Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1673 E. 2023/119 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2014/1673 Esas
KARAR NO:2023/119
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 20/11/2014
KARAR TARİHİ: 14/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08.10.2012 günü saat 18.15 sıralarında davalı —-adına kayıtlı, davalı sürücü —- sevk ve idaresinde bulunan —- plaka sayılı otobüs ile —-istikametinden —– Caddesinin kesiştiği yerde müvekkilinin kullanmakta olduğu —– plaka sayılı motosikletin çarpışarak motosikletin devrilmesine, motosiklet sürücüsü davacı—– yere düşerek yaralanmasına neden olduğunu, kazaya neden olan — plakalı aracın davalı — tarafından —— sigortalandığını, müvekkilinde efor kaybı oluştuğunu, efor kaybı ve çalışılamayan süreden kaynaklanan zararlar için tüm davalılardan şimdilik 20.000-TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketi hariç olmak üzere diğer davalılardan 20.0000-TL manevi tazminatın faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 29/04/2022 tarihli talep arttırım dilekçesi ile; geçici iş göremezlik maddi zararı için 2.658,68 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararı için 106.690,25 olmak üzere toplam 109.348,93-TL maddi zarar talep ettiklerini, bu nedenle 20.000-TL maddi tazminat taleplerini 109.348,93-TL’ye arttıklarını beyan etmiştir. Davalı —–vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazanın 08.10.2012 tarihinde meydana geldiğini ve bu tarih itibari ile de davacı tarafından zararın bilindiğini, bu nedenle davacının tazminat talebinin zamanaşımına uğramış olması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müvekkili sigorta şirketinin, işletenin ilgili kanun gereğince sorumlu olduğu hallerde sigortalının kusuru oranında ve teminat limiti dâhilinde sorumlu olacağını, dava konusu kazada sürücü — sevk ve idaresindeki müvekkili şirkete sigortalı — plakalı araç ile —– çıkmaya çalıştığı sırada davacının sevk ve idaresindeki —- plakalı—–yol kenarında park halinde bulunan araçların arasından aniden çıktığı için yolun kaygan olmasından dolayı duramayarak müvekkili şirket sigortalısına çarptığını, kazanın oluşumunda müvekkili şirket sigortalısının kusurlu olmadığını açıklanan nedenlerle öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davanın esasına geçildiği takdirde, davanın esası hakkında yapılacak inceleme ile reddine ve yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davalılar —– davaya cevap vermemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle 08/10/2012 tarihinde davalı —– adına kayıtlı, davalı sürücü —-sevk ve idaresinde bulunan —- plaka sayılı araç ile davacı sürücü —-sevk ve idaresinde bulunan —– plaka sayılı motosikletin çarpışması sonucu davacının yaralanması nedeniyle davalılar araç maliki/işleteni, sürücüsü ve —- karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.Davacının tedavi gördüğü hastaneden tedavi belgeleri, —– tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı, davacının sosyal ekonomik durum araştırması, davalı sigorta şirketinden hasar dosyası ve davacının —- dosyaya celbedilmiştir.
Trafik kazasına karışan — plakalı otobüs cinsi aracın — tarihleri arasında—– nolu poliçe ile davalı — nezdinde—– sigortalandığı anlaşılmıştır.Dava konusu trafik kazası ile ilgili ——-sayılı dosyası celbedilmiştir. Söz konusu ceza yargılamasında yapılan keşif sonucu düzenlenen 20/10/2014 tarihli kusur raporunda özetle; davalı ——- asli derecede kusurlu ve davacının tali derecede kusurlu bulunduğu belirtilmiştir. Ceza yargılaması sonucunda, temyiz yolu açık olmak üzere davalı ——- taksirle yaralamaya sebebiyet verme suçundan sonuç olarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, verilen cezanın TCK 51/1 maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmiştir. Söz konusu kararın temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.Mahkememizce, dosyanın, kusur raporunun alınması için kusur bilirkişisine tevdiine karar verilmiştir. Kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen 03/12/2018 tarihli raporda özetle; meydana gelen kazada davalı ——– birinci derecede 6/8 oranında %75 kusurlu, davacının ikinci derecede 2/8 oranında %25 kusurlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.Davacı vekilinin itirazı üzerine dosya, kusur raporu alınması için — tevdi edilmiştir. —–tarafından düzenlenen —-raporda; davalı sürücü ——%75 oranında, davacı sürücünün %25 oranın kusurlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyanın maluliyet raporunun alınması için —tevdiine karar verilmiştir.—– tarafından düzenlenen —– sayılı raporda;
“SONUÇ
Kurulumuzun —– karar numaralı müzekkerelerinde —— kişiye olay tarihinde ———- teminen gönderilmesi ve yeni çekilecek, kırık/yaralanma alanını——içine alan iki yönlü direk grafilerin dijital ortamda —-gönderilmesinin istendiği ancak dosya ve eklerinde herhangi bir görüntüleme(grafi) bulunmadığı, teminen gönderilmesi halinde dosyanın tekrar değerlendirileceği cihetiyle,Mevcut belgelere göre;
—– tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, —— Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 XII (6a……….25) A %29×1/3=%9.6 olup,
E cetveline göre %9.2 (yüzdedokuznotaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” tespitlerinde bulunulmuştur.Dava dosyası, iş göremezlik zararının hesaplanması için aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 27/04/2021 tarihli raporda;
“S O N U Ç: Hukuki durumun ve delillerin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere taraflar arasındaki
uyuşmazlık noktaları yönünden;
1.Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 1.468,55 TL olduğu,
2.Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 82.520,10 TL olduğu,
3.Temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 09.10.2014 tarihi; diğer davalılar yönünden ise 08.10.2012 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu” yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı vekilinin ek rapor talebi üzerine dosya aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 28/04/2022 tarihli ek raporda;
“S O N U Ç: Hukuki durumun ve delillerin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere taraflar arasındaki
uyuşmazlık noktaları yönünden;
1.Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 2.658,68 TL olduğu,
2.Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 106.690,25 TL olduğu,” yönünde görüş bildirmiştir.
20/09/2022 tarihli celsede davacı vekili; maddi tazminat taleplerinin davalı sigorta şirketi tarafından tamamen giderilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığını, maddi tazminat talepleri yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, diğer davalılar yönünden de maddi tazminat taleplerinin bulunmadığını, ancak manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini beyan etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, davacı vekilinin beyanına karşı beyanda bulunmak üzere süre talep etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili; 03/10/2022 tarihli beyan dilekçesi ile müvekkili sigorta şirketinin, davacı ile anlaştığını, tarafların anlaşmış olması nedeniyle kendilerinin de vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, davanın konusuz kaldığını, manevi tazminat bakımından sorumluluklarının bulunmadığını belirtmiştir.
Davacının maddi tazminat talebi konusunda davacı vekilinin ve davalı ——— tarihli celsedeki beyanları ile davalı sigorta şirketi vekilinin 03/10/2022 tarihli beyan dilekçeleri ile sulh oldukları anlaşılmıştır. Davacı vekilinin, diğer davalı gerçek kişiler yönünden manevi tazminat talebinin devam ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili; müvekkilinin 27/09/2011 tarihinde geçirdiği başka bir trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davası sonucu —— Karar sayılı kararı ile söz konusu kararın istinaf edilmesi sonucu —–Karar sayılı ilamını sunmuştur.——–sayılı dosyası celbedilmiştir. Söz konusu dava dosyasının incelenmesinde; davacı —–%4.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği, davacı —-%15 kusurlu olduğu, ——kararı ile 27/09/2011 tarihli trafik kazası nedeniyle davacı ——-manevi tazminatın ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı, toplanan bilgi ve belgeler, —- bilirkişi raporu ve taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı sigorta şirketinin maddi tazminat talebi konusunda sulh olmaları nedeniyle davanın maddi tazminat talebi yönünden konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan maddi tazminat hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesine göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——-gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Somut davada, davacının %25 oranında kusurlu olması, maluliyet durumu ve yaralanma şekli, kazanın gerçekleşme biçimi ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00-TL manevi tazminatın araç maliki/işleteni ve sürücü olan davalı gerçek kişilerden davacı vekilinin talebi gibi yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talebi yönünden konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan maddi tazminat hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacının davalılar——– manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, davacı için 7.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılar ——tahsili ile davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE;
3-Alınması gerekli 478,17-TL harcın peşin yatırılan 136,65-TL peşin harç, 306,00-TL tamamlama harcı toplamından oluşan 442,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 35,52-TL harcın davalılar ——– müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 136,65-TL peşin harç, 25,20-TL başvuru harcı, 306,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 467,85-TL harç giderinin davalılar ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 4.013,47-TL (Yargılama süresince harcanan 3.011,97-TL ile davacı vekili tarafından ödenen —— maluliyet tespiti konusunda —- tarih ve —- bedelli ve kusur oranı tespiti konusunda —- bedelli faturalarının toplamı 1001,50-TL de dahil olmak üzere 3.011,97+1001,50=4.013,47-TL) yargılama giderinin manevi tazminat yönünden ret ve kabul oranına göre hesaplanan (%35,00 Kabul, %65,00 Ret) 1.404,71-TL’sinin davalılar —— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar —–tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı vekili için takdir olunan 7.000,00-TL vekalet ücretinin davalılar ——–müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Maddi tazminat talebi yönünden tarafların beyanı dikkate alınarak yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı sigorta vekilinin yüzüne karşı davalılar —- yokluklarında verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 14/02/2023