Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1865 E. 2019/652 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1140 Esas
KARAR NO : 2019/631

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 02/12/2015
KARAR TARİHİ : 12/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/12/2015 tarihli dilekçenin ekte sunulan iyileştirme projelerine göre faaliyetlerine devam etmeleri halinde borca batıklıktan kurtulabileceklerini belirterek sonuçta İİK 179 ve devamı maddeleri uyarınca her iki davacı şirketin bir yıl süreyle ertelenmesinin uzatılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/12/2015 tarihli dilekçenin ekte sunulan iyileştirme projelerine göre faaliyetlerine devam etmeleri halinde borca batıklıktan kurtulabileceklerini belirterek sonuçta İİK 179 ve devamı maddeleri uyarınca her iki davacı şirketin bir yıl süreyle ertelenmesinin uzatılmasına karar verilmesini istemiştir.
Dava hukuki niteliği itibariyle, TTK.377.ve İİK.179 vd. maddeleri uyarınca açılmış bir iflasın ertelenmesi uzatım davasıdır.
Davacı her iki şirket yönünden ana iflas erteleme davası, mahkememizin —–, ——–sayılı dosyasında görülmüştür. Bu dosyada 07/02/2014 tarihinde iflas erteleme tedbirlerine karar verilmiş; bu tarihten sonra da tedbirler kesintisiz devam etmiştir. Mahkememizin —- tarihli kararı ile iflasın — yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir. İş bu karar Yargıtay ——– HD.nin 2015/3670 E, 2016/4033 K sayılı kararla davacı şirketlerden —- yönünden onanmış, —- yönünden bozulmuştur. Yargıtay ——–HD nin bu kararı halen karar düzeltme aşamasındadır.
Eldeki dava—-. uzatım davasıdır. Buna karşılık—-. uzatım davası(—–) da 01/12/2016 tarihinde açılmışsa da mahkememizce ohal sırasında iflas erteleme talepli dava açılamayacağına dair, esasen ek dava niteliğindeki uzatım davası açılmasına bir engel olmadığı halde hatalı şekilde, red kararı verilmiş olup, istinaf incelemesine gönderilmiş; İst. BAM, —–. HD nin —– sayılı kararla kararın İİK.nun geçici—. maddesi uyarınca —-denetimine tabi olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Yargıtay incelemesi sonucunda ise Y, — HD.nin 2019/932 E, 985 K sayılı kararla eldeki uzatma davasının yeni bir talep olarak görülerek 673 sayılı KHK kapsamında kabul edilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Yargıtayın bu bozma ilamı üzerine karar düzeltme yoluna gidilmemiş, dosya mahkememizin —–sırasına kaydedilmiştir. Bu ikinci uzatım davasını konu alan —- sayılı dosya da biryikte görülmelerinde usul ekonomisi yönünden fayda olması nedeniyle mahkememizin —- sayılı —. uzatım davası ile,—–tarili kararla birleştirilmiştir.
İİK’nun 166. Maddesine göre gerekli ilanlar yapılmış, usulüne uygun müdahale dilekçeleri kabul edilerek davaya devam olunmuştur.
İİK 179/b-4 maddesi gereğince iflasın ertelenme süresi azami 1 yıl olup bu sürenin kayyumun verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler ile uzatılabileceği ancak uzatma sürelerinin toplam 4 yılı geçemeyeceği, kayyumun mahkemenin belirleyeceği sürelerde iflası ertelenen şirketin faaliyetleri ve işletmenin durumu konusunda düzenli olarak mahkemeye rapor vereceği hükmü yer almaktadır.
Davacı şirketler iflas avansını yatırmış, iyileştirme projesini sunmuş, vekilin vekaletnamesinde iflas erteleme davası açma yetkisi bulunduğu anlaşılmış, yönetim kurulunca iflas erteleme davası açılmasına ilişkin karar verildiği görülmüş, — sicil dosyası celp edilmiş, şirketin stokları, tesis, makine, demirbaşları ile gayrimenkulleri üzerinde teknik bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yapılarak rayiç değer raporu alınmış, şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde mali bilirkişi heyeti vasıtasıyla inceleme yapılarak, Taahhüt edilmiş sermayenin tamamen ödenmiş olup olmadığı, şirketin aktif ve pasifleri değerlendirilip TTK’nun 376/3. Maddesi uyarınca aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre, hem de gerçek piyasa değerlerine göre şirketin borca batık durumda olup olmadığı, şirket borca batık ise özellikle davacı tarafça dosyaya sunulan iyileştirme projesindeki verilerin ve yapılacak iyileştirme çalışmalarının gerçekçi olup olmadığı, iyileştirme projesinin TTK’nun 377. Maddesinde istenen teknik koşulları içerip içermediği, İyileştirme projesinin şirketin durumuna ve piyasa koşullarına göre şirketin mali durumunu düzeltmesi sağlayıp sağlayamayacağı, borca batıklık halinden kurtulup kurtaramayacağı, sermaye artışı gerekiyorsa miktarının ne olduğu ve ne zamana kadar ödenmesi gerektiği, sonuç olarak, iflasın ertelenmesine dair İİK’nun 179. Maddesine göre borca batıklık halinin gerçekleşip gerçekleşmediği, projenin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı, iyileştirme ümidinin bulunup bulunmadığı iflas ertelemenin alacakların durumunu kötüleştirip kötüleştirmeyeceği, tüm bu tespitlere göre davacı yönünden iflas ertelemenin teknik koşullarının oluşup oluşmadığı konularında rapor alınmıştır.
Kayyımlar, toplamda — kayyım raporu ibraz etmiş olup, raporlarında özetle, her iki şirketin de faaliyetlerine devam ettiğini,borca batıklıktan çıktığını,—- şirketinin toplamda 1.500.000TL;——-şirketinin toplamda 300.000TL olmaküzere sermaye artışlarını öngördükleri şekilde tamamladıklarını, işçi/personel ücretlerinin ödendiğini kaydi değerlere göre borca batık olmadıklarını mütalaa etmişlerdir.
Dosyaya sunulan her iki şirketin de borca batık olduğunu belirten ilk mali bilirkişi heyeti raporu, aradan geçen süre nedeniyle rayiçlerin tespit edildiği teknik raporun güncelliğini kaybetmiş olması ve 26.,27. ve 28. kayyım raporlarında şirketlerin borca batık olmadığına dair tespitle çelişki içermesi nedeniyle hükme dayanak yapılamamış; tekrar rayiç tespiti yoluna gidilmiş ve mali bilirkişi heyeti oluşturularak rapor alınmıştır. 06/05/2019 tarihli, 3 kişilik bilirkişi heyeti raporunda,rayiç değerlere göre davacılardan ——şirketinin öz varlığının +12.737.292,16 TL; —- —– şirketinin +2.975.892,35 TL olup, borca batık durumda olmadıklarını bildirmişlerdir.
Kayyım raporları ile mali bilirkişi heyet raporlarının uyumlu olduğu görülmüştür.
Bu durumda iflas erteleme şartlarından ön şartı olan borca batıklık durumu sona erdiğinden iflas ertelemenin uzatılması talebinin reddi gerekmiştir. Borca batıklık durumu ortadan kalktığından şirketlerin iflasına karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ana iflas erteleme dosyası halen karar düzeltme aşamasında Yargıtay’da ise de , mahkememizce (Kabul kararı verilecek olsaydı kök davada iflas erteleme kararının onanarak kesinleşmesi gerekirken) dava reddedildiği için ana dosyanın beklenmesine gerek görülmemiştir.
Davacı şirketelerin bora batıklıktan çıkması ile 1. uzatım davası reddedildiğinde; birleşen (——————sayılı ) ikinci uzatım davasının da konusu kalmamıştır.
Açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl dava (iflas erteleme ———. uzatım davası) yönünden;
1-Her iki davacı yönünden de iflas erteleme taleplerinin reddine,
2-Davacılar borca batıklık olmadığından iflas kararı verilmesine yer olmadığına,
3-Tedbirlerin derhal kaldırılmasına, kayyımların görevlerine son verilmesine,
B-Birleşen mahkememizin———— sayılı dosya (—–. uzatım davası) yönünden, talep konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına;
A)ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1- Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 16,70 TL’nin davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacıların yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3- Tarafların yatırmış olduğu gider avansından artan tutarın ve davacılar tarafından yatırılmış iflas giderlerinin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
B) BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
1- Alınması gerekli 44,40 TL harç peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
2- Davacıların yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3- Tarafların yatırmış olduğu varsa gider avansından artan tutarın ve davacılar tarafından yatırılmış iflas giderlerinin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere davacılar vekilleri ile huzurda bulunan müdahil vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.