaç sifon borusunun tıkalı olduğundan su ile dolu olduğunun tespit edildiği, çatı oluklarının ve su giderlerinin periyodik bakımlarının ve temizliklerinin yapılmadığı anlaşılmakla gerek kira sözleşmesinde gerekse günlük hayatta kiracı-kiralayan ilişkisi dikkate alındığında çatıların,bacaların ve derelerin bakımı,temizliği,kullanım nedeniyle basit onarımların kiracının sorumluluğunda olan işler olup, yapı sahibinin sorumlu tutulmayacağı, davalılardan yapı sahibi ——- herhangi bir kusurunun bulunmadığı, zararın tahliye giderlerinin tıkanmasını önleyecek etkenlerin önlenmesine yönelik tedbirlerin alınmaması ve kanalların periyodik bakımları ve temizliğinin yapılmamasından kaynaklandığı, zararın meydana gelmesinde aralarında imzalamış oldukları sözleşme hükümlerine göre davalı ———-dava dışı ————-oranlarında eşit olarak kusurlu oldukları görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporu sunmuşlardır. Rapora itirazlar doğrultusunda talimat mahkemesi aracılığıyla bilirkişilerden ek rapor alınmıştır. Bilirkişiler görüş ve kanaatlerinde değişiklik olmadığını bildirmiştir. Her ne kadar bilirkişi heyetince dava dışı ———— oranında kusur verilmiş ise de; bu kusurun Krea tarafından binanın kiralanmasından kaynaklı olarak verildiği anlaşılmış ancak taşınmazın ——— tarafından kiralanmaması sebebiyle bilirkişilerin bu görüşleri Mahkememizce uygun bulunmamıştır.
Mahkememizce alınan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi, talep edilen bedelin kadri maruf olup olmadığı ve sigortacılık alanında değerlendirme yapılması amacıyla yeni bir heyetten rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin————- tarihli raporda özetle: ” Yağış ve dolu hadisesinin meydana gelme sıklığı açısından nadir rastlanan nitelikte olmadığı, depo çatısında herhangi bir inşaat hatası ve çatı örtüsünde delik ya da yarık bulunmayıp, yağan yağmur ve dolu yağışı neticesinde yağmur dere olukları ile yağmur iniş boruları arasına bağlanan sifonların kapalı bulunması nedeniyle yağmur sorularından zemine tahliye edilemeyen suların, sifon gerisinde dere olduğunda birikmesi sonucu depo içine sızarak sigortalı emtiasında zarara neden olduğu, davacı şirketin sigortalısının deposunda hasar gören emtia için hesap ve takdir edilen ————hasar bedelinin gerek deponun büyüklüğü gerekse hasar hasar gören emtianın elektronik vasfında bulunması sebebiyle, haddi layıkında bulunduğu, yangın sigortası genel şartları klozunun teminat dışı hallerinin 2. Maddesinde yağmur derelerinin ve oluklarının taşması sonucu meydana gelmiş zararlar teminat dışı bırakılmış olup, davacı sigortacının var ise sigortalısına yaptığı ödeme hatır ödemesi olup, davacı sigortacının TTK 1472 maddesine göre kanuni halef sıfatı ile aktif husumet ehliyeti kazanamayacağı, diğer yandan davacı ———- TBK 183. Madde uyarınca akdi halef sıfatı ile aktif husumet ehliyetini kazandığı, hasar tarihinde geçerli olan mülga 818 sayılı TBK 463. Maddesin gereğince davalı —– doğan hasardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, buna bağlı olarak davalıların ————- Sayılı dosyasına yaptıkları itirazın haksız olabileceğini, davacının takip talebinde işlemiş faiz kaleminin yer almadığını, tarafların icra inkar tazminatı ve hasız icra tazminatı taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporu Mahkememize sunmuşlardır.
Dosya kapsamında uyuşmazlık konusu olan hususlardan öncelikle davacının aktif husumetinin olup olmadığına değinmek gerekmektedir. Davacı sigorta şirketi sigortalısına lütuf ödemesi yapsa bile, sunulan ibranamede ödenen ——— yönünden sigortalısının rücu haklarını davacıya devrettiği anlaşıldığından davacının takip başlatmakta ve dava açmakta aktif husumetinin olduğu kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları uyarınca hasarın meydana geldiği gün yağışın olağan nitelikte olduğu, mücbir sebep sayılmayacağı anlaşıldığından davalıların mücbir sebep itirazları da yerinde görülmemiştir. Bir diğer uyuşmazlık hasarın binanın yapımı/bakımındaki eksikliklerden meydana gelip gelmediği, davalıların sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmakta olup, Mahkememizce alınan ——- tarihli rapor ve ——– tarihli raporlar keşfen ve yerinde inceleme yapılarak hazırlanmış olup, binanın yapımında teknik ve yapısal bir eksiklik bulunmadığı her iki raporda da tespit edilmiş, yine ——tarihli raporda zararın tahliye giderlerinin tıkanmasını önleyecek etkenlerin önlenmesine yönelik tedbirlerin alınmaması ve kanalların periyodik bakımları ve temizliğinin yapılmamasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Esasen ilk alınan ——– tarihli raporda da emniyet tahliye gideri veya giderleri tıkayacak etkenlerin önlenmesine yönelik tedbirlerin alınmamasının zarara sebebiyet verdiği tespit edilmiştir. Mahkememizce alınan raporlar doğrultusunda zararın; binanın bakımındaki eksiklikten ————— kaynaklı olarak doğduğu anlaşılmıştır.
TBK’nın 69. Maddesi: “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü haizdir. Davalı——– binanın maliki olduğundan bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Binanın 3. Kişiler tarafından kiralanmış olması bu yükümlülüğünü bertaraf edemez. Zira bu husus ancak iç ilişkide değerlendirilebilecek konulardan olup, zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği açıktır. Bilirkişi raporlarında binanın yapımında eksiklik olmaması sebebiyle ———– sorumlu olmayacağı değerlendirilmiş ise de TBK 69. Maddesi sadece yapım bozukluklarını değil, bakım eksikliklerini de düzenlediğinden bilirkişilerin bu görüşlerine iştirak edilememiştir. Öte yandan diğer davalı ———dava dışı sigortalı arasında tanzim edilen ve yukarıda içeriğine değinilen sözleşme uyarınca, ———– kendi ihmali ile binanın bakımlarının zamanında yapılmamasından sorumlu olduğu, sözleşme gereği davalının saklamakla yükümlü olduğu emtiaların hasara uğramaması için gerekli tüm tedbirleri alması gerektiği, olayın mücbir sebep niteliğinde bulunmadığı ve sözleşmede teminat dışı kalan haller olarak düzenlenen madde içeriklerinin eldeki davada uygulanmasına yer olmadığı anlaşıldığından zararın tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davalı tarafça binanın bakımlarının zamanında yapıldığına ilişkin bir takım belgeler dosyaya sunulmuş ise de, sunulan belge içeriklerinden çoğunun hasar tarihinden sonra olduğu, hasar tarihinden önce olan ——— tarihli fatura içeriğinde ise çatı onarım izolasyon işi yazdığı, su giderlerinin bakımları ve temizliğinin yapıldığına ilişkin dosyaya somut bir delil sunulmadığı gibi talimat mahkemesinde alınan ek raporda da dosyaya delil olarak giren belgelere rağmen bilirkişiler görüş ve kanaatlerini değiştirmediğinden davalının bu yöndeki itirazları da yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kabulüne, itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davanın davacıya —————— sigortalı dava dışı ————–ünvanlı şirkete ait ürünlerin depolandığı depoda emtiaların hasar görmesi sebebiyle, davalılardan——– bina maliki olması, diğer davalı ———— depo işletme sözleşmesi kapsamında sorumluluklarının bulunduğundan bahisle başlatılan ————–sayılı icra takibine davalıların yapmış olduğu itirazın iptali davası olduğu, Mahkememizce alınan bilirkişi raporları doğrultusunda hasarın binanın bakımındaki eksikliklerden meydana geldiği ve her iki davalının TBK’nın 61. Maddesinde düzenlenen: “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” amir hükmü uyarınca sorumlu olduğu kanaatine varılmış, davanın kabulüne itirazın iptaline karar vermek gerekmiş, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davacı tarafça başlatılan—————— sayılı icra takibine davalı taraflarca yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 20.493,00-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.623,25-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.869,75-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 24,30-TL başvurma harcı, 3.623,25-TL peşin harç 428,10-TL keşif harcı toplamı olan 4.075,65-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 12.294,25-TL yargılama giderlerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 29.450,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.22/09/2020