Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1854 E. 2019/1274 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/966 Esas
KARAR NO : 2019/1374
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/12/2016
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan şirkete ait ——–plakalı araç ile davalı …’in sürücüsü ve diğer davalı ————şirketinin ruhsat sahibi oldugu —–plakalı araç arasında meydana gelen —– tarihinde trafik kazası nedeniyle müvekkili şirket aracında oluşan kazanç ve değer kaybının tahsili için davalılar aleyhine İstanbul Anadolu —–. icra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalıların haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, meydana gelen trafik kazasında davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, müvekkili araçta meydana gelen hasar bedelinin karşı taraf araç sürücü tarafından kiralandığını, müvekkili şirketin uluslararası bir araç kiralama şirketi olan ——–şirketi olduğunu, kiraya verilen/verilecek araçların kira bedelinin daha önceden belirlenen tarife esaslarına göre belirlendiğini, kaza nedeniyle zarara uğrayan müvekkili aracın günlük kira bedelinin —- olduğunu, kaza nedeniyle aracın 6 gün tamirde kaldığını, bu 6 günlük sürede toplam — kazanç kaybının bulunduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalıların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap vermedikleri görüldü.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı şirket adına kayıtlı ——– plakalı araç ile davalıların işleteni ve sürücü olduğu —– plakalı aracın—– tarihinde karışmış olduğu kazada araçta meydana gelen değer kaybı ve kazanç kaybına ilişkin davacı tarafça başlatılan İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün —. sayılı dosyasına davalılarca yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
———– müzekkere yazılarak —- plakalı aracın hasar dosyası celp edilmiş, İcra Müdürlüğünden icra dosyası istenilmiştir. İncelenen icra dosyasında; başlatılan icra takibinde davalı …’e ödeme emri ——–tarihinde, diğer davalı ————– tarihinde tebliğ edildiği, davalı taraflarca 7 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edildiği, davacı tarafından Mahkememize 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde davanın açıldığı anlaşılmıştır. Eldeki dava öncelikle İstanbul Anadolu —–. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmeye başlanmış, Mahkemenin —————-Sayılı ilamı ile görevsizlik kararı vermesi üzerine Mahkememize tevzi edildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların kusur durumu, değer kaybı ve kazanç kaybının tespiti için dosya makine mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişiden rapor alınmıştır. Mahkememizce re’sen seçilen bilirkişinin —- tarihli raporunda özetle: “Davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunun değerlendirileceğini, olay tarihinin ——- tarihinde olması sebebiyle ——– öncesi sigorta sorumluluğu yönünden değerlendirme yapılacağını,——— plakalı aracın eksper raporunda 10 km olduğu belirtilmiş ise de bu değerlendirmenin doğru olmadığı, bir aracın ortalama yılda — yol yapacağı düşünüldüğünde aracın yaklaşık — olduğu varsayılarak değerlendirme yapıldığını, aracın kaza tarihi itibariyle ortalama —-olacağı kanaatine varıldığını, baz değer kaybı toplam değer kaybı hesabına göre araç değer kaybının —olduğunu, araçta meydana gleen kazanç kaybının piyasa rayiç kiralama bedellerine yönelik yapılan araştırmada günlük — toplam — olduğunun sonucuna varılmıştır.” içeriğinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Davacı vekili bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmuş olup, aracın rapor tarihi itibariyle rayiç değerinin hesaplanmasının hatalı olduğunu, günlük kiralama bedellerinin tarife üzerinden hesaplanması gerektiğini belirtmiş, Mahkememizce davacı vekilinin rapora itirazları doğrultusunda ek rapor alınmıştır. Bilirkişinin —— tarihli ek raporunda: “Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirildiğinde, mevcut dosya içine başkaca bir belge sunulmadığı tespit edilmiş olup, kök rapordaki değerlendirmelerine bağlı kalındığı” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmuş olup, kaza tarihinin 01/06/2015 tarihinden önce olması sebebiyle uygulanması gereken hesap biçimine uygun olduğu anlaşılmış, her ne kadar davacı tarafça aracın günlük kiralama bedeli sunulmuş ise de bu kiralama bedellerinin tarih içermemesi sebebiyle; kaza tarihinde geçerli olan tarife olup olmadığı denetlenemediğinden kazanç kaybına yönelik bilirkişi raporuna itirazlar uygun bulunmamıştır. Yine bilirkişi tarafından değer kaybı hesabında tespit edilen rayiç değerinde kaza tarihi itibariyle —- olacağına kanaat getirildiği göz önüne alındığında bilirkişice dava tarihinin esas alınmadığı anlaşılmakla hükme esas alınmıştır. Davacı dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiş olup, alacağın varlığı ve miktarının yargılama ile belirlenebilecek olması göz önüne alınarak icra inkar tazminatı şartları oluşmadığından talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, davacıya ait araç ile davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın karışmış olduğu kazada davalıların %100 kusurlu olduğu, davacının kaza nedeniyle aracında değer kaybı ve kazanç kaybının meydana geldiği anlaşılmış, bilirkişi tarafından tespit edilen değer kaybı ve kazanç kaybı bedelinin davanın konusu ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşılmış, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş , icra inkar tazminatı talebi yargılamayı gerektirdiğinden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, Davacının, İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —-. Sayılı dosyası ile başlattığı icra takibine davalı taraflarca yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin —-değer kaybı ve ——– kazanç kaybı olmak üzere toplam —- asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile birlikte aynen devamına,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli—– harçtan, peşin alınan —- harcın mahsubu ile bakiye —– harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından harcanan —- peşin harç, — başvuru harcı olmak üzere toplam — harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan — yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%——–sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —— göre hesaplanan—- vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı.