Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1845 E. 2020/525 K. 03.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1845 Esas
KARAR NO : 2020/525
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 03/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketine —- ile sigortalı—- plakalı araç,—- sevk ve idaresinde iken 21.03.2011 tarihinde, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tek taraflı ve yaralamalı kaza meydana geldiğini, kazada araçta yolcu olarak bulunan müvekkili … —– yaralanarak sürekli sakat kaldığını, müvekkilinin geçirdiği kaza neticesinde %27 oranında sürekli sakat kaldığını,—– Raporu dilekçe ekinde olduğunu, yargılama sırasında istenilecek hasar dosyası ve evraklar ile birlikte yapılacak bilirkişi incelemesi ile de müvekkilinin sakatlık durumu tespit edileceğini, müvekkilinin —– ikamet ettiğini maluliyet oranı için yeniden rapor alınacak ise en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevk edilmesini talep ettiklerini, tedavi süresi boyunca müvekkilinin çalışamadığı için sayın mahkemece yaptırılacak oları aktüer incelemesinde sayın bilirkişi tarafından tedavi süresi boyunca sakatlığının % 100 olarak kabul edilerek buna göre hesap yapılmasını talep ettiklerini, kazadan sonra müvekkilinin davalı … şirketine başvurduğunu ve —– numaralı hasar dosyası açıldığını, fakat başvuru üzerinden uzun süre geçmesine rağmen müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 3.000,00 TL sürekli sakatlık tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın sigortalanan aracın kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, sigortalının kusuru konusunda ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacılara mükerrer ödeme yapılmaması için davacılara peşin sermaye değerli ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasını talep ettiklerini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili olan sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, kaza tarihinde geçerli poliçe teminatının 200.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, ceza davası kural olarak sürücülerin kusurunu belirlemekte ise de, davacının motosiklette iken kask takmadığını ve uygun kıyafetleri giymediği ve maluliyetin meydana gelmesinde bu olayın etkili olması sebebiyle Yargıtay İçtihatları gereğince asgari %25 oranında kusurlu olduğundan tazminat hesabında indirim yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin açılan dava sebebiyle sorumluluğuna karar verilmesi halinde ehliyetsiz araç kullanılması nedeniyle sigortalı olan — mahkeme ilamına göre rücu edileceğinin bu nedenle davanın —- ihbarını talep ettiklerini, bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasıdır.
Davacı vekili 29/07/2020 tarihli dilekçesi ile davalı … şirketi ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde anlaşmış olmaları sebebiyle vazgeçtiklerini, ekte sunulan ibraname gereğince tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı bu yönde feragat nedeniyle karşı tarafa herhangi bir vekalet ücreti veya yargılama gideri kararına hükmedilmemesini talep etmiştir. Davalı vekili 31/08/2020 tarihli dilekçesi ile davanın feragat sebebiyle reddini, reddi halinde taraflarının herhangi bir vekalet ücreti ve dava masrafı taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
6100 sayılı HMK madde 307 ve devamında düzenlenen feragat, davacının netice-i talebinden kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Hiç kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi (HMK.24), davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Feragat, davayı sona erdiren, yapıldığı anda sonuç doğuran, kesin bir usul işlemi olup, HMK 311. maddesi uyarınca, karşı tarafın muvafakatine gerek olmaksızın kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan, somut olayda davacı yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70-TL harç ile 134,90-TL ıslah harcının toplamı olan 162,60-TL harcın mahsubu ile artan 108,20-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu kabil olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi.