Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/146 E. 2020/436 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/146 Esas
KARAR NO: 2020/436
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/01/2015
KARAR TARİHİ : 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin —— İcra Müdürlüğü’nün ——– sayılı dosyası ile satışa çıkarılan ——- taşınmazın ihalesine iştirak ettiğini ve—– tarihinde taşınmazın müvekkiline ihale edildiğini, müvekkilinin ——-İcra Müdürlüğü’nün—————- nezdindeki —- hesabına —- tarihinde——— tarihinde——— yine —- tarihinde ——- yoluyla bakiye satış bedelinin tamamını yatırdığını, —— Şubesi —- tarihli ——– İcra Müdürlüğü’nün hesaplarına geçirmeyerek aynı gün —– günü mesai saati bitiminden sonra —-müvekkilinin hesabına iade ettiğini, müvekkilinin —- tarihinde —— ilgili meblağı tekrar ——yaptığını, ilgili meblağın davalı banka tarafından bu defa İcra Müdürlüğünün hesabına aktarılmış olmasına rağmen İcra Müdürlüğü tarafından satış bedelinden —— kısmının yasal —– günlük süre içerisinde yatırılmadığı gerekçesiyle İİK. madde 133 gereğince ——— tarihinde ihalenin kaldırıldığını, taşınmaz ihalesi müvekkilinden sonra en yüksek bedeli teklif eden —————–kaldığını, müvekkilinin davalı bankanın elden yatırdığı teminatla ilgili düzenlemiş olduğu dekonta uygun olarak gerekli bilgilere göre eft işlemini yaptığını, daha önce aynı şekilde yapmış olduğu tüm eft’ler ile yine aynı şekilde —— tarihinde göndermiş olduğu eft’de icra müdürlüğü hesaplarına aktarılmış olmasına rağmen —— tarihli — eft davalı bankanın kusuru ile süresi içerisinde icra müdürlüğü hesabına aktarılmadığı için müvekkiline yapılan taşınmaz ihalesinin kaldırıldığını, ihalenin kaldırılması kararı ile ilgili ——— İcra Hukuk Mahkemesi’nin ———–Esas sayılı dosyasıyla şikayet yoluna başvurmuşa da mahkemece reddedildiğini, taşınmaz ihalesinin davalının kusuru sebebiyle kaldırılmış olmasından dolayı müvekkilinin maddi ve manevi zararları söz konusu olduğunu, müvekkiline satış bedeli iade edilirken kendisinden sonra en iyi teklif ile ihale bedeli arasındaki ————– fark mahsup edilerek iade yapıldığını ayrıca müvekkilinin ihale ile alıcısı durumuna geçtiği taşınmazın mülkiyetini kaybettiklerini, taşınmazın dava tarihindeki değeri ile ihale bedeli arasındaki farkın müvekkilinin maddi zararını oluşturduğunu, açıklanan nedenlerle davalı bankanın eft işlemini yerine getirmemiş olması sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu zararlardan şimdilik —– maddi ve ——– manevi olmak üzere toplam —- davalı bankadan tahsili ile yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —– tarihli ıslah dilekçesinde özetle, talep edilen miktarın —– maddi zarar ve —— işlemiş faiz miktarının ilavesiyle ———artırmak suretiyle ıslah ettiklerini bildirmişlerdir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, banka uygulaması geregi bankaya gönderilen eftlerin hesap numarası alıcı ismi uyuşması ile merkez tarafından otomatik hesaba geçildiğini, hesap numarası yada alıcı ismi hatalı olan eft1erin ilgili şubenin eşleşmeyen eftler havuzuna düştüğünü, davacı bankanın ——– alıcı adına ————yazmak suretiyle —— tarihinde ——— tarihinde ——— yaptığını, söz konusu eftlerin alıcı adına ——– İcra Müdürlüğü yazılması gerekirken —————- şubesinin eşleşmeyen eftler havuzuna düştüğünü, bu eftlerin iade edilmesi gerekirken şube personeli tarafından icra hesabı olduğu fark edilerek inisiyatif kullanıldığını ve davacı müşterinin mağdur olmaması için havuzda bekleyen eft’nin hesaba geçtiğini, davacının yapmış olduğu ——— tarihli ———— alıcı ile hesap numarasının uyumsuz olması nedeniyle hesabın icraya ait olduğunun fark edilemediğinden müvekkili banka mevzuatı doğrultusunda ilgili hesaba iade edildiğini, davacının ilgili eftlerde alıcı adına ———– İcra Müdürlüğü yazması gerekirken ———– yazmış olması nedeni ile davacının kusurlu olduğu açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama harç ve masraflarıyla vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafından davalı bankanın yapmış olduğu hatalı işlem sonucu zarara uğradığı iddiası ile açılan tazminat davasıdır.
Tarafların iddiaları, savunmaları ve toplanan deliller çerçevesinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere oluşturulan bilirkişi heyetine dosya tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen ———-tarihli raporda, davacı tarafından icra müdürlüğünün hesabına gönderilen ————tutarı icra müdürlüğünün hesabına aktarmayan davalı bankanın kusurlu olduğu ancak davacının uğradığı zararın ispata muhtaç olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Rapora karşı ileri sürülen itirazların değerlendirilmesi amacıyla ek rapor tanzim edilmek üzere dosya bilirkişi heyetine yeniden tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen ——— tarihli ek raporda, kök rapordaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı tarafın ihalesine katıldığını ancak bankanın kusuru nedeniyle alamadığını iddia ettiği gayrimenkulün değerinin tespit edilmesi amacıyla dosya, oluşturulan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen —- tarihli raporda, ihale konusu gayrimenkulün ihale tarihi olan—— tarihindeki değerinin —– olduğu, dava tarihi olan —- tarihindeki değerinin—- olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından — tarihinde sunulan ıslah dilekçesiyle, —- olarak talep ettikleri maddi tazminat taleplerini, —- işlemiş faiz, — maddi zarar olmak üzere toplam ——– olacak şekilde ıslah ettikleri beyan edilmiştir.
Davalı tarafından verilen ıslaha cevap dilekçesinde, cevap dilekçesi ıslah edilmiş ve zamanaşımı defi ileri sürülmüştür.
Dosya kapsamı ve daha önce alınan raporların yeterli olmadığı anlaşıldığından dosya bir bankacılık konusunda uzman bir de nitelikli hesaplamalar konusunda uzman bilirkişiden oluşturulan heyete tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen —- tarihli raporda, yapılan işlemde davalı bankanın kusurlu olduğu, ihale iptal edilmeseydi dairenin davacıya maliyetinin —– satış bedeli, ——– damga vergisi ve —— tapu alım harcı olmak üzere toplam ——– olacağı, —— bu tutar çıkarıldığında davacının zararının —— olduğu, davacının talep edebileceği tutarın taleple bağlılık ilkesi göz önünde bulundurularak ———– olarak tespit edildiği yönünde görüş bildirilmiştir. Alınan rapora davalı banka tarafından itiraz edilerek yeni rapor alınması talep edilmiş, yargılamanın süresi ve dosyanın geldiği aşama, davalı tarafından ileri sürülen itirazların mahkememizce değerlendirilebilecek hususlar olduğu göz önünde bulundurularak yeni rapor talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, davacının ——– İcra Müdürlüğü’nün ——Sayılı dosyasından satışı yapılan, ————-nolu taşınmazın ihalesine katıldığı, yapılan ihale sonunda taşınmazın ——– bedelle davacıya satışının yapıldığı, davacı tarafından ihale bedelinin icra müdürlü-ğünün hesabına —— teminattan mahsup, ——- tarihinde ———— tarihinde ———-tarihinde —–olarak gönderildiği, — yolu ile gönderilen ——– icra müdürlüğünün hesabına geçmemiş olması nedeniyle davacının hakkını kaybettiği, bu nedenle uğradığını iddia ettiği maddi ve manevi zararı davalı bankadan talep ettiği anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde, satışa konu taşınmazın satışa esas olacak şekilde yapılan kıymet takdirinin ———- olarak yapıldığı, bu kıymet takdirinin kesinleştiği ve taşınmazın ——— üzerinden satışa çıkarıldığı, ihale tarihinde taşınmazın henüz tamamlanmamış olduğu görülmüştür. Her ne kadar atanan bilirkişiler tarafından taşınmazın ihale tarihindeki değeri ———– olarak belirlenmişse de, satışa esas olmak üzere tespit edilen ve kesinleşen kıymet takdirinde taşınmazın değerinin——— olarak belirlendiği göz önünde bulundurulduğunda, taşınmazın değerinin bu tutardan daha fazla olduğu kabulü üzerinden tazminat yargılaması yapılması mümkün değildir. Zira davacı, taşınmazın değerini ———–olduğunu görerek ve bu beklentiyle ihaleye girmiş, icra müdürlüğü de bu tutarı esas alarak satış işlemi yapmıştır.
Diğer yandan, her ne kadar alınan raporlarda davalı banka tam kusurlu olarak kabul edilmişse de, gönderilen hesap numaralarının ——— İcra Müdürülüğü’ne ait olmasına rağmen davacının yaptığı —- gönderilerinde alıcı kısmına kasa emanet hesabı yazılmış olduğu, davalı bankanın bir gün önce aynı şekilde yapılan ———- tutarındaki ——- işlemini eşleştirmiş ve gerçekleştirmiş olmasının davacıda bu hususta güven sağladığı düşünülebilecekse de, davalı bankanın büyüklüğü ve işlem hacminin çokluğu göz önünde bulundurulduğunda, banka çalışanlarından birisinin bu eşleştirmeyi yapmış olmasının bütün banka çalışanlarının aynı eşleşmeyi yapma mecburiyeti altında bırakmayacağı, davacının özenli davranarak alıcının adını doğru bir şekilde yazma yükümlülüğünün bulunduğu, —– işleminin —– günlük sürenin son günü ve——— saatinin sona ermesine yakın bir zamanda yapılmış olmasının da zararın meydana gelmesinde yani —— işleminde çıkan sorun nedeniyle sürenin dolması ve ihalenin düşmesinde etkili olduğu göz önünde bulundurulduğunda, zararın meydana gelmesinde davacının kusursuz olduğunun söylenemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Davalı tarafından ıslahla zamanaşımı defi ileri sürülmüştür ancak, taraflar arasındaki ilişkinin TBK. m. 555 ve devamı maddelerinde düzenlenen havale sözleşmesi olması nedeniyle TBK. m. 146’daki on yıllık zamanaşımına tabi olduğundan davacının talebinin zamanaşımına uğramadığı sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce alınan ——- tarihli raporda, harçlar ve vergilerle birlikte taşınmazın davacıya maliyetinin ——– olacağı belirtilmiştir. Taşınmazın satışa esas olmak üzere belirlenen değerinin——- olduğu göz önünde bulundurulduğunda, toplam zararın ——- olduğu tespit edilmiş, bu tutar üzerinden davacının kusur durumu ve dosya kapsamı dikkate alınarak TBK. m. 52 gereği %40 oranında hakkaniyet indirimi yapılmak sureti ile ———-ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, taraflar arasındaki ilişki havale sözleşmesi ilişkisi olduğundan, temerrüt gerçekleşmediğinden ve dava dilekçesinde faiz talep edilmediğinden davacının faiz talebinin ve fazlaya dair talebinin reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden ise, mevcut dosya kapsamı ve toplanan deliller itibariyle, davacı tarafın ihale konusu taşınmazı davalının kusuru nedeniyle satın alamamış olması sonucu manevi olarak zarara uğradığı yönünde mahkememizde yeterli kanaat oluşmadığından, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Maddi tazminat talebi yönünden davanın KISMEN KABULÜNE,———–üzerinden TBK. m. 52 gereği %40 oranında hakkaniyet indirimi yapılmak sureti ile ——- ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak ilgili davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-Manevi tazminat talebi yönünden ispatlanamayan davanın REDDİNE,
3-Alınması gerekli 3.293,28-TL harcın 358,63-TL peşin harç, 3.307,00-TL tamamlama harcı toplamından oluşan 3.665,63-TL harçtan mahsubu ile artan 372,32-TL harcın davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70-TL başvurma harcı, 358,63-TL peşin harç, 3.307,00-TL tamamlama harcı toplamından oluşan 3.693,33-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harcanan 4.548,70-TL yargılama giderinin davanın red kabul oranına göre hesaplanan (%,21,46 Kabul % 78,54 Ret) 976,15 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından harcanan 2.550,00-TL yargılama giderinin davanın red kabul oranına göre hesaplanan (%,21,46 Kabul % 78,54 Ret) 2.002,77 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre hesaplanan 7.067,41-TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m. 13/3’e göre hesaplanan 7.067,41-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/3’e göre hesaplanan 3.400,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —————-Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2020