Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/117 E. 2023/695 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/117
KARAR NO : 2023/695

DAVA : İtirazın iptali
DAVA TARİHİ : 22/01/2015
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, davalı bankadan 400.000,00 TL ticari kredi kullandığını, kendisinin kullanmış olduğu krediden dosya masrafı adı altında 5.250,00 TL alındığını, davalının bu borcu ödememesi üzerine kendisi hakkında —– İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takipte 5.250,00 TL asıl alacak ile birlikte masrafın alındığı tarih olan 09/12/2010 tarihinden itibaren avans faizi, icra masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte 9.290,18 TL ödeme emri ile talep edildiğini, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, kredi nevinin ticari olması dosya masrafı alınmasını haklı gösteren bir sebep olmadığı gibi Yargıtay’ında konu ile ilgili kararlarının kesin olduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının söz konusu finansman desteğini, ticari amaçla yaptığı arsa alımı için imzaladığı GKS kapsamında kullandığını, karşı tarafın ön bilgi formu ve kullandırılan kredinin geri dönüşümü ile ilgili olarak da geri ödeme planı imzaladığını, müvekkili bankanın ticari ilişki içerisine girmiş olduğu ve tacir sıfatını haiz müşterisi ile sözleşme serbestisi kapsamında 09/12/2010 tarihli GKS akdetmiş olduğunu ve aynı sözleşmenin 16.1 maddesi çerçevesinde taraflar arasında mutabık kalındığı üzere hukuken kendisine tanınmış hakkını kullanmak sureti ile davalıdan krediye ilişkin masrafları tahsil ettiğini, davacıya kullandırılan kredinin GKS kapsamında olup ticari bir kredi olduğunu, anılan kredi operasyon ücretinin banka tarafından müşteriye sunulan hizmetlerin bir karşılığı olduğunun açıkça görüldüğünü, açıklanan nedenlerden dolayı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davacı Vekili Cevaba Cevap Dilekçesinde Özetle; Kredi ticari de olsa Yargıtay’ın bu kredilerden alınan masrafları haksız bulduğunu ve müvekkiline imzalatılan kredi sözleşmesinin Borçlar Kanunu’na göre Genel İşlem Şartları kapsamında olduğunu ve kişinin aleyhinde kendisine imzalatılan hükümlerin geçersiz olacağını, bunun da ilgili Yargıtay Kararlarında sabit olduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı Yargıtay Kararları da dikkate alınarak davanın kabulüne, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği görüldü.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine, —- İcra Müdürlüğü —– esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, davacının davalı bankadan kullandığı ticari krediden dolayı kendisinden alınan takibe konu dosya masrafı alacağının geri istemesine dayalı olarak toplam 8.233,19 TL ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davacının, davalı bankadan kullandığı ticari krediden dolayı kendisinden alınan takibe konu dosya masrafı alacağını geri isteme hakkı olup olmadığı ve miktarı, davalının temerrüde düşürülüp düşürülmediği, temerrüt tarihinin hangi tarih olduğu ve işlemiş faiz alacağı talebinin yerinde olup olmadığı, davacı lehine icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Davalı Banka hakkında —–. ATM’nin —–Esas sayılı dosyasında iflas kararı verildiği, davaya kayıt kabul davası olarak devam edildiği anlaşılmıştır. —- İflas Müdürlğünün ——. sayılı dosyasında ikinci alacaklılar toplantısı yapılıp yapılmadığının sorulduğu, gelen cevapta, 5411 sayılı bankacılık kanunu gereğince tasfiyenin —-tarafından yürütüldüğü ve ikince alacaklar toplantısının yapılmayacağının bildirildiği anlaşıldı. Davalı olarak Müflis —– İflas idaresinin davaya dahil edildiği ve taraf teşkilinin sağlandığı anlşıldı.
Tüm dosya kapsamı ve deliller bilikte değerlendirildiğinde; genel kredi sözleşmelerinde yazılı bulunan kredi faizlerinin dışındaki masrafların banka tarafından tespit edileceği ve kredi borçlusundan tahsil edileceği yönündeki kayıtların genel işlem şartlarına tabi olduğu, Bu konuda Yargıtay —–. HD’sinin 29.04.2014 tarihli (—–) ve Yargıtay —-.HD.sinin 18.06.2014 tarihli (——) kararlarında Bankalarca kesilen masrafların ve başka adlarla alınan komisyonların geçersiz oldukları yönünde kararları mevcuttur. Buna karşılık Yargıtay —- HD.sinin 8.12.2014 tarihli (—–) ve Yargıtay —- HD’sinin 9.2.2015 tarihli (—–) kararlarında alınan bu masraflar genel işlem şartlarına tabi tutulmamış ve masrafların, bu hususta emsal banka uygulamaları araştırılıp uyuşmazlık konusu bedelin kredi müşterisinden tahsiline dair teamül bulunup bulunmadığı ve varsa diğer bankalarca hangi oranda tahakkuk ettirildiği ve buna göre davalı banka uygulamasının yerinde olup olmadığı hususunun incelenmesi istenmiştir.Somut olayda, banka tarafından Kredi Proje Operasyon masrafı adı altında 5.250,00 TL tahsil edilmiştir. Genel kredi sözleşmesinde bu tür masrafların Banka tarafından alınabileceği kararlaştırılmıştır. Bankalarda bu tür işlemlerden alacakları masrafları serbestçe kararlaştırabilirler.—– kararı ve Tebliğde bu husus açıktır. Banka teamüllerine ve bankacılık uygulamasında bütün bankalarca ticari kredilerde bu tür masraf ve komisyonlar alınmaktadır. Davalı bankanın belirlediği bir liste mevcut değildir. Dava dosyasına sunulmamıştır. Bu sebeple diğer banka uygulamaları ile davalı Banka uygulamasının karşılaştırılması yapılamadığı bilirkişi tarafından belirtilmiştir. Diğer bir ifade ile Yargıtay —-HD.sinin 9.2.2015 tarihli kararında belirtilen “banka uygulamasının yerinde olup olmadığı” irdelenmemiştir. Ancak, Bankanın almış olduğu masraflar davacı ile yapılan Genel Kredi Sözleşmesine,—– Kararına ve ——sayılı Tebliğe uygun görülmektedir. Bilirkişi raporunda diğer banka uygulamalarından örnekler rapora yazılmış olup, yapılan incelemede dava dışı diğer bankalarında belli oranlarda masraf aldıkları belirlenmiştir. Davalı bankanın tahsil etmiş olduğu masrafın fahiş olmadığı, emsal banka uygulamalarındaki oranlar ile benzerlik gösterdiği anlaşılmıştır. Davalı bankanın emsal banka uygulamaları ile benzer doğrultuda uygulama yaptığı ve tahsil ettiği masrafın fahiş olmadığı anlaşıldığından davacının da tacir olduğu göz önüne alınarak davalı bankanın masraf talebinin hukuka uygun olduğu, davacının talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. (Benzer nitelikte kararlar: —- Bölge Adliye Mahkemesi —-. Hukuk Dairesi —– Bölge Adliye Mahkemesi —- Hukuk Dairesi —-.)

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 89,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 180,19 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 8.233,19 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.