Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/826 E. 2020/424 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/826 Esas
KARAR NO : 2020/424 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 07/07/2020
YAZIM TARİHİ : 08/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin maliki ve sürücüsü olduğu ——- plaka sayılı—— tarihinde ——- mevkiinde seyir halinde iken davalı sürücü —- yönetimindeki ——- plaka sayılı ——-ile aynı mevkide seyir halinde olup davalının kontrolsüz şekilde sola dönüş yapması neticesi müvekkiline çarptığını ve yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazanın oluşumunda davalı sürücünün tamamen kusurlu olduğunu, ceza dosyasındaki kusur raporunda davalı sürücünün asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, müvekkilinin sol köprücük kemiğinin kırıldığını, uzun süre tedavi gördüğünü, müvekkilinin kaza tarihinde —— yaşında olduğunu, ailesinin geçimini sağladığını, söz konusu kazada müvekkilinin motosikletinin maddi hasara maruz kaldığını, motorun hasarlı parçalarının yenileri ile değiştirildiğini, servis masrafının toplam —- olduğunu, ayrıca davacı müvekkili ———manevi tazminat talep ettiklerini beyan ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, öncelikle ——– plaka sayılı araca tedbir konulmasını, davanın kabulünü, müvekkilinin çalışamadığı süre içinde yapılan bakım, hastane, iaşe, meslekten kazanma gücü ve ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan zararlarının tespitini, —— tamir gideri olan ——- davalının kusuru oranında davalıya düşen miktarın tespiti, yapılacak tespit neticesinde şimdilik ——- maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davacının oluşan manevi zararlarının tazmini amacıyla —- manevi tazminatın davalılardan —– olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılardan müştereken tahsilini talep etmiştir.
Davalı —— cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yolun sola dönüş için ayrılan bölümüne yaklaşıp dönüşünü yapmak istediği sırada aşırı süratli davacının kendisine çarpması sonucu kazanın meydana geldiğini, olay yerinde keşif yapılmadan tanık dinlenmeden adli tıp raporuna binaen karar verildiğini ve hatalı bir hüküm kurulduğunu, davacının aldığı ücretin, bu kazanın gelecekte kendi mesleğini yapmasına engel teşkil edip etmeyeceğinin araştırılması gerektiğini, davacının manevi tazminat talebini kabul etmediklerini, talebin fahiş olduğunu, maddi tazminat miktarını kabul etmediklerini, maddi tazminat için talep ettiği ticari faizin hukuka uygun olmadığını, müvekkilinin aracına tedbir konulmasının mümkün olmadığını beyan ile, tedbir talebinin ve davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—- vekili cevap dilekçesinde özetle; ——– plaka sayılı aracın müvekkili şirkete —- tarihleri arasında ———- olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluğun sigortalının kusuru oranında yaralanma ve sürekli sakatlık halinde kişi başına ——– ve maddi zararda ise araç başına azami —- ile sınırlı olduğunu,———— yöneltilmesi gerektiğini, kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, hasar bedelinin tespiti gerektiğini, olay tarihinden itibaren faiz talebinin reddi gerektiğini beyan ile, öncelikle davacı delillerinin tebliğin, davacının tedavi giderleri ile ilgili talebinin reddini, kusur raporu alınmasını, sigortalı aracın kusurlu bulunması halinde geçici maluliyet süresi ve kalıcı maluliyet oranının tespiti için davacının ———sevk edilmesini, sorumluluklarının azami limit ile sınırlı olacağını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, müvekkili şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini, talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, Davacının, ———- poliçesi ile sigortalı olan ve diğer davalının maliki ve sürücüsü olduğu araçla çarparak yaralanmasına ve maddi zarar görmesine neden olduğu ve bundan dolayı maddi ve manevi zararlarının tahsili istemine ilişkin bulunduğu anlaşıldı.
Dosya davacının maluliyet durumunun tespiti bakımından —— gönderilmiş, ————–tarihli Raporda; davacının maluliyet oranın %30,2 olduğu, iyileşme süresinin 18 ay kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Dosya aktüerya bilirkişiye verilerek —- tarihli Bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; Davacının maluliyeti sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının —— olduğu, tedavi gideri sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararları toplamının —– olduğu, araç hasarı sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının —- olduğu, davalı — temerrüt tarihinin ——— dava tarihi, diğer davalı — yönünden ise ——— kaza tarihi olduğu, işleyecek faizin yasal faiz olduğu, tespit edilmiştir.
Araç hasarının tespiti bakımından dosya makine mühendisi bilirkişiye verilerek ——– tarihli Bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; dava konusu motosiklette oluşan hasar tutarının — olduğu, davalıların kusur durumuna göre bu zararın ——- sorumlu bulundukları tespit edilmiştir.
Davacı vekili —– tarihinde verdiği Dilekçe ile davasını arttırdığını ve ıslah ettiğini bildirerek; maddi tazminat yönünden ——— üzerinden taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiş ve arttırılan miktar üzerinden harcını yatırmıştır.
Davalı ———- tarihli Dilekçesi ile, ıslah dilekçesine karşı itirazlarını bildirmiş ve zamanaşımı defiini ileri sürmüştür.
Mahkememizin ———- tarihli Duruşmasında; kusur raporu alınmasına ve akabindede güncel değerler üzerinden aktüer bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Davacı vekilince —— tarihinde ——— üzerinden verilen dilekçe ile mahkeme ara kararından dönülmesine karar verilmesi talep edilmiş ise de dosya kapsamında bilirkişi kusur tespiti bulunmadığı, ceza mahkemesinde alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gerekçesi ile davacı vekili talebi Mahkememmizin —— tarihli ara kararı ile reddedilmiş ve dosya kusur bilirkişisine verilerek ———- tarihli Rapor alınmıştır. Anılan bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün %75 oranında, davacının %25 oranında kusurlu bulunduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı ve davalı gerçek kişilerin sosyal ve ekonomik durumu araştırılmış ve ilgili sosyal güvenlik merkezinden davacıya rücuya esas bir ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş akabinde ise dosya aktüer bilirkişiye verilerek ek rapor alınmıştır. ——- tarihli Bilirkişi Raporunda; davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının —– hesaplanmış olmakla birlikte; davacının sürekli iş göremezlik maddi zarar talebini ——– ıslah etmesi nedeniyle —- olan ıslah tutarının aşılamayacağı, davacının —- ulaşım gideri, ——— bakıcı gideri olmak üzere nihai ve gerçek tedavi gideri maddi zarar toplamının —- olduğu, makine mühendisi bilirkişi tarafından —- tarihli olarak düzenlenen bilirkişi raporunda davacının nihai ve gerçek araç hasarı maddi zararının —– tespit edildiği, temerrüt başlangıcının davalı —–dava tarihi, diğer davalı—– yönünden ise —– kaza tarihi ve faiz nevinin yasal faiz olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Davalı —- tarihinde verdiği Dilekçesi ile bilirkişi raporuna itiraz ederek bilirkişi ek raporunda maddi hata bulunduğunu iddia etmiş ise de yapılan incelemede söz konusu hatanın aktif devre peşin değerinin hesaplanmasında —— rakamının esas alınması gerekirken —– rakamının esas alındığı, netice olarak bu hesap hatasının sonuca etkili olmadığı, netice olarak esas alınması gereken toplam rakamın —– değil —– olduğu tespit edilmiş ve yeniden rapor alınmasına gerek bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili —– tarihinde verdiği Dilekçesi ile; talep miktarını, —– sürekil iş göremezlik tazminatı, — tedavi giderleri, —araç hasarı olmak üzere toplam —- daha arttırarak ———- yükselmiş ve arttırdığı tutarın da harcını yatırmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Dosya kapsamında alınan kusur, maluliyet ve hesaplamaya ilişkin raporlar olayın oluş şekli ve denetime elverişli bulunmakla Mahkememiz yerinde bulunularak hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili —- tarihinde verdiği Dilekçe ile davasını — yükselmiş, akabinde de —tarihinde verdiği Dilekçesi ile de ——-yükselmiş olup davacının belirsiz alacak davası olarak açtığı iş bu davada iki defa arttırım yoluna gidip gidemeyeceğinin öncelikle çözüme kavuşturulması gerekmektedir.
6100 Sayılı HMK’nin Belirsiz Alacak ve Tespit davası başlığı altındaki 107/1.maddesinde “Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” hükmüne, aynı maddenin 2. fıkrasında ise “Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun “Islah ve Maddi Hataların Düzeltilmesi Kapsamı ve Sayısı” başlığı altındaki 176. maddesinin 1.fıkrasında; taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği, 2.fıkrasında aynı davada tarafların ancak bir kez ıslah yoluna başvurabileceği hüküm altına alınmıştır. Kanunun 177.maddesinde ise ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar sözlü ya da yazılı olarak yapılabileceği belirtilmiştir.
Belirtiler hususlar çerçevesinde yapılan değerlendirme sonucunda, davacı vekilince bedensel zarara dayalı alarak açılan belirsiz alacak davası bakımından —— tarihinde verilen Dilekçeyi arttırım dilekçesi olarak, —– tarihinde verilen Dilekçeyi ise artık alacak belirli hale geldiğinden ıslah dilekçesi olarak kabul etmek gerekmiş ve Mahkemece bu kabule göre de hüküm tesis edilmiştir.—————
Bir diğer açıklığa kavuşturulması gereken husus ise, belirsiz alacak davası olarak açılan davada arttırım dilekçesine karşı zamanaşımı defiinde bulunulmakla birlikte akabinde verilen ıslah dilekçesine karşı bu definin ileri sürülmemesi halinde, arttırım dilekçesine karşı ileri sürülen zamanaşımı definin ıslah dilekçesine karşı da ileri sürülmüş olduğunun kabul edilip edilmeyeceği hususudur. Malum olduğu üzere arttırım dilekçesine karşı ileri sürülen zaman aşımı defi bakımından dava tarihinin esas alınması gerekmektedir. Ancak verilen ıslah dilekçesi ile davacı taraf davasını ıslah ettiğinden ve yeni taleplerde bulunduğundan ıslah tarihinin esas alınması gerekmektedir. Davanın başında zamanaşımı defiini ileri sürmeyen tarafın, arttırım dilekçesine karşı ileri sürdüğü zamanaşımı defiinin, ıslaha karşı ayrı bir zamanaşımı defii ileri sürümedikçe dikkate alınmayacağı değerlendirilerek davalı ——- zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya kapsamına göre, olayın meydana gelmesinde — plakalı araç sürücüsü —– oranında kusurlu bulunduğu haksız fiil faili olarak davacının oluşan zararlarından sorumlu bulunduğu, diğer davalıların araç işleteni olarak davalı —— kusurundan KTK 81 ve devamı maddde hükümleri ve Türk Borçlar Kanunu uyarınca sorumlu oldukları ve araç işleteninin sorumluluğunu üstlenen davalı sigortanın KTK 91 ve devamı madde hükümleri uyarınca sigorta poliçesi kapsamında, poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere, davacının maddi zararlarında sorumlu bulunduğu değerlendirilmiş ve hesaplanan, — sürekli iş göremezlik, —- ulaşım, —- bakıcı giderleri olmak üzere toplam —– maddi tazminatın tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı sigortadan—– dava, bakiyesine ıslah tarihi olan—– tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalı —- poliçesi limiti olan——– sorumlu olmak üzere, diğer davalıdan —– olay tarihi olan ———- tarihinden, bakiyesine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi tahsiline, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine davacı zararının davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Ayrıca davalı sigortanın dava öncesinde temerrüte düşürülmesi söz konusu olmadığından davalı ————– dava ve ıslah tarihinden diğer davalılar yönünden kaza ve ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine ve bununla birlikte ticari faiz işletilmesini gerektirir bir husus bulunmadığından yasal faize hükmetmek gerekmiştir.
Davacı, kaza dolayısıyla davalı ————manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Manevi tazminat ile ilgili yerleşik ———– görüşlere göre, hükmedilecek manevi tazminat duyulan elem ve ızdırabın tam karşılığı olmayıp mağdurda kısmen teskin duygusu yaratmaya yönelik olmalıdır. Manevi tazminat bir zenginleşme aracı da değildir. ——— şekilde mağdura o tarihe kadar eline geçmemiş bir paranın manevi tazminat olarak hükmedilmesi de mümkün değildir. Manevi tazminatın miktarının takdirinde olayın ağırlığının göz önüne alınmasının yanı sıra tarafların sosyal ekonomik durumlarının da değerlendirilmesi gerekir. Diğer yandan manevi tazminat sorumlu olana verilen bir ceza da değildir. Bu nedenle sorumluyu zaruret haline sokacak bir miktara da hükmedilmemelidir.
Bu çerçevede, dava konusu kazanın meydana geliş şekli, kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur durumları, davacının kaza dolayısıyla hastahanede tedavi görmesi, kazada yaralanmasına bağlı olarak %30,2 oranından kalıcı maluliyet oluşması ve belirtilen sebeplerle duyulan acı ve üzüntü dikkate alınarak davacının kaza dolayısıyla manevi zarara uğradığı kabul edilerek ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur durumları gözönüne alınarak —— manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ———-tahsili ile davacıya verilmesi, gerektiği değerlendirilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davacının maddi ve manevi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulüne ilişkin karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-A) Davacının maddi tazminatına ilişkin davasının kısmen kabulü ile; —– sürekli iş göremezlik, —- ulaşım, — bakıcı giderleri olmak üzere toplam —- maddi tazminatın tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı sigortadan ———- dava, bakiyesine ıslah tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, davalı—-poliçesi limiti olan —– ile sorumlu olmak üzere, diğer davalıdan ——– olay tarihi olan ——– tarihinden, bakiyesine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi tahsiline, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
B) ———— araç hasarının tahsilde tekerrür olmamak üzere sigortadan dava tarihinden, diğer davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ——– manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle —— tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Maddi tazminat yönünden; alınması gerekli 14.840,80- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan(ıslah harçları da dahil ) 2.936,60-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye——- tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 9.588,84-TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen ,kalan 2.315,36-TL sinin —– tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 25,20- TL. başvurma harcı,37,60-TL peşin harç, 2.899,00-TL ıslah harçları toplamı olan 2.961,80-TL’nin tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 2.385,75-TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 576,05 -TL sinin davalı ———– alınarak davacıya verilmesine,
5-Manevi tazminat yönünden; alınması gerekli 512,32- TL harcın ——- tahsili ile hazineye irad kaydına,
6- Davacı tarafından sarfedilen toplam 2.654,25-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.625,35-TL ‘nin tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 2.044,15-TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen , kalan 581,20-TL sinin davalı ——– alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı — tarafından yapılan 150,00-TL yargılama giderlerinin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
8- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
9- Maddi tazminat yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 23.657,94- TL nispi vekalet ücretinin tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 19.056,50-TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen , kalan 4.601,50-TL sinin davalı——– alınarak davacıya verilmesine,
10-Maddi tazminat yönünden ;Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı —— takdir olunan 6.155,83- TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
11-Manevi tazminat yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.400,00- TL vekalet ücretinin ——— alınarak davacıya verilmesine,
12-Manevi tazminat yönünden ;Avukatlık asgari ücret tarifesine göre ——- için takdir olunan 2.500,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalılar Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2020