Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1002 E. 2022/922 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1002 Esas
KARAR NO : 2022/922
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2015
KARAR TARİHİ : 13/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——— şirket olduğunu, alacaklı olduğu ve ——- —— keşideli çeki aldığını, anılan çeki müvekkilinin ciro ederek —————– teslim ettiğini, —– bu şubeden ——yer olan————-gönderildiğini,—— dağıtımın yapacak olan şubenin —— dağıtım esnasında araç kapısının açık bıraktığından zarf içerisindeki çekinde bulunduğu dosya sepetinin çalındığını, akabinde —– dosyası ile çek iptali davası açıldığını, mahkemenin yazdığı müzekkereye —- verilen cevapta davaya konu çekin —– tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirildiğini, davalı .—- diğer davalı şirketin müdürü ve yetkilisi olduğunu, söz konusu çeki nasıl iktisap ettiğinin hali hazırda belirsiz bulunduğunu,—- ——dava dosyasında istirdat davası açılması için mehil verildiğini beyanla davaya konu çekin davalıdan alınarak müvekkili şirkete iadesi ile müvekkilinin davalılara borçlu bulunmadığının tespitine, yargılama aşamasında çek bedelinin ödenmiş bulunması halinde çek tutarı ve ferilerinin işleyecek reeskont faizi ile birlikte müvekkiline iadesini, dava sonuçlanıncaya kadar müvekkili şirket aleyhine icra takibi ya da dava açılmaması konusunda ihtiyati tedbir kararı ile ödeme yasağı verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalılar üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalılara tebligatın yapıldığı, davalı tarafın cevap dilekçesi ibraz etmediği görüldü.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; davacının çekin çalındığı iddiası ile, davacının davalıya takibe konu çek sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ve keşideci——– ———— bedelli çekin davalıdan istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun tebligat yapılmış, —— dosya sureti, —— yazılan müzekkere cevapları, ——— sayılı dosyası, ——— davalı şirketin ortaklarına dair bilgiler, Davalıya ait ——- edilen —- içerisindeki kayıt ve belgelerinin söz konusu—– esnasında çalınması ile ilgili kayıtlar dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere dosya mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. ——- tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacı tarafın ———- yevmiye —– noter açılış ve yevmiye defteri noter kapanış tasdikleri süresinde yerine getirilmiştir. Mali yönden taraf lehine delil niteliğine haizdir. Davalılar —– ticari defterler, ———- sunulmadığı için ve yerinde inceleme yetkisi de talep etmediği için, incelenememiştir. Davacı defter ve kayıtları, çek bilgileri ve davalı şirkete —— incelendiğinde: Davacının, ——— bulunduğu ve çek alındığına ilişkin defter kayıtlarının mevcut olduğu, davacı ile davalılar ———- firmaları arasında bir ticari ilişkinin bulunmadığı, tespitinde bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu çekin —– tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde,—— taşınması sırasında çalındığı, çekin yetkili ve meşru hamilinin davacı şirket olduğu iddia olunmuş, davacı şirketlerin ticari defter ve kayıtları üzerinde mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemeleri neticesinde, davacıların çekleri doğrudan keşideciden ticari ilişkiye istinaden aldıkları, çek keşidecis—- çekin davacı şirketin ticari defter kayıtlarında—– firmasına ilişkin cari hareket ———- kayıtlara geçtiği, çekin defterlerde kayıtlı oldukları,
Diğer taraftan davalının —- formlarında davacı şirkete—– dair kayda rastlanmadığı, tespit edilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Elden çıkan çek” başlıklı 792. maddesi (eTTK’nın 704. maddesi) ise; “(1) Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür” hükmünü içermektedir.
İstirdat davası olarak nitelenen bu dava özü itibariyle menkullerin iadesini sağlamak için açılan menkul davası niteliğindedir. Medeni hukukta bu dava—– kötü niyetli değil, iyi niyetli hamile karşı da açılmakta ise de, kambiyo senetleri yönünden bir sınırlama getirilmiş ve aynî haklardaki —– ayrılmak suretiyle, söz konusu davanın yalnızca kötü niyetli veya senedi iktisabında ağır kusuru bulunan kimselere karşı açılabileceği esası benimsenmiştir. Bu tür davalarda, davacının senedin rızası hilafına elinden çıktığını ve senedi elinde bulunduran şahsın kötü niyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekir —–
TTK m.818/1-d atfı ile çekte ciro hakkında TTKm. 683 ilâ 685. maddeler uygulanır. Usule uygun ciro ile çekten doğan bütün haklar ciro edilen kişiye geçer. Çekin ilk cirosunu yapabilecek kişi aynı zamanda çekin ilk hamili sayılan lehtardır (—–Kambiyo senetleri sebepten soyut olup, çeki elinde bulunduran hamilin ayrıca çeki ticari ilişki kapsamında elinde bulundurduğunu ispat etmesi aranmayacaktır. Aksine, eldeki davada olduğu gibi çekin rızası dışı elden çıktığını ya da çekten hiç haberdar olmadığını veya hiç eline geçmediğini ve hamilin TTK’nın 790.ve 792. maddeleri kapsamında çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olduğunu ispat yükü davacı üzerindedir. Yine menfi tespit isteminde davacı, paranın neden davalıya verilmesi lazım gelmediğini ispatla yükümlüdür.
Davacı ve davalı şirket arasında ticari ilişki bulunmadığı ve çekin 20/05/2015 tarihinde çalındığı nazara alınarak menfi tespit talebinin kabulüne, davalı son hamilin 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca, çekin bankaya ibraz tarihinden önce iktisap anında çekin keşidecisinin elinden rızası dışında çıktığını bilebilecek durumda olmadığı ve kötü niyetli olarak kabul edilemeyeceği bu nedenle çekin istirdatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (kısa kararda keşideci şirketin ismi —— geçmiş, gerekçeli kararda bu husus——– düzeltilmiştir.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
1-Keşideci— davaya konu——- —- keşide tarihli —— bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Çekin istirdatı talebinin REDDİNE,
3- Alınması gerekli —- harçtan davacı tarafından peşin harcı olarak yatırılan 341,55-TL harcın mahsubu ile bakiye ———– davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70-TL. başvurma harcı, 341,55-TL peşin ve tamamlama———– davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.081,50-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5- Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen açıkça okundu usulen anlatıldı.